Genç bir kız değilsin. İki çocuğu olan yetişkin bir kadınsın. | Open Subtitles | أنتِ لست دجاجة الربيع إنما أنتِ إمرأة واصلت حياتها مع طفلين |
Evli ve iki çocuğu var. Ama zor bir hayat sürüyor. | Open Subtitles | إنها متزوجة و لديها طفلين و لكنها لا تتمتع بحياة سهلة |
Bu gece saat on ikide iki çocuğu öldürdü. | Open Subtitles | ماذا تعني؟ في تمام الساعة الثانية عشرة هذه الليلة قد قتل طفلين. |
Henry'nin yatılı okulda iki çocuğu var. Onları hiç aramaz. | Open Subtitles | هنري لديه طفلان في مدارس داخلية وهو لايتصل بهما أبداً |
Evlendi ve iki çocuğu oldu. Kendisine ekonomiye büyük katkısı olduğunu söyleyen yüksek mevkiilerde arkadaşları vardı. | TED | تزوج ولديه ولدان .لديه أصدقاء ذوي مناصب مرموقة الذين طمأنوه بأنه ذا قيمة عظيمه للآقتصاد |
Aman Tanrım. Soğukkanlılıkla iki çocuğu öldürdü! | Open Subtitles | يا إلهي ، لقد قتل طفلين متعمداً لقد كنت هناك أيضاً. |
İki çocuğu yanan bir binanın altıncı katından indirdin. Bu çok cesurcaydı. | Open Subtitles | سَحبتَ طفلين من أسفل سلم مُحترق ذو طوابق ستّة. |
Evet ama Neil'ın Sid gibi bir patronu ve bakması gereken iki çocuğu yok. | Open Subtitles | نيل ليس لديه رئيس مثل سيد نيل ليس لديه طفلين ليطعمهم ,مفهوم؟ |
Onunla konuşurken evde iki çocuğu olduğunu öğrendim. | Open Subtitles | 00 فجراً ثم أدركت أن لديها طفلين في المنزل |
Üst seviyede bir haberleşme mühendisi oldu, evlendi ve iki çocuğu var. | Open Subtitles | هو مهندس اتصالات رفيع المستوى، متزوج، ولديه طفلين |
Yani çalışabilmek için iki çocuğu kovmamızı mı istiyorsunuz? | Open Subtitles | لذلك إذا أردتم الإستمرارفي عملكم يجب أن تطرد طفلين |
Yukarıdaki kadın çok iyi biri. O ve kocasının iki çocuğu var. | Open Subtitles | المرأة بالاعلى لطيفة وهي وزوجها لديهما طفلين |
Kuzenin 19 yaşında ve şimdiden iki çocuğu var Kyra. | Open Subtitles | ابنة عمك ذات 19 ربيعاً لديها طفلين " كيرا " |
Diğer odadaki pislik iki çocuğu öldürdü. | Open Subtitles | نخدم من؟ تلك الحثالة البشرية في الغرفة الاخرى قتل على الاقل طفلين |
İki çocuğu var. Evliliğinde seks yok ama yine de aşık adam. | Open Subtitles | حصل عل طفلين , انه زوج ضعيف جنسياً ولكنه يحبها |
Sayın hâkim, müvekkilim iki çocuğu olan yalnız bir annedir. | Open Subtitles | ياحضرة القاضي ، إن عميلتي أمٌ عازبة .لديها طفلان صغيران |
İki çocuğu olan, bir tane de yolda olan tek kişi sensin. | Open Subtitles | أنت الوحيد فينا الذى له طفلان وواحد فى الطريق. |
Kadının iki çocuğu var ve adam da homonun tekiyle flörtleşiyor. | Open Subtitles | أمر لا يصدق، عندها طفلان وتقوم بمغازلة محتال الماكياج الشاذ |
3 eski karısına nafaka ödüyor. İki çocuğu var. | Open Subtitles | لديه ثلاث مطلقات يأخذ منهن نفقة ولديه ولدان |
Ama Heylia'nın evde koşturan iki çocuğu yok. | Open Subtitles | لكن ليس لهيليا ولدان يتجولان في المنزل صحيح ؟ |
Yunanistan'da karısı ve iki çocuğu... olduğunu, onları bu ülkeye getirmeyi umduğunu bilmiyorduk. | Open Subtitles | وطفلان في اليونان وتمنيه لجلبهم إلى هذه البلاد |
E sokak'ında iki çocuğu soymuşsunuz. | Open Subtitles | لقد سرقتما للتو رجلان في الشارع |
Onu bulan iki çocuğu birbirlerine öldürttüler. | Open Subtitles | الطفلان اللذان وجدوه أجبروا على قتل بعضهم البعض |