Sen de biliyorsun ki insanlar özel eşyalarının ortaya dökülmesinden hoşlanmazlar. | Open Subtitles | فأنت تعرفين كيف أن الناس لا يحبون لأن تكشف أسرارهم الخاصة |
Aynasızlar evli ve çocuklu birini öldürmelerinin gazetelere çıkmasından hoşlanmazlar. | Open Subtitles | رجال الشرطة لا يحبون أن يقال عنهم فى الصحف أنهم قتلوا امرأة متزوجة ولها أبناء |
Genelde insanlar düşmanlarını görmekten hoşlanmazlar ama düşmanlarını, demir parmaklıkların ardında görmekten hoşlanırlar. | Open Subtitles | عادة الناس لايحبون أن يرون أعدائهم لكن اذا كان خلف السجن فلا بأس |
Ben sadece söylüyorum, bazı kadınlar kendilerini tatmin eden insanlardan hoşlanmazlar. | Open Subtitles | كل ماأقوله بعض السيدات لايحبون الأشخاص الذين يستمنون |
parlak ışıktan ve müzikten hoşlanmazlar. | Open Subtitles | إنّهم لا يحبّون الأضواء السّاطعة أو الموسيقى. |
Soktaktaki insanlar aynı zamanda kendi hak ettiklerini düşündükleri parayı başkasının alınmasından da hoşlanmazlar. | Open Subtitles | الناس بالشوارع أيضًا لا يحبّون أنّ يأخذ شخص مال يظنون أنّه لهم |
Hayır. Kadınlar... onlarla yatmak için, yalan söyleyenlerden hoşlanmazlar. | Open Subtitles | لا, النساء يكرهن الكذب من قبل الرجال الذين يحاولن النوم معهن |
Bir çok kişi zengin, üst düzey insanların büyük bir orji için buluştukları bu malikane sahnesinden hoşlanmazlar. | Open Subtitles | الكثير من الناس لم يعجبهم قصة الأغنياء الذين يلتقون في قلعة |
Çocukları da dahil etmemizden hoşlanmazlar. | Open Subtitles | لن تعجبهم الفكرةَ ابدا لكي يحسبوا الأطفال |
Aynasızlar evli ve çocuğu olan bir kadını öldürmelerinin gazetelere çıkmasından hoşlanmazlar | Open Subtitles | رجال الشرطة لا يحبون أن يقال عنهم فى الصحف أنهم قتلوا امرأة متزوجة ولها أبناء |
Hangisi olursa olsun, seni nakavt ettiği kesin. Çocuklar anne babalarının boşanmasından pek hoşlanmazlar. | Open Subtitles | أياً كان منهما، فلقد حطمك الأبناء لا يحبون أن يتطلّق والداهم |
Kızlar bağırtıdan hoşlanmazlar. Havalı şeyleri severler. | Open Subtitles | الفتيات لا يحبون الصراخ، بل يحبون العصرية |
Uzuvlarının kesilmesinden pek fazla hoşlanmazlar... ve eğer onlara yaklaşırsan seni incitebilirler. | Open Subtitles | لا يحبون أن تُقطع أجزائهم يستطيعوا إيذائك لو إقتربت منهم جداً |
Bak, bazen insanlar diğer insanlardan hoşlanmazlar. | Open Subtitles | إنظري, أحياناً الناس لايحبون بعضهم البعض |
Kadınların çoğu, purodan hoşlanmazlar. | Open Subtitles | العديد من النساء لايحبون السيجار |
Ruslar direkt ifadelerden hoşlanmazlar. | Open Subtitles | الروس لايحبون الكلام المبسط وقت النقاش |
Erkekler ilk hareketi yapan kadınlardan hoşlanmazlar. | Open Subtitles | الرجال لا يحبّون أنّ تقوم الفتاة بالخطوة الأولـى |
Sağa sola sürüklenmekten hoşlanmazlar. | Open Subtitles | لا يحبّون أن يسحبوا إلي أيّ مكان |
Yine de tecrübelerime dayanarak söyleyebilirim ki kadınlar sıfırdan hoşlanmazlar. | Open Subtitles | لكن وحسب خبرتي النساء يكرهن الحصول على صفر |
Erkekler, arabalar hakkında kendilerinden fazla bilgin olmasından hoşlanmazlar. | Open Subtitles | الشباب لا يعجبهم فكرة أن فتاة تعرف اكثر منهم فى السيارات |