Başka bir iş daha vardı. Annem adamı tanıyordu. | Open Subtitles | كان هنالك عمل آخر كانت أمي تعرف أمي رجلا |
Aslında, iyi bir iş daha çıkardığımız için bizi tebrik etmek istemiş. | Open Subtitles | بالواقع، أرادت تهئتنا على عمل آخر أنجزناه بنجاح |
Sadece bir iş daha çıkınca beni arayacağını söyledi. | Open Subtitles | فقط إنه سوف يتصل بي لو كان هناك عمل آخر |
Yeni iş kurmak için paraya ihtiyacım vardı. Bu yüzden bir iş daha yaptım. | Open Subtitles | كنت إحتاج المال لأبدأ مشروعي لذا ، قمت بعمل آخر |
Yeni iş kurmak için paraya ihtiyacım vardı. Bu yüzden bir iş daha yaptım. | Open Subtitles | كنت إحتاج المال لأبدأ مشروعي لذا ، قمت بعمل آخر |
Yaptığım en kolay işti. Beni affedersen yapmam gereken bir iş daha var! | Open Subtitles | هذا أقل مما يجب علي فعله والأن اعذرني , هناك مهمة أخرى لي |
Başka bir iş daha var, gitmemiz lâzım. | Open Subtitles | لدينا عمل آخر لننجزه علينا الذهاب |
Garip bir iş daha işte. | Open Subtitles | إنّه لا يعدو أنْ يكون مجرد عمل آخر. |
Bir iş daha bulmam lazım ve bulacağım. | Open Subtitles | (دين و دي لوكا) ليس كافياً, أحتاج ان أحصل على عمل آخر, و سأحصل على واحد. |
Dövüşmeye çok istekli. Sana düşen bir iş daha var, dinle. | Open Subtitles | لدينا عمل آخر لك. |
Maalesef, senin için bir iş daha var. | Open Subtitles | لدي عمل آخر لكي |
Başka bir iş daha bulman lazım. | Open Subtitles | يجب أن تحصلين على عمل آخر |
Sana başka bir iş daha getirdim. | Open Subtitles | حصلت لك على عمل آخر |
Bir iş daha, Murph. Ona iyi bak. | Open Subtitles | عمل آخر يا ( مورف ) ، اعتن به جيدا |
Yani belki ona bir iş daha borçluyuz. | Open Subtitles | لذا ربما نحن ندين له بعمل آخر |
Gordon, bugün iyi bir iş daha başardın. | Open Subtitles | - (غوردن)، قمت بعمل آخر جيد اليوم |
Çünkü o esnada yapılmasını istediğim başka bir iş daha var. - Anlarsın ya, bir taşla iki kuş. | Open Subtitles | هناك مهمة صغيرة اخرى اريد القيام بها, لنضرب عصفورين بحجر واحد |
Ufak bir iş daha çıktı. | Open Subtitles | هناك مهمة صغيرة من أجلكِ. |