Bunun çok şey istemek olduğunu biliyorum ama bunu öneren ilk insan değilim. | TED | أعلم أن ذلك يتطلب الكثير، ولكنّي لست في الواقع أول شخص يقترح ذلك. |
Çeneni hemen kapatmazsan, çenesi kıçına değen ilk insan olacaksın. | Open Subtitles | إن لم تخرس ، ستكون أول شخص يلمس ذقنه مؤخرته |
İşler çığırından çıktığında koşarak yanına gittiğim ilk insan sensin. | Open Subtitles | ولكنك لا تزالين صديقتي المفضلة انت أول شخص آتي اليه |
Asıl insanlar biziz. Yeryüzündeki ilk insan siyahtı. | Open Subtitles | . أول رجل على وجه الأرض كان أسود السود هم الذين حكموا |
Dünyada babası tarafından hayal kırıklığına uğratılmış ilk insan olmayacaksın. | Open Subtitles | لن تكون اول شخص بالعالم يتِم خذلانه من طرف والده |
Ölüm yerine giden ilk insan olarak uzun ve esrarengiz bir geçmişiniz var, Bay Fellig. | Open Subtitles | عندك، السّيد فيليج، تأريخ طويل وغريب وجود الشخص الأول في مشهد الموت. |
İlk insan öldürüşüm, uzmanlığımın ikinci senesindeydi. | Open Subtitles | أوّل شخص قمت بقتله، كان في السنة الثانية من عملي |
Çiğnemeye devam et. Kızcağızım sakız öğünü yiyen ilk insan olacak. | Open Subtitles | استمري في المضغ ستصبحين أنت أول من جرب لبان وانكا السحري |
Scott yüz'ü aşkın yıl önce Güney Kutbuna ulaşmayı başaran ilk insan olmak için yola çıktı. | TED | سكوت كان قبل 100 عام يحاول حتى يكون أول شخص ليصل إلى القطب المتجمد الجنوبي. |
Televizyon ile gönderilen ilk insan olacağım! | Open Subtitles | راقبوني، سأكون أول شخص في العالم يرسل بالتلفزيون |
Oyunumu görecek ilk insan olmanı istiyorum. Bu akşam kostümlü provaya gelir misin? | Open Subtitles | أريدك أن تكون أول شخص يرى مسرحيتي هلا تأتي للتدريب الليلة ؟ |
Bu olayı anlatmak istediği ilk insan çalışmalarına çok fazla şey borçlu olduğu kadındı. | Open Subtitles | أول شخص أراد إخباره كانت امرأة يدين لها بالكثير. لم أتلقى رداً |
Yardıma ihtiyaç duyduğum zaman gideceğim ilk insan sensin. | Open Subtitles | ثق بي, عندما أحتاج لمساعدتك ستكون أول شخص أسأله |
O gözlemlenemez. PBS'de bunu kabul eden ilk insan sensin. (PBS: | Open Subtitles | لا يمكن مراقبته ، وأنت أول شخص اعترف بهذا على قناة بي بي إس. |
Yeryüzündeki ilk insan siyahtı. | Open Subtitles | . أول رجل على وجه الأرض كان أسود السود هم الذين حكموا |
Gagarin, uzaya çıkan ilk insan olması için seçildi. | Open Subtitles | غاغارين اختير ليكون أول رجل يصعد إلى الفضاء |
Bunu bana aşık olduğum ilk insan vermişti... | Open Subtitles | اول شخص اشعر اني مغرمة معها اعطتني اياهم |
Bu konuda düzgün davranan ilk insan Jack'ti. | Open Subtitles | جاك، الشخص الأول الّذي سَيَكُونُ باردَ حوله. |
Sabahtan beri burada gördüğüm ilk insan sensin. | Open Subtitles | أتعلم؟ إنّك أوّل شخص أراه هنا طوال الصباح |
Ne yapmaya çalıştığının farkında. Beni ele geçirmeye çalışan ilk insan değilsin. | Open Subtitles | إنها تعرف ما تحاولين فعله لست أول من تقترب مني |
Ve şimdi, şanslı muhabiriniz bu leziz doğa suçunu tadan ilk insan olacak. | Open Subtitles | والآن ، هذا المراسل المحظوظ سيكون أول إنسان يقوم بتذوق هذه الجريمة اللذيذة التي ضد الطبيعة |
Aslında yarın Greg ve ben "İlk İnsan Okulu"nu ziyaret edeceğiz. | Open Subtitles | غريغ، وفعلا الذهاب لزيارة المدرسة مبكرا البشرية غدا |
Seçilen ilk insan olduğundan, beni seni karşılamam için gönderdiler. | Open Subtitles | ولأنك أوّل بشري يتم اختياره، فتم إرسالي للترحيب بك هنا. |
Kendini klonlatan ilk insan olan Michael Jackson kendini taciz ettiği için kendini mahkemeye verdi. | Open Subtitles | و أيضا مايكل جاكسون الرجل الأول الذي استنسخ نفسه يقاضي نفسه الآن لتحرشه بنفسه |