| Aralık 2018'de iddia edilen bazı kurbanlarıyla ilgili bir makale okudum. | TED | وفي يناير من عام 2018، قرأت مقالاً عن بعض ضحاياه المزعومين. |
| Bu Meksikalı uyuşturucu karteli üyesi olduğu iddia edilen kişiler saklandıkları yer ile ilgili detayları açıklamamızdan sonra tutuklandılar. | TED | تم إعتقال هؤلاء الأعضاء المزعومين لعصابة مخدرات مكسيكية بعد أن نشرنا تفاصيل حول مخبأهم. |
| Bu adam... bu kürsüde... kızına tecavüz ettiği iddia edilen iki adama layık oldukları cezayı verdiğini... kabul etmiş bir adamdır! | Open Subtitles | إنه رجل اعترف على هذه المنصة بتنفيذ الحكم الذي يعتقد أن المغتصبين المزعومين |
| Başarısız bir casus uğruna katil olduğu iddia edilen birini serbest bırakmak istemez. | Open Subtitles | إنه لم يكون مجبرًا أن يحرر قاتل مزعوم نيابةً عن جاسوس فاشل |
| Cabal operasyonlarında yer aldığı iddia edilen OREA bombalaması ve Senatör Hawkins'in ölümü ile bağlantısı olduğu ileri sürülen ve Karakurt olarak bilinen kişi göz altına alındı. | Open Subtitles | " عميل مزعوم يعمل لدى الجمعية السرية يُعرف فقط بإسم " كاراكورت تم الإحتفاظ به في حضانتنا " له علاقة بتفجير الـ " آوريا |
| Gönderdiği bir e-postada, Warner Bros şunu diyor iddia edilen menfaat çatışması ile ilgili medyadaki bilgiler spekülasyondan ibaret(miş). | Open Subtitles | (في رسالة بالبريد الالكتروني، أفادت (وارنر بروس على أن المعلومات المتداولة في وسائل الإعلام بخصوص صراع مزعوم حول المصالح هي مجرد تكهنات |
| 14 Eylül 2001'de, ABD Adalet Bakanlığı, .hava korsanı olduğu iddia edilen 19 kişinin ismini açıkladı. | Open Subtitles | فى 14 سبتمبر 2001 أعلنت إدارة العدل أسماء المختطفين المزعومين الـ 19 |
| Hayalet'in olduğu iddia edilen kurbanlarının otopsi raporlarına baktım. | Open Subtitles | أنا سحبت تقارير التشريح على الوهمية وتضمينه في الضحايا المزعومين. |
| - Benim... iddia edilen arkadaşlarım. - Hapisten uzak durmak için. | Open Subtitles | ... ـ أصدقائي المزعومين ـ لتبقى خارج السجن |
| iddia edilen aya inme. | Open Subtitles | هبوط مزعوم |