"ikinci günün" - Translation from Turkish to Arabic

    • اليوم الثاني
        
    • ثاني يوم
        
    • يومك الثاني
        
    İşteki ikinci günün ve şimdiden tüzel kararlar veriyorsun. Open Subtitles اليوم الثاني لك وانت من الحين تصنع القرارات.
    Bu ikinci günün başlangıcı belki seninle dördüncü gün görüşürüz. Open Subtitles اليوم هو بداية اليوم الثاني اذن , ربما نراك باليوم الرايع
    Kayıp kızı bulma çalışmaları ikinci günün sonunda da devam ediyor. Open Subtitles بينما يصل البحث عن النساء المفقودين إلى نهاية اليوم الثاني.
    İşteki ikinci günün nasıl geçti? Open Subtitles إذن ، ثاني يوم بالعمل؟
    Tarladaki ikinci günün nasıl geçiyor? Open Subtitles كيف حالك في يومك الثاني بالحقل ؟
    Kayıp kızı bulma çalışmaları ikinci günün sonunda da devam ediyor. Open Subtitles بينما يصل البحث عن النساء المفقودين إلى نهاية اليوم الثاني.
    İkinci günün ardından beni aramadı. Open Subtitles ما الذي كنت تعتقد أن حدث خطأ ما؟ وقالت إنها لم يدع لي بعد اليوم الثاني
    New York'ta ikinci günün ve daha şimdiden kapılı bir odan yeni ayakkabın, siyahi de arkadaşın oldu. Open Subtitles اليوم الثاني في مدينة نيويورك وأنتِ بالفعل قد حصلتِ على غرفة مع الباب وزوج جديد من الأحذية , وصديق أسود
    İkinci günün sabahında Çekoslovakya'dan çıktığımızı ve doğuya yol aldığımızı gördük. Open Subtitles وفي صبيحة اليوم الثاني... لاحظنا اننا غادرنا شيكوسلوفاكيا
    Ama ne olursa olsun onu bana birinci gün gece yarısından yanı ikinci günün resmî başlama saatinden önce vermeyeceksin. Open Subtitles مهما كانت الظروف ترجعها لي... قبل منتصف الليل... الذي سيكون بداية اليوم الثاني...
    Onunla tanıştığım ikinci günün ilk 24 dakikası içerisinde anladım. Open Subtitles عرفت ذلك في غضون الـ ( 24 ) دقيقة الأولى عند مقابلتي لها في اليوم الثاني
    -Günaydın Joe. -Bu ikinci günün sabahı anne. Canım sadece ikinci gündeyiz, Open Subtitles - إنه صباح اليوم الثاني . كنت قلقه جداً حيال قيامك بهذا .
    Fakat Thomas Howard'ın evinde geçirdiği ikinci günün sonunda Bob, buradan belki de hiç gönderilmeyeceğini hatta çocuğa iyi huylu bir kuzen ve de Zee'ye soylu bir yardımcı olarak eve alınmış olabileceğini düşünmeye başlamıştı. Open Subtitles لكن مع حلول اليوم الثاني (في منزل (توماس هاورد ظنّ (بوب) أنهُ لن يرحل أبداً لكن من الممكن أن يكون قد أُحضر كقريب طيّب للغلام
    Bu senin ikinci günün. Open Subtitles إنه ثاني يوم لك بتلك الوظيفة
    Her neyse... İkinci günün şerefine dostum. Open Subtitles بالمناسبة نخب يومك الثاني يا صاح

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more