Bakalım ilk kurbanın beyni ile ilgili bir şey kaçırmış mıyız? | Open Subtitles | لأرى إن كان هناك أي شيئ مفقود من رأس الضحية الأولى |
İlk kurbanın kaybolduğu eczanedeymiş. | Open Subtitles | فى الصيدلية التى اختفت فيها الضحية الأولى. |
Çünkü ilk kurbanın kim olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | لكنك ستخطيء لأني أعرف من هي الضحية الأولى |
İlk kurbanın lanetinin, tüm olayların başlangıcı olduğu söyleniyor. | Open Subtitles | لقد قيل بأن لعنة الضحيّة الأولى هي التي تقوم ببقية الجرائم |
İlk kurbanın babası Michael Browder, oğlunun cesedini almaya yeni geldi. | Open Subtitles | والد الضحية الاولى قد وصل لتوه ليسترد جثة ابنه |
İlk kurbanın Shinjuku katiliydi. | Open Subtitles | ضحيتك الأولى في الحقيقة كان شينجوكو القاتل |
Ve polis bunu kaçırmış olsa da senin ilk kurbanın anaokulunda sekiz kişiyi rehine alan Shinjuku katiliydi. | Open Subtitles | لقد كانت قضية صغيرة لذا الشرطة تجنبتها لكن الضحية الأولى في هذه السلسلة من الجرائم كان شارع الشينجوكو سلاشر |
Polis ilk kurbanın fotoğraflarını gönderdi. | Open Subtitles | شرطة العاصمة أرسلت لنا هذه . الصور عن الضحية الأولى |
Ev sahibi, ilk kurbanın beş yıldır burayı kiraladığını söyledi. | Open Subtitles | أكد المالك بأن الضحية الأولى إستأجر هنا لمدة خمس سنوات مضت |
İlk kurbanın yarasından çıkardığımız buz örneklerinde insan DNA'sı vardı. | Open Subtitles | وجدنا حمضاً نووياً من العينات التي أخذناها من جراح الضحية الأولى. |
Pekala. İlk kurbanın sağ bacağı yoktu, ikincinin iki kolu da yoktu ve üçüncünün gövdesi yoktu. | Open Subtitles | حسنا.الضحية الأولى لم نعثر على ساقه اليمنى |
İlk kurbanın bulunduğu merdiven altına yaklaşıyoruz. | Open Subtitles | بالإقتراب من الدَرج حيث تم العثور على الضحية الأولى |
İlk kurbanın beyzbol şapkası taktığını söylemiştin. | Open Subtitles | قلت أن الضحية الأولى كان يرتدي قبعة بيسبول |
İlk kurbanın korneal distrofi hastası olduğunu söylemiştin, değil mi? | Open Subtitles | لقد قلت ان الضحية الأولى عانى كثيراً من نمو شاذ في القرنية أليس كذلك؟ |
Gulfport adli tabibi de ilk kurbanın etrafındaki larvalarda hayvan kılı bulmuş rakun, Charlie Clayton'ın da aynı Floressa gibi dişlerinin arasında odun tortuları varmış. | Open Subtitles | حالتان متطابقتان لدى الطبيب الشرعي في غلفبورت أيضا وجد شعر حيوانات مع يرقات الضحية الأولى راكون.. |
İlk kurbanın fotoğrafını gördüğümde hissetiğim gibi o da beni hissediyor. | Open Subtitles | يحسّني... الطريق أحسسته... عندما رأيت تلك الصورة الضحيّة الأولى. |
İlk kurbanın babası. | Open Subtitles | إنّه والد الضحيّة الأولى. |
James Panzer'i Tom Maier öldürdü ilk kurbanın babası. | Open Subtitles | (جايمس بانزر) قتل بواسطة (توم ماير)، والد الضحيّة الأولى. |
Tamam, ilk kurbanın öğretmen olduğunu biliyoruz Connecticut'tan Tulsa'ya yeni taşınmış. | Open Subtitles | حسنا، نعرف ان الضحية الاولى كان مدرس انتقل حديثا الى تولسا من كونتكيت |
Şu an Billy Henderson'ı bulmak için en iyi şansımız ilk kurbanın bildiklerini öğrenmek. | Open Subtitles | الان افضل فرصة لدينا لإيجاد بيلي هندرسون هي باكتشاف ما يعرفه الضحية الاولى |
İlk kurbanın ile tanış | Open Subtitles | أنت تمشي في طريقك إلى إيصال معلومة معينة, أحسُ بذلك قابل ضحيتك الأولى |
Buster, ilk kurbanın burada. | Open Subtitles | باستر، وجدت ضحيتك الأولى. |