Örneğin, ilk işim.. 1988 yılı yazı Indiana Jones ve Last Crusade. | Open Subtitles | مثلًا وظيفتي الأولى صيف 88 , انديانا جونز والحملة الصليبيه الأخيره |
İlk işim metro istasyonunda metro jetonları tahsil etmekti. | Open Subtitles | وظيفتي الأولى كانت تجميع العملات في الأنفاق |
Üniversiteden sonraki ilk işim... ...yasa dışı Afrika fil dişi ticaretini araştırmaktı. | TED | أول وظيفة لي الخروج من الجامعة وكان التحقيق في الاتجار غير المشروع في العاج الأفريقي. |
Hadi be. Sende biliyorsun ki bu ilk işim değil. | Open Subtitles | هذه ليست قضيتى الأولى |
Benim de bir keresinde ilk işim oldu. | Open Subtitles | كان لدي عمل أولي ذات مرة |
Doktoramdan sonraki ilk işim DeLoit için eğitimsel danışmanlık yapmaktı. | Open Subtitles | عملي الأول بعد الدكتوراة كان مستشارة تعليم لشركة ديلويت |
Gider gitmez ilk işim güzel bir kız bulup evlenmek olacak. | Open Subtitles | أول شئ سأفعله عندما أعود للبيت هو إيجاد امرأة جميلة أتزوجها |
İlk işim Modern Sanat Müzesi'nde ressam Elizabeth Murray'in retrospektifinde çalışmak olduğu için kendimi çok şanslı hissediyorum. | TED | أشعر بأنني محظوظة للغاية إذ أن أول عمل لي كان العمل في متحف الفنون الحديثة في عمل تذكاري للرسامة إليزابيت موراي. |
Gururla söylüyorum ki ilk işim olan Frank Sinatra'nın top toplayıcılığını yaptığım 1950'den beri bir kez bile kaçırmadım. | Open Subtitles | فخور بأن أقول بأني لم أهدر سنة منذ عام 1950 عندما حصلت على وظيفتي الأولى كصبي الكرات لـ"فرانك سيناترا". |
Büyük bir ekibim vardı ama ilk işim çekiç sallamaktı. | Open Subtitles | حسناً، لقد كان معي طاقم كامل، لكن، لكن وظيفتي الأولى هي الضرب بالمطرقة، |
Ama genç bir yetişkinken, ilk işim olan çizgi roman sanatçısı olarak başka bir şehre taşınana kadar birçok arkadaş grubum vardı. | TED | ولكن كان لديّ مجموعات كبيرة من الأصدقاء إلى أن أصبحتُ شابةً، وانتقلتُ إلى مدينةٍ أُخرى لأجل وظيفتي الأولى كفنّانة قصصٍ مُصوّرة. |
California'da bu ilk işim. | Open Subtitles | هذه هي وظيفتي الأولى في كاليفورنيا |
Herhangi bir şeyle ilgili ilk işim. | Open Subtitles | انها وظيفتي الأولى على الإطلاق |
Bu benim ilk işim. | Open Subtitles | إنها وظيفتي الأولى |
Üniversiteden sonraki ilk işim ülkedeki en büyük çocuk cezaevlerinden birinde akademik araştırmacı olmaktı. | TED | كانت أول وظيفة لي بعد التخرج من الكلية كباحث أكاديمي في واحدٍ من أكبر مراكز احتجاز الأحداث في البلاد. |
Tabii ilk işim satış üzerineydi. | Open Subtitles | بـ التأكيد ، أول وظيفة لي كانت في المبيعات |
ilk işim gübre yığınıydı. Fil dışkısı. | Open Subtitles | أول وظيفة لي كانت تنظيف روث الفيلة في المأوى |
Sende biliyorsun ki bu ilk işim değil. | Open Subtitles | هذه ليست قضيتى الأولى |
Benim de bir "ilk işim" oldu. | Open Subtitles | كان لدي عمل أولي ذات مرة |
Seventeen dergisinde yazar ve editör olarak ilk işim için New York'a taşınmıştım. | TED | و كنت قد انتقلت إلى مدينة نيويورك لأبدأ عملي الأول. ككاتبة ومحررة في مجلة "سفنتين" |
Yarın ilk işim bunu ödemek olacak. | Open Subtitles | أول شئ سأفعله فى الصباح أن أدفع هذا المبلغ |
Zira ilk işim eski galerilerinizden birinin muhasebe bölümündeydi. | Open Subtitles | ولأن أول عمل لي كان في قسم المالية في أحد أماكنك القديمة |