"ihtimaline karşı" - Translation from Turkish to Arabic

    • في حال
        
    • تحسباً
        
    • تحسبا
        
    • تحسّباً
        
    • حالة ما
        
    • فى حالة
        
    • تحسّبًا
        
    • في حالة أنك
        
    • في حالة إذا
        
    • في حالة إن
        
    • في حالة لم
        
    • وفي حال
        
    • ولكن في حالة
        
    • في حالة أن
        
    • ضمان محصول
        
    Tamam, sen sorun çıkması ihtimaline karşı arabayı hazır tut. Open Subtitles حنساً , ابقي السيارة تعمل في حال حدث شيء خطأ
    Adamın bizim tarafa dönme ihtimaline karşı seninde orada bulunmanı istedim. Open Subtitles وظننت أنك قد تريد التواجد هناك في حال كان هو القاتل
    Anomaliden bir şey gelme ihtimaline karşı burada olman gerek. Open Subtitles أحتاجكَ هنا في حال خروج أي شيء من تلكَ الهالة
    Almanların girmesi ihtimaline karşı her önemli binaya mayın döşendi. Open Subtitles كل مبنى رئيسى فى البلده تم تلغيمه تحسباً لنجاح الألمان فى أختراق دفاعات المدينه
    Gürültü yapamama ihtimaline karşı tören için seçenekleri gözden geçirmeliyiz. Open Subtitles نحن بحاجة لمناقشة خياراتنا للموكب في حال لم نصدر الضوضاء
    Tamam, burada, al bunu, diğerinden kurtul seni takip etme ihtimaline karşı. Open Subtitles حسنٌ، تفضل. خذ هذا تخلّص من الهاتف الآخر في حال كانوا يتعقبونك
    Burs çıkmaması ihtimaline karşı bir plan yapmak için bilmemiz gerekiyor. Open Subtitles علينا أن نعرف لكي نضع خطة في حال لم تحصل عليها.
    Bazılarınızın oynamanın ne olduğunu unutması ihtimaline karşı, işte oynamak şuna benzer. TED في حال نسي أحدكم ما هو اللعب، فهكذا يبدو اللعب.
    Alabora olma ihtimaline karşı hazırlıklı olmak için daha küçük bir akıntıda bana yüzme alıştırması yaptırdılar. TED ولكي نكون جاهزين في حال انقلبنا، تمرنا بجعلي أسبح في تيار صغير.
    Lonnegan üç haftada bir kontrole geliyor ama baskın ihtimaline karşı günlük işlerden uzak duruyor. Open Subtitles لونيغان يأتي كل ثلاثة أسابيع لتفقد العمل لكنه يبقى بعيداً عن الأمور اليومية في حال تعرض لغارة
    Biraz para bul ve yarışmaya çıkma ihtimaline karşı, kızına bir elbise al. Open Subtitles خذ بعض النقود وأشترلفتاتكفستان.. في حال أنها دخلت هذا العرض
    Biraz para bul ve yarışmaya çıkma ihtimaline karşı, kızına bir elbise al. Open Subtitles خذ بعض النقود وأشترلفتاتكفستان.. في حال أنها دخلت هذا العرض
    Tekrar arama ihtimaline karşı burada kalacaklar. Open Subtitles سيكونان هنا طوال الليل في حال عاود الاتصال
    Suudi bir adamın gelmesi ihtimaline karşı yemek takımı alıp iç çamaşırım ile doldurmalıyım. Open Subtitles سأذهب لوضع كلسوني فوق سخانة تحسباً لقدوم أيّ سعودي
    İçeride polis olma ihtimaline karşı, birimiz oraya yalnız gidip bakmalı. Open Subtitles يجب أن يذهب أحدنا للداخل وحده تحسبا لوجود الشرطة بالداخل
    Tekrar parayı kaybetme ihtimaline karşı yiyecek depoluyorum. Open Subtitles أنا أخزّن الطعام تحسّباً لفقدان مالنا ثانية
    Orada bulunması ihtimaline karşı bu değersiz mücevher parçasını da yanında götürmek istemez misin? Open Subtitles ألا تريدين أن تأخذي هذا الصندوق في حالة ما إذا كان هناك ؟
    Uyuyamam. Uyanma ihtimaline karşı burada kalmak istiyorum. Open Subtitles لن يمكننى النوم ، أريد البقاء هنا فى حالة ما استيقظ
    Biyolojik ailen hakkında hep bilmek istediğin şeyler burada ve olurda alıp çözmeyi düşünme ihtimaline karşı şifreli. Open Subtitles هنا كلّ ما أردتِه عن والديكِ الحقيقيّين وهي مشفّرة تحسّبًا لتفكيرك بأخذها عنوة
    Bu adamlar beni dinlememe ihtimaline karşı buradalar. Open Subtitles هؤلاء الرجال سيتولون أمرك في حالة أنك لا تريد الأستماع
    Ölme ihtimaline karşı başkasına vermek için iki tane yaz. Open Subtitles اصنع نسختين وقدم واحدة لأحد غيرك في حالة إذا توفيت
    Tamam, seni reddetme ihtimaline karşı güvenli yaklaşmalısın. Open Subtitles تحتاجين إلى الاقتراب بحذر في حالة إن رفضك، رسالة إلكتروينة
    Pastanede konuşamama ihtimaline karşı yapacaklarımızı anlatacağım. Open Subtitles في حالة لم يسعنا الحديث في المخبز, هذا ما سنفعله.
    Gellar'ın gelme ihtimaline karşı ben de burada olacağım. Open Subtitles "وفي حال قرّر (غلر) أن يأتي فسأكون هنا أيضًا"
    Teorisini test edememiş ama haklı olması ihtimaline karşı bunları yanımıza alalım. Open Subtitles حسناً، إنه لم يحظَ بالفرصة لإختبار صحة هذه النظرية ولكن في حالة كونه محقاً
    Bu kehanet gerçekleşirse, ölmemiz ihtimaline karşı söylediler. Open Subtitles كلنا نقول هذا في حالة أن كانت النبوءة صحيحة,وسوف نموت
    Romalılar malların çoğunu çalınma ihtimaline karşı saklamış. - Elde etmesi meşakkatli bir hâl aldı. Open Subtitles لقد خزن الرومان أغلب حصادهم للشتاء هناك صعوبة في ضمان محصول كهذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more