| Darius, bazen görevin ilerlediğini düşünmekle beraber bazense o kadar emin olamıyorum. | Open Subtitles | داريوس"، أحياناً أظن بأننا" نُحرز تقدماً بهذه المهمة وأحياناً اكون غير متأكد |
| Okulunda ilerlediğini görmekten gayet memnunum. | Open Subtitles | أنا سعيدة أنك تحرز تقدماً .جيداً جداً في عملك المدرسي |
| Şimdiye kadar Ellen'in davada ilerlediğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | أعتقد أن (ألين) أردات أن تحقق تقدماً أكثر بهذا الوقت |
| Majesteleri ne kadar ilerlediğini söyleyebilir mi? | Open Subtitles | ربما يمكن لصاحبة الجلالة أن تعطيني فكرة عن المدى الذى وصلت إليه؟ |
| Alexander, bu kadar ilerlediğini biliyor mu? | Open Subtitles | "هل يعرف "ألكسنـدر إلى أى مدى وصلت الآن ؟ |
| Sadece ilişkinin, senin rahat olmadığın bir hızla ilerlediğini gösterir, o da normal. | Open Subtitles | بل يعنى بأن الأمور تتحرك بوتيرة لستم مرتاحون لها ولا بأس بذلك |
| İşlerin hızlı ilerlediğini söylemiştim. | Open Subtitles | {\pos(192,220)}أتذكرين حين قلت أن الأمور تتحرك بشكل أسرع الآن؟ |
| Alexander, bu kadar ilerlediğini biliyor mu? | Open Subtitles | "هل يعرف "ألكسنـدر إلى أى مدى وصلت الآن ؟ |
| Ne kadar ilerlediğini babanın görmesini istemiyor musun? | Open Subtitles | ألا تريد لأبيك أن يرى الى أين وصلت ؟ |