"ile görüştüm" - Translation from Turkish to Arabic

    • تكلمت مع
        
    • تحدثت مع
        
    • مكالمة مع
        
    • الهاتف مع
        
    • تحدثت إلى
        
    • لقد تحدّثتُ مع
        
    • لقد قابلتُ
        
    • لقد اجتمعت
        
    • لقد تشاورت مع
        
    Sürgündeki FLN başkanı ile görüştüm, ama o da bir şey bilmiyor. Open Subtitles تكلمت مع رئيس منفي سابق للجبهة، لكنه لا يعرف شيئاً
    Verecektim, ama sonradan Joey ile görüştüm. Open Subtitles أنا كنت سأفعل ذلك لكن بعد أن كلمتك تكلمت مع جوي قليلا
    Ibbs ve Tillet ile görüştüm... ilanlar ve biletleri halledecekler. Open Subtitles لقد تحدثت مع آبس و تاليت سوف يهتمون بالدعاية والتذاكر
    Kaçırılan birkaç kişi ile görüştüm en azından öyle söyleyen kişilerle... Open Subtitles تحدثت مع أشخاص معينين تعرضوا إلى الاختطاف على الأقل تفيد مزاعمهم
    Az önce C.I.S. ile görüştüm. Open Subtitles لقد انهيت للتو مكالمة مع وكالة الاستخبارات المركزية
    Selam. Robyn'nin şartlı tahliye memuru ile görüştüm. Open Subtitles لقد أغلقت للتو الهاتف مع ضابط اطلاق سراح روبين المشروط
    Bölge savcısı ile görüştüm, ve o da aynı fikirde. Open Subtitles لقد تحدثت إلى المدعى العام و هو على إستعداد للتواصل
    Cuddy ile görüştüm. Henüz benim yerime kimseyi almamış. Open Subtitles لقد تحدّثتُ مع (كادي)، ولم تشغل منصبي بعد
    Yaklaşık 20 kişi ile görüştüm. Open Subtitles لقد قابلتُ قُرابة العشرين، أغلبهم كان في الحانة، وخرج بعدها
    Çocukların öğretmeni ile görüştüm ve yaz tatilinden sonra Morten'i başka sınıfa yerleştirmek istediğini söyledi. Open Subtitles تكلمت مع معلّم الأطفال بشأن فصلهما بعد الإجازات ،وإنتقال مورتن إلى صفٍ مختلف بدا الأمر معقولاً
    Menajeri ile görüştüm. Koşulları konuştuk. Antlaşmaya vardık. Open Subtitles تكلمت مع إدارتها ناقشت الشروط، اتفقنا على الصفقة
    Petersen ile görüştüm ve galiba gereğinden fazla konuştum. Open Subtitles تكلمت مع بيترسون و ربما قلت أكثر مما يجب بي
    Pretoria Botanik Bahçesi'nde bu bölgeye adapte olan belirli ağaç türleri olduğundan bahseden bir bitkibilimci ile görüştüm. TED لذا، تحدثت مع عالم النبات في حديقة النباتات في بريتوريا والذي شرح لي بعض أنواع الأشجار التي تكيفت مع هذه المنطقة
    DA ile görüştüm tüm suçlamaların düşmesini istiyorlar.. Open Subtitles سيادتك , لقد تحدثت مع النائب العام الولاية ترغب بإسقاط كافة التهم
    Biraz önce Interpol ile görüştüm. Open Subtitles للتو أنهيت مكالمة مع المنظمة الدولية للشرطة الجنائية
    Az önce Riverside ile görüştüm. Open Subtitles "أنتِ , لقد أنهيت للتو مكالمة مع شرطة "ريفرسايد حيث قدمت والدة بلاغاً
    Telefonda Matt ile görüştüm. Open Subtitles حسنا، أنا فقط حصلت من الهاتف مع مات.
    Az önce Şerif Yardımcısı Kraft ile görüştüm. Open Subtitles - مرحبا. فقط حصلت قبالة الهاتف مع نائب كرافت.
    Hizmetçisi Polly ile görüştüm, o da dedi ki... Open Subtitles أنا فقط تحدثت إلى خادمة، بولي، وقالت أن ...
    Port Washington'daki dükkan ile görüştüm. Open Subtitles في الواقع، لقد تحدّثتُ مع متجر خارج ميناء (واشنطن).
    Evet Licio Gelli ve Michele Sindona ile görüştüm. Open Subtitles أجل، لقد قابلتُ(ليتشيو جيلي) و(ميكيلي ساندونا)
    Merasim komitesi ile görüştüm. Open Subtitles لقد اجتمعت مع لجنة المراسم
    Önceki Eyalet Savcısı ile görüştüm. Open Subtitles جنيف: لقد تشاورت مع محامي الدولة المنتهية ولايته ل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more