Bir şeyi anlamış mıyım, bir bakalım. Benden hoşlandığını mı düşünüyorsun, Mike? | Open Subtitles | لنرى ما اذا كنت أفهم بشكل صحيح هل أنت معجب بي ؟ |
Tamam, başına pek çok dert açtım ve ben, ben benden hoşlandığını düşünmedim. | Open Subtitles | أعلم بأنني أسبب الكثير من الدراما وأنا فقط لم أظن أنك معجب بي |
Ve etek oldukça kısa çünkü erkeklerin uzun bacaklardan hoşlandığını biliyor. | Open Subtitles | و التنورة القصيرة جداً لأنها تعرف أن الرجال تحب السيقان الطويلة |
Sanattan ne kadar hoşlandığını biliyorum, bunun duvarında güzel durabileceğini düşündüm. | Open Subtitles | أعرف كم تحب الفنون واعتقدت أن هذا سيبدو جيدا في جدارك |
Ian bana Lana'nın ondan hoşlandığını söyledi ama o beni istiyormuş. | Open Subtitles | لا أهتم ولكن إيان أخبرني بأن لانا معجبة به ولكنه يفضلني |
- Hem ondan hoşlandığını da nerden çıkardın? | Open Subtitles | ما الذي يجعلك تظنين أنه معجبة به؟ هذا مزعج للغاية |
- Fakat Phantom'dan hoşlandığını sanmıştım. - Köpek mamasına uymuyor. | Open Subtitles | ولكنك كنتى تحبين فانتوم_ انه لا يصلح حتى كطعام للكلاب_ |
Bir arkadaşım benden hoşlandığını söyledi ve aramızdaki her şeyi mahvetmiş olabilirim. | Open Subtitles | ديق لي قال انه معجب بي و أظن انني أفسدت كل شئ |
Lisenin en güzel yanının, aramızdaki rekabet olduğunu ve benden hoşlandığını söyledi. | Open Subtitles | قال ان افضل امر في المدرسة الثانوية كانتنافسنا،و .. انه معجب بي |
Bana ondan hoşlandığını söylemiştin. Her şey iyi gidiyordu. | Open Subtitles | أخبرتني أنك معجب بها وأن كل شيء يسير كما يرام |
Süslü püslü şeylerden hoşlandığını rahat bir yaşam biçimi istediğini biliyordum. | Open Subtitles | انا أعلم انها تحب الأشياء الخياليه والمرحه وتريد أسلوب حياة أكثر راحة |
5. sınıftaki Okajima'dan hoşlandığını söylemiştin ya. | Open Subtitles | انت هيرو قلت انك تحب اوكاجيما من الصف الخامس |
Kendini televizyonda görmekten hoşlandığını biliyorum, bak şuraya! | Open Subtitles | أعرف أنك تحب رؤية نفسك على الشاشة أيها الوغد |
Ondan hoşlandığını bilmeme rağmen onunla çıktığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أسفة أني خرجت معه برغم أنك كنتِ معجبة به |
Ian, Chloe'nin ondan hoşlandığını ama ciddi olmadığını söyledi. | Open Subtitles | أخبرني إيان بأن كلوي معجبة به قليلاً ولكن الأمر ليس جدي |
Sanırım Frank Sinatra'dan hoşlandığını söylemiş. | Open Subtitles | يبدو أنها قالت بأنها معجبة بفرانك سيناترا |
Eğer Ben'den hoşlandığını bilseydim Felicity, hayatta onun evine gitmezdim. | Open Subtitles | لو كنت أعرف أنك تحبين بين لو كنت أعرف أنك تحبين بين ما كنت لأعود أبدا إلى هنــاك فليسيتي |
Senin kitaptan değil, sadece tavuk ve pilavdan hoşlandığını sanmıştım. | Open Subtitles | ،ظننت أنك لا تحبين الكتب تحبين الدجاج والأرز فقط |
Nelerden hoşlandığını, kim olduğunu biliyorum. Hem de daha e-postana bakmadan önce bile ya da telefonuna. | TED | أعرف ما تحبه ، أعرف من أنت. وكل ذلك حتى قبل أن أنظر إلى بريدك أو حتى إلى جوالك. |
Sanırım ondan hoşlandığını da henüz ona söyleyemedin değil mi? | Open Subtitles | أفترض أن هذا يعني ايضاً أنك لم تخبرها عن إعجابك بها حتي الآن أليس كذلك ؟ |
Ailenin kocanın sağladığı imkanlardan hoşlandığını biliyorsun. | Open Subtitles | تعرفين بأن عائلتك تستمتع بكل أنواع الفائدة لزوجك |
Erkekler locasındaki manzaradan gerçekten hoşlandığını düşünmüştüm. | Open Subtitles | ظننت أن المنظر أعجبك في بيت الرجل النبيل |
Gerçekten annemi andırıyor. Neden o kızdan hoşlandığını biliyorum. | Open Subtitles | هي بالفعل تشبه أمي أنا أعلم لماذا أنت مُعجب بتلك الفتاة |
Biliyorsun, bu ziyaretler bir adet haline gelirse benden hoşlandığını düşünmeye başlayacağım. | Open Subtitles | تفضلي على العين والراس انت تعرفي لو أصبحت هذه الزياره عاده سأبدأ بالظن أنكي معجبه بي |
Ondan hoşlandığını söylüyordu ama bu pek mantıklı gelmiyordu. | Open Subtitles | لقد قالت انها مُعجبة به، لكن لـم يبدو الأمر صائب. |
16 yıllık evliliğimiz boyunca ondan hoşlandığını bir kere bile söyledin mi? | Open Subtitles | أتعلم ؟ خلال الـ 16 سنة من زواجنا أقمت بأخباره مرةً بأنه يروق لك ؟ |
- Nerdesin? - Üstte olmamdan hoşlandığını hatırlıyorum. | Open Subtitles | جيك " اين أنت ؟ " - أتذكر أنك تحبيني على القمة - |
Bir ilişki istemesen bile birinin senden hoşlandığını düşünmek her zaman güzeldir. | Open Subtitles | ، حتّى لو لم تُرد علاقة . من الرائع دوماً أن تظنّ أنّ شخصاً ما معجبٌ بك |
Yani, geçen gece bana hala benden hoşlandığını söyledi. | Open Subtitles | كلارك أخبرني البارحة أنه مازال منجذب نحوي |