"ilgisini" - Translation from Turkish to Arabic

    • انتباه
        
    • اهتمامه
        
    • إنتباه
        
    • اهتمام
        
    • إهتمام
        
    • الاهتمام
        
    • الإهتمام
        
    • اهتمامها
        
    • إهتمامه
        
    • مهتماً
        
    • انتباهه
        
    • إهتمامها
        
    • مهتما
        
    • مهتمين
        
    • باهتمام
        
    Onu, bayılmadan bir kadının ilgisini çektiğini ilk defa görüyorum. Open Subtitles واو هذه المرةالتي أراه يلفت انتباه النساء بدون أن يتعب
    Adam 30 yıldır nadir bulunan çiçek işindeydi. Herhalde hala ilgisini koruyordur. Open Subtitles الرجل عمل بالزهور النادرة مدة 30 عاماً ،أعتقد أنها لم تفارق اهتمامه
    Tüm erkeklerin ilgisini çektikleri yetmiyormuş gibi, bir de garson işlerinin hepsini de mi kapacaklar? Open Subtitles ألا يكفيهن أنهن يلفتن إنتباه الرجال، أعليهن شغل وظائف النادلات أيضاً؟
    TED izleyicilerinin en çok ilgisini bu çok küçük, 10 ila 125 MW'luk yeni nesil reaktörler, çekecektir diye düşünüyorum. TED أعتقد أن أكثر مايثير اهتمام حضور تيد سيكون الجيل الجديد من المفاعلات صغيرة جداً، تولّد حوالي 10 إلى 125 ميغاواط.
    Ben programımızın web sitesini yönetiyorum ve yapımcımızın ilgisini bu habere çekmeye çalışıyorum. Open Subtitles أشرف على موقع الإنترنت الخاص ببرنامجنا وأحاول أن أثير إهتمام المُنتِجة بهذه القصة.
    Takımını ispiyonladın, herkes birkaç eski katile olan ilgisini kaybeder. Open Subtitles لقد وشيت بطاقمك يفقد الجميع الاهتمام بقلة من المجرمين القدامى
    Ama piyanoya ilgisini kaybeden sendin, Raymond. Open Subtitles لكنك كنت الشخص الذي فقد الإهتمام بالبيانو رايموند
    Ama artık onun sorunları var ve kadın da ilgisini kaybetti. Open Subtitles و لكنه لم يعد هكذا بعد,و قد فقدت اهتمامها به
    Evet, çok zorlaşana veya ilgisini kaybedene kadar. Open Subtitles نعم حتى تزداد صعوبة الأمر عليه أو يفقد إهتمامه به
    Ancak fikir şu, kişinin ilgisini bir kez çekince, artık daha fazla ilgilenmiyor ve dikkatini çekecek başka bir kişiyi aramaya başlıyor. TED لكن الفكرة هي أنه عندما يحصل على انتباه الشخص، يفقد الاهتمام، و يبدأ بالبحث عن الشخص التالي لجذب انتباهه.
    pazarlama kampanyasının ardındaki metin,müşterilerin ilgisini çekmelidir. TED تدشين حملة تسويقية يحتاج إلى جذب انتباه المستهلكين
    Yine de Rosalia'nın kalçalarının hala birilerinin ilgisini çekip... onu gerçekten etkileyip etkilemediğini merak ediyorum doğrusu. Open Subtitles على أي حال ، أردت أن أرى إن كانت لا تزال روزاليا تجذب انتباه الرجال وفي الواقع يبدو انهم انجذبوا
    En sonunda ilgisini yitirecek ve bir başkasının ardına düşmeğe başlayacak. Open Subtitles اخيرا سيفقد اهتمامه ويبدأ فى مطاردة غيرى
    Ben bir oyuncuyum. Genç kalmam gerek. - Yoksa seyirci ilgisini kaybediyor. Open Subtitles ، أنا ممثلة، يجب علي أن أستمر بالتجمل وإلا أنت تعلم أن الجمهور سيفقد اهتمامه بك
    Adamın ilgisini çekmeye çalışıyor ama bunun farkında değil. Open Subtitles هي صعبة فقط للحصول على له إنتباه لكن لا يعرفه.
    Bu da medyanın ve FBI'ın daha çok ilgisini çekecek. Open Subtitles هذا يعني اهتمام من الأخبار .واهتمام من الإف بي آي
    Hayır, hayır, hayır. Kumandan Byrd ve penguenlere dokunma..., ...o toplumun ilgisini çeker. Open Subtitles لا، لا، لا تمسّ هذا فالطيور والبطاريق محل إهتمام البشر
    Bilmiyorum. Belki de çocuk sahibi olma fikrine ilgisini kaybetti. Open Subtitles لا اعرف , اعتقد انة فقد الاهتمام للحصول على طفل
    Kamu ilgisini artırmalı ve... genç insanlarda materyalizm özentisini durdurmalıyız. Open Subtitles يجب أن نشجع على الإهتمام بالمجتمع والتقليل من النزعة المادية عند الشباب
    Tüm ilgisini Leonard Zelig üzerinde yoğunlaştırmak zorundadır. Open Subtitles كل اهتمامها يجب أن ينصب على ليونارد زيليق
    Dünyaya olan ilgisini yitirmişti ve kendine olan ilgisini de tıpkı aklından çıkmaya başlamış olan korkunç bir hayalet gibi. Open Subtitles فقدت إهتمامها بالعالم وفقد العالم إهتمامه بها وكأن عفريتاً بدأ ملازمتها
    Eminim ki Bay Saxon'un ilgisini çekecektir. Open Subtitles أنا متأكدة أنَّ السيد ساكسون سيكون مهتماً
    Onun ilgisini kazanmak için elimden gelen her şeyi yapmaya yemin ettim. Open Subtitles لقد عاهدت نفسي على فعل كل ما في وسعي لأجذب إهتمامها.
    Ama sizce benim birkaç fikrimi duymak ilgisini çekmez mi? Open Subtitles ولكن هل تعتقدين بأنه سيكون مهتما للاستماع إلى بعض أفكاري؟
    Bilim adamlarımızın ve doktorlarımızın ilgisini çeken bir sürü sıkıcı şey. Open Subtitles الكثير من الأغراض المهمة التي تبقي علمائنا و دكاترتنا مهتمين بها
    Küri'nin yarısının ilgisini çeken bu adam kim? Open Subtitles من هو ذاك الرجل الذي يحظى باهتمام نصف رجال المجمّع؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more