"ilgileniyordu" - Translation from Turkish to Arabic

    • مهتما
        
    • كانت مهتمة
        
    • كان يتعامل
        
    • كان يعتني
        
    • كانت تعتني
        
    • فقط يهتم
        
    Bir süre önce burada bir hasta vardı, o da arıcılıkla oldukça ilgileniyordu. Open Subtitles لقد كان هنا زبون قبل وقت ليس بالكثير و قد كان مهتما ايضا بتربية النحل
    Üreme ile ilgileniyordu -- bence bu hepimizi ilgilendiren bir şey -- ancak tavuklarda bunu ölçmek daha kolay, çünkü sadece yumurtaları sayıyorsunuz. TED كان مهتما بالانتاجية -انا اعتقد انه شيء يقلقنا جميعا- و لكن من السهل قياس الدجاج لأنك فقط تعد البيض.
    Bay Greggs'le sık sık bir araya geliyorduk çünkü geleceğimle yakından ilgileniyordu. Open Subtitles حسنا؟ كان كثير من الاجتماعات مع السيد غرغس] لأنه كان مهتما في مستقبلي.
    Neyse, bir ara bir müşterimle ilgileniyordu. Open Subtitles بأي حال، أجل، كانت مهتمة بأحد عملائي في مرحلة ما
    Manhattan Projesi için kişisel olarak nükleer maddeyle ilgileniyordu. Open Subtitles . وقد كان يتعامل شخصياً مع المواد النووية لمشروع مانهاتن
    Yani seninle kim ilgileniyordu? Open Subtitles حسناً, من كان يعتني بكِ؟
    Onunla karısı ilgileniyordu ama Gonta, savaşa katılamadığı için çok kızgındı. Open Subtitles زوجته كانت تعتني به لكنه كان غاضبا جدا من انه لا يستطيع المشاركة بالقتال
    Kendi işleriyle ilgileniyordu. Open Subtitles فقط يهتم بأموره الخاصة
    Partinin olduğu gece ile ilgileniyordu. Open Subtitles لقد كان مهتما بليلة الاحتفال تلك
    Bir süre önce burada bir hasta vardı, o da arıcılıkla oldukça ilgileniyordu. Open Subtitles و قد كان مهتما ايضا بتربية النحل بالطبع
    Zehirleyerek öldürme gibi olaylarla ilgileniyordu. Open Subtitles لقد كان مهتما بجرائم السموم وما شابه
    Kim bu kadar ilgileniyordu ki? Open Subtitles من الذي كان مهتما بذلك؟
    Sean benimle ilgileniyordu. Open Subtitles لقد كان شون مهتما بي.
    Ne yaptığına tam olarak emin değilim ama garip görünüşlü bir cihazla yakından ilgileniyordu ve cihaz Dradis radarı konsolunun altındaydı. Open Subtitles ...حسنا , لم اكن متاكد بالظبط عما كان يفعله ..ولكنه كان يبدو مهتما بالة (علي اسفل لوحة مفاتيح (دراديس
    Komik olan, Jenna+ bile insanlar tarafından nasıl algılandığıyla ilgileniyordu. Open Subtitles مضحك, حتى (جينا بإضافة) كانت مهتمة بكيف يتصورها الناس
    - Ve ilişkilerden bahsetmişken... Jane'in annesi, babasıyla ilgileniyordu. Hem de ne ilgilenmek. Open Subtitles وبالحديث عن العلاقات، والدة (جاين) كانت مهتمة بأبيها، مهتمة جداً
    Bay Hatto İngiltere hesaplarımda dahil birçok hassas konuyla ilgileniyordu. Open Subtitles السيّد (هاتو) كان يتعامل مع عدد منالقضاياالحساسة.. التي تتعلق بمصالح الولايات المتحدة.
    - Ama Brett burada değildi çünkü hasta olan Lexie ile ilgileniyordu, değil mi? Open Subtitles لم يكن هناك لأنه كان يعتني بـ(ليكسي) المريضة, صحيح؟
    Oğlumla ilgileniyordu. Open Subtitles لقد كانت تعتني بولدي
    Kendi işleriyle ilgileniyordu. Open Subtitles فقط يهتم بأموره الخاصة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more