Ve belkide, bunun başarısının en önemli ölçüsü, ilişkilerimin çok daha derin, daha zengin, daha kuvvetli olduğunu hissetmemdir. | TED | وربما أهم مقياس لنجاح هذا هو أن أشعر بأن الكثير من علاقاتي أعمق، أغنى وأقوى. |
Benim ilişkilerimin seni etkilediğini biliyorum. Hatalar yaptım. | Open Subtitles | أعرف أن علاقاتي السيئة أثرت عليك ارتكبت أخطاء |
Askeri strateji olarak ne kadar küçük görsem de, tüm özel ilişkilerimin temelinde yatar. | Open Subtitles | مرهقاً العدو ليجبره على ارتكاب الخطأ رغم أني أمقت هذه الإستراتيجية العسكرية، لكنها أساس كل علاقاتي الشخصية |
Çünkü ilişkilerimin çoğu aslında birer inanılmaz hata videosu. | Open Subtitles | لأن معظم علاقاتي هي ملحمة تفشل أشرطة الفيديو، و |
Sorunum, ilişkilerimin 3 haftadan fazla sürmemesiydi. | Open Subtitles | مشكلتي كانت علاقاتي لاتدوم اكثر من اسبوعين او ثلاثه |
Evet, benim ilişkilerimin de böyle kötü bitmesini isterdim. | Open Subtitles | أجل، أتمنى أن تنتهي علاقاتي بهذا السوء |
Geçmişteki ilişkilerimin hayaletlerinden kaçmak pek de kolay olmuyordu. | Open Subtitles | أشباح من علاقاتي الماضية weren وأبوس]؛ ر من السهل جدا أن يهز. |
Aşk ilişkilerimin uzun süre devam etmesini | Open Subtitles | لم أتوقع بأن علاقاتي الغرامية |
Yani ilişkilerimin çoğu gayet iyidir. | Open Subtitles | بالطبع , معظم علاقاتي كذلك |
İlişkilerimin "Dedikoducu Kız" ın incelemeleriyle neler çektiği hakkında ve şimdi onun gidişiyle nasıl geliştikleri hakkında. | Open Subtitles | عن معاناة علاقاتي الغرامية... تحت مجهر "فتاة النميمة". و... |
İş ilişkilerimin Derek Shepherd'ın itibarına bağlı olması umurumda bile değil. | Open Subtitles | لذا، إن كان لا بأس بذلك لا أود بوضع علاقاتي المهنية على عاتق (سمعة (ديريك شيبارد |
Will ile kişisel ve profesyonel ilişkilerimin yarattığı baskı çok fazla arttığında seni temin ederim bu baskıyı azaltmanın bir yolunu bulacağım. | Open Subtitles | عندما تزداد ضغوط علاقاتي الشخصيّة ... والمهنيّة بـ (ويل) بشكل كبير ... أؤكد لكِ أنني سأعثر على وسيلة لتخفيفها |