"hoşlanmıyoruz" - Translation from Turkish to Arabic

    • نحب
        
    • يعجبنا
        
    • لانحب
        
    Kendi kırılgan ölümlülüğümüzün bize hatırlatılmasından hoşlanmıyoruz. TED نحن لا نحب ان يتم تذكرينا بوجودنا الهش على هذه الحياة
    Jimmy, sana ödeyecektik. Sadece baskıdan hoşlanmıyoruz. Open Subtitles كنا سندفع لك فقط لا نحب أن يتم إستفزازنا
    Nereye gidip gitmeyeceğimize, başkalarının karar vermesinden hoşlanmıyoruz. Open Subtitles نحن لا نحب أن يتم اخبارنا ، أين يبنغي أن نذهب
    Bessie, biz buna akıl hastanesi demekten pek hoşlanmıyoruz. Öyleyse ne diyorsunuz? Open Subtitles " بيسي " لا نحب دعوتها المصحة العقلية ماذا تسمونها إذاَ ؟
    Gringoların gelip kızlarımıza asılmasından hoşlanmıyoruz. Open Subtitles لا يعجبنا أيها الغريب أن تقوم بمضايقة نسائنا
    Bunu yapmaktan hoşlanmıyoruz, Ian, ama bize başka seçenek bırakmıyorsun. Open Subtitles نحن لا نحب فِعْل هذا يا إيان. لكننا ليس لدينا الخيار، أَمْ نملكه؟
    Federaller gibi giyinip dolandırmalarından hoşlanmıyoruz. Open Subtitles نحن لا نحب عندما المحتالون يتنكرون كفيدراليين.
    - Neden? Çünkü birbirimizden o şekilde hoşlanmıyoruz. Bu konuyu konuşalım mı? Open Subtitles لأننا لا نحب بعضنا البعض بهذا المنحى أتعلم ماذا , فقط دعنا نتحدث عنه قليلا
    Bunu duymaktan hoşlanmıyoruz ama dayanacak bir şeye ihtiyacımız var bizden daha büyük bir şeye. Open Subtitles إلان , لا نحب سماع ذلك لكننا نحتاج شيئاً ما أو شخصاً ما لنرتكز عليه روحه أقوى من أنفسنا
    "Mutant" sözünden hoşlanmıyoruz, Homer. "Ucube" ya da "canavarı" tercih ederiz. Open Subtitles لا نحب تسمية "الطفرات الجينية" يا (هومر)، نفضل "المسوخ" أو "الوحوش"
    Sorun sensin. biz tuhaf, beyaz koalalardan hoşlanmıyoruz. Open Subtitles الأمر أننا لا نحب دببة " الكوالا " المسخة
    Ama artık birbirimize yakın olmaktan hoşlanmıyoruz. Open Subtitles لكننا لم نعد نحب التواجد معاً
    Sorun yok, Rach. Şu an Ross'dan hoşlanmıyoruz. Open Subtitles لا بأس (رايتش)، نحن لا نحب (روس) في الوقت الحالي
    Henüz kızlardan hoşlanmıyoruz Jim. Open Subtitles أعتقد اننا نحب البنات من الآن
    Hasta insanlardan hoşlanmıyoruz da. Open Subtitles لهذا لا نحب المرضى
    Birbirimizden hoşlanmıyoruz. Open Subtitles نحن لم نكن نحب بعضنا
    Birbirimizden hoşlanmıyoruz bile. Open Subtitles نحن لم نحب بعضنا أبداً
    Birbirimizden hoşlanmıyoruz. Open Subtitles نحن لم نكن نحب بعضنا
    Kabul et, biz insan ırkıyız ve birinin bize ne yapacağımızı söylemesinden hoşlanmıyoruz. Open Subtitles نحن الجنس البشري ولا يعجبنا ان نفعل ماتقول
    Bak bizde bundan hoşlanmıyoruz, ancak Miami Polisi sizin ofisi bugün basacak, ve Şef çok endişeli sizin tüm kanıtları kapıyı tekmelediğimiz anda saniyeler içinde yoketmenizden, bu yüzden şimdi bizim seni ofisine geri götürmemiz vee bilgi işlem biriminize şu küçük şeyi yerleştirmen gerekiyor. Open Subtitles انظر نحن لا يعجبنا هذا أيضا ولكن شرطة ميامي ستداهم مكتبكم اليوم والشريف قلق انكم ستقومون بتدمير كل الأدلة
    Anne biz o tür şatafatlı şeylerden hoşlanmıyoruz. Düğün yine de güzel sayılırdı. Open Subtitles امي تعرفين ، لانحب معارض الزواج

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more