"için başka bir" - Translation from Turkish to Arabic

• آخر لك
• آخر له
• أخرى لك
• وظيفة اخرى
• مهمة أخرى
• الشهرة إلى نوع آخر
• أخرى بالنسبة
• أخرى للمساهمة
• أخري ل
• أخر في
• آخر من أجل
• آخر ل
• آخر ليتحدّثوا
• آخر ليقوم
• هناك طريقة أخرى

Bu kulağa yazmaktan kaçmak için başka bir bahane gibi duruyor.
يبدو ذلك الآن مثل عذر آخر لك لتبقى بعيداً عن الكتابة.

Fakat eğer sıradan, genel gerçekliklerden biri ise bunun için başka bir açıklama yok.
لكن لو كان مجرد واحد من تلك الحقائق العامة العشوائية، ليس هناك تفسير آخر له.

-Beni küçük düşürmek için başka bir fırsat daha işte.
هذه كانت مجرد فرصة أخرى لك لإهانتي. كلا، لم تكن.

Oh, Bayan Tyner, Eğer Sun Bar sizi istemiyorsa, neden çalışmak için başka bir yer bulmuyorsunuz?
مدام تينر لو بار الشمس لا يريدك لماذا لا تجدي وظيفة اخرى

Gözcü ile bağlantı kur. Onun için başka bir görevim olduğunu söyle.
اتصلِ بالمُراقِب وأخبريه أن لديّ مهمة أخرى من أجله

Herkes için başka bir ışık yayıyordu.
انتقل من أضواء الشهرة إلى نوع آخر من الأضواء؟

Düşünüyordum ki... senin yeteneklerin için başka bir araç bulmalıyız belki de.
كنت أفكر بأنه علينا التفكير بشأن... إيجاد وسيلة نقل أخرى بالنسبة لمواهبك

Eğer gelmek istemiyorsanız, yardım etmek için başka bir yol bulun, çünkü artık bencil davranmak bir işe yaramayacak.
إن لم تريدوا المجئ ابحثوا عن طريقة أخرى للمساهمة لأن كل رجل وحده لن ينجح

Ama kendin için başka bir araç bulmalısın ki.... ...kısmetim kapanmasın.
ولكن يجب أن تجدي لنفسكِ منزلاً أخر في حالة لو صادفني الحظ

Başka bir bilgisayar için başka bir hırsızlık daha olduğuna inanamıyorum.
لا يمكنني أن أصدِّق أنه كان هناك اقتحام آخر من أجل حاسوب

Köstebeğin bağlantısını kestik. İletişime geçmek için başka bir yol bulmaları gerekecek ve bunu senin frekansın üzerinden yapmayı deneyebilirler.
سيتوجّب عليهم أن يجدوا طريقًا آخر ليتحدّثوا مِن خلاله ومحتملٌ أن يحاولواْ التلاعب بموجةِ التردّداتِ

Öğrencisinin başı dertteyken, kirli işini hallettirmek için başka bir hoca gönderiyor.
احد طلابها في مشكلة وهي ترسله لمعلم آخر ليقوم بعملها القذر

Gazı serbest bırakmak için başka bir yol bulduğumuzdan emin olmadan, olmaz.
لا تفعل إلا بعد أن نتأكد أن هناك طريقة أخرى لاطلاق الغاز

Pekâlâ. Hayır, geri gelin Sizin için başka bir görevim var.
حسنًا، كلا فقط عُد هنا لدي آمر آخر لك للقيام به

Senin için başka bir neden olmak istemiyorum.
أحياناً تكون حذراً ولم أرد ان اكون سبب آخر لك لـ

Ama senin için başka bir şey yapmak istedim özellikle o gece yaptıklarından sonra.
لكنني احتجت إلى فعل شيء آخر لك بعد ما فعلته لي في تلك الليلة

Anne odamı temizliyordu o yüzden saklamak için başka bir yer bulmam gerekti.
لذلك كان علي أن أجد مخبأ آخر له

Kumaş için başka bir kullanım alanı bul.
جِدْ استخدام آخر له

Hayır, senin için başka bir hikayem var canım. Bir keresinde uzun yola çıkıyorduk...
لا لدي قصة أخرى لك عزيزتي نحن في سيارة في طريق طويل

İkimiz de bu da olduğunu kabul düşünüyorum Bu sizin için bir numune için başka bir noktayı ifade eder
أعتقد أن كلانا يتفق أن هذا أيضاً يعني نقطة لعينة أخرى لك

...buraya gelebilmek için başka bir işi bıraktım.
لقد تركت وظيفة اخرى من أجل العمل هنا

Aferin. Ama şimdi senin için başka bir işim var
أحسنت, ولكن هناك مهمة أخرى لك.

Sen çölde vaftiz edildin ve senin için başka bir kurtuluş yok.
كنت الصحراء المعمدانية وهناك إنقاذ أخرى بالنسبة لك.

Gelmek istemezseniz, işe yaramak için başka bir yol bulun.
‫جدوا طريقة أخرى للمساهمة

Ama paranız yoksa takas için başka bir şey önerebilirsiniz.
ولكن إذا كنت لا تملك المال ربما يمكنك أن تقدم شيء أخر في التجاره نعم

Bu adamı öğle yemeği için başka bir yere götürüyorum.
سوف نأخذه لمكان آخر من أجل الطعام

İletişime geçmek için başka bir yol bulmaları gerekecek ve bunu senin frekansın üzerinden yapmayı deneyebilirler.
سيتوجّب عليهم أن يجدوا طريقًا آخر ليتحدّثوا مِن خلاله ومحتملٌ أن يحاولواْ التلاعب بموجةِ التردّداتِ

Bunu yapmak için başka bir keşe ihtiyacım var.
وأنا بحاجة لمدمنٍ آخر ليقوم بذلك العمل ..

Yalvarıyorum, Krallığın iyiliği için başka bir yol daha olmalı.
أتوسل اليك لمصلحة المملكة لا بد أن هناك طريقة أخرى