"hurda" - Translation from Turkish to Arabic

    • الخردة
        
    • خردة
        
    • خرده
        
    • الخرده
        
    • انتشال
        
    • حطام
        
    • نفايات
        
    • كخردة
        
    • للخردة
        
    • لخرده
        
    • خُردة
        
    • النفاية
        
    • المعدن
        
    • بالخردة
        
    • الركام
        
    Sanat satan bir hurdacı mı, hurda satan bir sanatçı mı? Open Subtitles رجل الخردة الذي يبيع فن أو الفنان الذي يبيع الزبالة ؟
    Hemen hurda yerine geri döndüm ancak karavan orada değildi. Open Subtitles لذا على الفور.. عدتُ إلى ساحة الخردة لكن المقطورة اختفت
    Bu hurda daha hızlı gidemez mi? Open Subtitles ألا يمكن لقطعة الخردة هذه أن تُسرع أكثر؟
    Yabancı bir hurda değil. Open Subtitles أنه ليس خردة أجنبية نشتريها في هذه الأيام ذلك..
    Bence satın alacak olan metali eritip hurda bile yapabilir. Open Subtitles بالنسبة لي . من يشتريه يمكن أن يُذيبه و يُعد منه معدنا خردة
    Şu deliklere baksana, ha? Şu çakıl yığınlarına, kum yığınlarına, hurda yığınlarına. Open Subtitles أنظر إلى تلك الثقوب ولديك كومة الحصى وأكوام الرمل وأكوام الخردة
    Bu hurda yığını yüzünden, tasarruf yapmak zorunda. Open Subtitles نعم، يجب عليه الآن أن يدخر، ليدفع ثمن كومة الخردة هذه
    Hey, bu hurda daha hızlı gidemez mi? Open Subtitles يا، ألا تستطيع أن تحرك هذه الخردة أسرع من ذلك تحرك أسرع؟
    Hırsızlar Mertle's Acres hurdalığından sürekli hurda çalıyorlardı. Open Subtitles عندما كان اللصوص يسرقون الخردة من مخزن هذا الرجل
    Arabayı hurdalıktan kurtarabilirsin ama hurda bir arabayı kurtaramazsın. Open Subtitles أخرجت السيارة من الخردة و لكنك لا تستطيعين أن تخرجي الخردة من السيارة
    Cenderelerin bir arabayı bir hurda küpüne çevirdiğini gördünüz mü hiç? Open Subtitles هـل رأيـتموه مـن قـبلُ؟ المـكبس هذا يحول السيـارات إلى مكعبات صغيرة من الخردة
    DELİ DAVE'İN hurda VE ARABA ÇÖPLÜĞÜ Open Subtitles كريزي دافيس خردة و مجدد نحن نضع أموالنا في الحطام
    Şanslıydın, tesadüfen isabet etti. Silah tüm enerji kaynağını emdi. Artık sadece bir hurda. Open Subtitles أنتِ محظوظة، فقد كانت هذه آخر طلقة وقد استهلكت طاقة السلاح، وحولته لقطعة خردة
    hurda değil, yepyeni, benim bu. Open Subtitles إنها ليست خردة إنها جديدة كليّاً، إنها لي
    Bana güven, bu gezegendeki her şey hurda değil. Open Subtitles ثق بي , ليس كل ما على هذا الكوكب هو خردة
    Ben bir şey yapmadım. Sorun şu hurda jipte. Open Subtitles لم أفعل شيئا تلك الجيب قطعه خرده
    Biz o zamandan beri yaşamak için savaşırken sense hurda peşinde dolaşıyordun. Open Subtitles بينما كنا نقاتل من أجل حياتنا.. أنت عدت للأرض تجمع الخرده..
    Bugün bize hurda yok. Kargo kapılarını açın. Open Subtitles لا عملية انتشال اليوم يا فتيان افتحوا باب المرسى
    Teşekkür ederim, canımın içi. Benim şansıma bu uçan hurda düştü. Open Subtitles شكراً لك ياعزيزي، هذا حظي لأنى علقت مع حطام الطائرة هذه.
    " Sanki birisi hurda bir kamyon almış, 3 m.'lik bir çukur kazmış ve işe yaramaz ne varsa içine doldurmuş gibi görünüyordu. " Open Subtitles بدت كما لو أن شخص ما أخذ شاحنة نفايات وحفر 10 أقدام وتخلص من النفايات بالحفرة
    Ama eğer arabamı burada bırakırsam, hurda için satılıyor olacak. Open Subtitles ولكن لو تركت سيارتي هنا سيتم بيعها كخردة
    Bunlar hurda değil. Prefabrik ev yapımında kullanıyoruz. Open Subtitles ليست للخردة,و إنما نستعملها فى بناء المنازل الجاهزة
    Başka bir hurda yığını aldığın için tebrik ediyorum seni. Open Subtitles أهنئك فهو جهاز آخر تحول لخرده
    - Hayır, bu bir hurda. Open Subtitles - لا، هذه خُردة -
    Sonunda benim eski kuşu hurda yığınına gönderebileceğiz. Open Subtitles أخيراً سيمكننا أن نودع طائري القديم إلى كومة النفاية
    Doğrusunu isterseniz hurda olarak bile ödediğimden fazla eder. Open Subtitles لأكون صادقا فقيمة المعدن فحسب تستحق أكثر بكثير مما دفع بالفعل
    Şimdi hurda tamir etmenin zamanı değil. Open Subtitles الآن ليس الوقت المناسب للعب بالخردة
    O zaman neden hurda metaller ve dişliler bulup bir tane yapmıyorsun ki? Open Subtitles لماذا لا تبني واحدة من بعض الركام المعدني و التروس التي قد تجدها؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more