"ikincil" - Translation from Turkish to Arabic

    • الثانوية
        
    • ثانوي
        
    • الثانوي
        
    • ثانوية
        
    • جانبية
        
    • الجانبية
        
    • ثانوى
        
    • ثانويه
        
    • الثانوى
        
    • الثانويين
        
    • الجزئيات
        
    • إضافى
        
    • ثانويّ
        
    • فرعية
        
    • عن غضب السحابة
        
    Eğer asıl hedefinizi vurmakta zorlanırsanız ikincil hedefleriniz bunlar ve bunlar: Open Subtitles إذا واجهتكم مشكلة في إصابة الهدف فأهدافكم الثانوية موجودة هنا وهنا
    Geri çekilin, herkes ikincil savunma pozisyonuna geçsin. Geri çekilin! Open Subtitles تراجعوا, الجميع يجب أن يتحرك إلى المواقع الدفاعية الثانوية, تراجعوا
    Mutlaka onu kendini değiştirmeye itecek ikincil bir tetikleyici olmalı. Open Subtitles لا بد من وجود محفز ثانوي يحفزه ليغير من نفسه
    Artık baş ağrılarını iki grupta inceliyoruz: birincil baş ağrıları ve ikincil baş ağrıları. TED اليوم، صنّفنا الصداع إلى معسكرين: الصداع الأساسي والصداع الثانوي.
    Bu kuralları, kadınların erkeklere nazaran Tanrı'nın gözünde normalde ikincil pozisyona inmesini sağlamak üzere yorumluyorlar. TED ويقومون بتفسير هذه التعليمات حتى يجعلوا المرأة في مكانة ثانوية بشكل إعتيادي مقارنةً مع الرجال من خلال نظرة دينية.
    O insanlara ikincil kayıplar denir, Teğmen. Open Subtitles أظن أن أشخاصاً مثلها يدعون أضرار جانبية أيها الملازم
    İkincil sistemler çalışıyor, ama o hayatımda gördüğüm en berbat EM sıçramasıydı. Open Subtitles نظم التشغيل الثانوية تعمل ولكنها كانت على شفا الانهيار
    Motorlar çalışıyor fakat ikincil sistemlerden geçirmemiz gerekecek. Open Subtitles المحركات جيدة, لكن يجب أن نشغلها من خلال الأنظمة الثانوية
    Sivil internetin yarısına ve ikincil askeri uygulamalara bulaştı. Open Subtitles لقد أصاب الشبكة المدنية بالاضافة للتطبيقات العسكرية الثانوية
    Odadaki seviyeler artıyor. İkincil sistemlerden kapsama alanına güç yön değişimi yapıyoruz. Open Subtitles أعد توجيه القدرة من الأنظمة الثانوية إلى مجال الاحتواء.
    Bu emirler, ikincil ve güvenilir olmayan bir iletişim ağından geldi. Open Subtitles هذه الاوامر اتت من خلال خط ثانوي شبكة ذات اقل امان.
    Bu emirler, ikincil ve güvenilir olmayan bir iletişim ağından geldi. Open Subtitles هذه الاوامر اتت من خلال خط ثانوي شبكة ذات اقل امان.
    Edward Wilson, insan cinselliğinin öncelikle bir bağlanma mekanizması olduğunu ve ancak ikincil olarak üremeyle ilgili olduğunu söylüyor. TED إدوارد ويسلون قال إننا نحتاج أن نفهم أن النشاط الجنسي البشري هو أولا جهاز ربط والإنجاب هو شكل ثانوي فقط.
    Ben bir psikolog değilim ve korkunç hikâyeleri kaynaklı ikincil travma sonrası stres bozukluğu yaşadım. TED أنا لست طبيبة نفسانية، وقد واجهت اضطراب ما بعد الصدمة الثانوي من قصصهن المروعة.
    Giysinin yıllar boyu yıkanmaya ve giyilmeye olan dayanma gücü büyük ölçüde ikincil hücre duvarının yoğunluğuyla belirlenir. TED قابلية قطعة الملابس للتحمّل خلال سنواتٍ من الغسيل والارتداء تتوقّف بشكلٍ كبير على ثخانة ذلك الجدار الثانوي للخلية.
    Esas tempo, kapalı tempo ve ikincil temposu olan üç tempoluk bir ritim. TED أو إيقاع بثلاث نغمات، بنغمة رئيسية، ونغمة منخفضة و نغمة ثانوية.
    Aslında drone tatbikatlarında ikincil hasarlar meydana geliyor, ...ama bu ölümlerin pek çoğu ölüm zinciri algoritmasında dikkate alınıyor. Open Subtitles في الواقع هناك أضرار جانبية في مناورات النحل أغلب هذه الوفيات تؤخذ في الحسبان في نظام سلسلة القتل
    Yani küçük bir yaşam bu kadar ikincil zarara değmez mi? Open Subtitles وحياه واحده صغيره لاتستحق كل ذلك الأضرار الجانبية ، أليس كذلك؟
    Nükleer bir saldırı değil, muhtemelen ikincil bir hedef. Open Subtitles القنبلة ليست نووية ولكنه اقترح انه هدف ثانوى
    Actual, hava uçuşundaki resimlere göre ikincil yerde trafik artışı var bunlar birincil hedefinizdir. Open Subtitles لاحظنا زياده في الحركه في مواقع ثانويه وحدات التدخل السريع للعدو تبعد 8 كيلو عن الهدف الرئيسي
    Potansiyel ikincil hatları tanımlamanda buradan sana yardımcı olabilirim. Open Subtitles استطيع مساعدتك بتوضيح مكان الموصل الثانوى
    Kusura bakma, boşanma avukatlarıyla uğraşırken ikincil arkadaşlarımızın seks hayatlarıyla ilgilenemedim. Open Subtitles أنا آسفة, لقد كنت مشغولة للغاية بالصراخ على محامي الطلاق لأقلق بشأن الحياة الزوجية لأصدقائنا الثانويين
    Şarkıcılar ayrıca ikincil ses aralıklarını titreştirme yoluyla artırabilirler - titreştirme, bir notanın perdesinin dalgalandığı müzikal bir etmen. TED كذلك يتمكن المطربون من زيادة مداهم من الجزئيات عبر تهديج الصوت وهو تأثير موسيقي تتذبذب فيه حدة الدرجات الموسيقية.
    Bir de ikincil zarar var. Open Subtitles وبعدها يوجد ضرر إضافى
    İkincil akciğer hipertansiyonuyla beraber hipertropik kardiyomiyopati var. Open Subtitles لديه تضخّم في اعتلال عضلة القلب مع ارتفاع ضغط دم رئوي ثانويّ حاد
    İkincil alanın estetik cerrahi. Open Subtitles وشهادة فرعية في عمليات التجميل
    İkincil piyasa frekans bozuculu bir Serbest Dikizci bu. Open Subtitles أن تبحث عن غضب السحابة الباردة مع تردد السوق لجهاز تشويش إذاعي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more