Dinle, seyircilere ulaşmak istiyorum, ama Hit Point'in ismi geçmeli. | Open Subtitles | اسمعي, اريد جمهوركـ لكن يجب ان تربطيه بـ هيت بوينت |
Açık giyinmiş, sehpanızın üstünde dans ediyor ve "Hit Me Baby One More Time"ı söylüyor. | TED | شبه عارية وترقص على طاولة القهوة الخاصة بك وتغني "هيت مي بيبي ون مور تايم" |
Yani, kaç taneydi son iki yılda 3 tane Hit şarkı yaptı. | Open Subtitles | أقصد , ألم يكن لديها ثلاثة أغاني ناجحة في السنتين الأخيرتين ؟ |
Bu gece çok iyi bir grup var. Hit parçalar çalacaklar. | Open Subtitles | لدينا فرقة رائعة الليلة سيقومون باداء الاغانى الناجحة |
Ve siz mezar hırsızlarının tek düşüncesi, onun Hit olması! | Open Subtitles | كل ما تفكروا به يا سارقي القبور هو الحصول على برنامج ناجح |
Önümüzdeki sene cd'si çıkacak. Şov bizdeyken garantili Hit. | Open Subtitles | نضبط توقيت إصدار الأسطوانة مع البرنامج فنضمن نجاحاً ساحقاً |
Röportajım bir Hit haline gelmiş gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو ان مقابلتي قد نالت نجاحا كبيراً أليس كذلك ؟ |
Biliyorum ki Hit Girl, liseli kızların ilgilendiği şeylerle ilgilenmez. | Open Subtitles | أعلم بأن (هيت غيرل) لا تهتم بما يحبه فتيات المدرسة |
Bu haberi bizimle Hit Point Digital aracılığıyla paylaştı. | Open Subtitles | .... مراسلنا المشتركـ مع هيت بوينت الرقمية |
Hit Girl ve Big Daddy çok iyiydiler. | Open Subtitles | (هيت غيرل) و(بيغ دادي) كانا البطلان الخارقان الحقيقيين |
Tabii ki Hit Girl değildi ama bir yerden başlamalıydım. | Open Subtitles | بالطبع، لم يكن كـ(هيت غيرل) لكن كان عليّ أن أبدأ بمكان ما |
Bence gerçek bir Hit yazdım ve zaten bu yüzden uğramanı istemiştim. | Open Subtitles | أظنني لديّ أغنية ناجحة جداً هنا وهو سبب طلبي منكَ أن تأتي |
Tüm yapmam gereken servet ve şöhret .rüyamı gerçekleştirecek olan Hit bir şarkı yazmak. | Open Subtitles | كل ما احتاجه ، هو كتابة أغنية ناجحة لأدراك حَلمي في الشهرة والَثروة |
İster inan ister inanma, Hit olurdu ama başka şeylere bakacağım. | Open Subtitles | هناك أغنية ريفية حزينة بالتأكيد. صدقي أو لا تصدقي، تلك الأغنية على الأرجح ستكون ناجحة. |
Hit olmuş plağını al, o kürke sar ve avukatım aradığında telefonu aç. | Open Subtitles | يمكنك أن تأخذ أسطوانتك الناجحة وتلفها بمعطف الفراء هذا وتجيب عن الهاتف عندما يتصل بك المحامي. |
İyi bir dönem geçirdik. Birkaç Hit parçamız oldu. | Open Subtitles | اسمع، لقد قطعنا شوطاً رائعاً كان لدينا العديد من الأغاني الناجحة |
Stüdyo çok zor durumda! İki senedir Hit çıkaramadık! | Open Subtitles | الأستوديو سينهار لم أقدم فيلم ناجح من عامان |
Bugün filmi gösterime girdi ve yapımcılar bunu Cuma koleksiyonlarında Hit olarak ilan ettiler. | Open Subtitles | اليوم هو أول يوم من إطلاق الفيلم و قد أعلن المنتجون أنه ناجح بناءاً على إيرادات يوم الجمعة |
Herkes ellerinde büyük bir Hit olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | الجميع كان يعرف أن نجاحاً كاسحاً بين يديه |
Sırada, Springfield'in son Hit şarkısı bir David Byrne yapımı, "Moe Szylak Connection" var! | Open Subtitles | الآن الأغنية الأكثر نجاحا من سبرينغفيلد وصلة مو سيزلاك انتجت من قبل دايفد بيرن |
Sizinle başarısız oluyor, sonra da caddenin karşısından büyük bir Hit kapıyor? | Open Subtitles | يفشل في قناتكم ثم يحصل على دور كبير في قناة أخرى ؟ |
Radyoda milyon defa çaldıklarında ve Hit olduğunda çok seveceğim. | Open Subtitles | مجرد ما تسمع في الإذاعة مليارات المرّات و تحقق شهرةً ساحقة بعد ذلك سوف احبها |
Jimmy Early ve Dreamettes'ten yepyeni bir Hit. | Open Subtitles | و هي اغنيه جديده من جيمي ايرلي و الحالمات |
90'ların Hit olmuş şarkılarına sahip olabilir ama maalesef Manhattan'ı yarı ufkuna bile sahip değil. | Open Subtitles | ربما كان لديه اغنية ضاربة في التسعينات لكنه لم يبني نصف المباني التي تملا سماء مانهاتن. |
Size söylüyorum işte, bu görünenin ötesinde. Bu bir Hit. | Open Subtitles | أجزم لكم ، هذه فاقت المقاييس هذه نجاح ساحق |