Yani Clair'in cesedi buradaysa o şey yerini mi gösterecek? | Open Subtitles | ، إذا ، لو كانت جثة (كلير) هنا هذا سيشعر بها؟ |
Will'in cesedi sahteydi. | Open Subtitles | كانت جثة "ويل" زائفة. |
Hastanenin ve kliniğin veri tabanına göre Çavuş Burber'in cesedi, üç numaralı muayene odasında bulunuyor. | Open Subtitles | قاعدة البيانات بالمستشفى و العيادة تشير أن جثة الرقيب (بيربر) موجودة في غرفة الفحص رقم ثلاثة |
Şerifin raporuna göre Çavuş Burber'in cesedi, bulunduğu yerden taşınırken ezikler meydana gelmiş. | Open Subtitles | يشير تقرير المأمور أيضا أن جثة الرقيب (بيربر) تعرضت لرضوض أثناء نقلها من الطريق |
Mimi Collins'in cesedi 2 hafta önce Chicago depolama sahalarından birinde bulundu. | Open Subtitles | هذه هي جثة ـ (ميمي كوينز) ـ عثر عليها منذ أسبوعين في مكبٍ للنفايات في ـ شيكاغو ـ |
Susan Harper'in cesedi pazartesi sabahı soğumuş şekilde bulunmuş. | Open Subtitles | عُثر على جثة "سوزان هاربر" في صباح الأثنين |
Will Tompkins'in cesedi burada. | Open Subtitles | لدينا ما يبدو أن جثة ويل تومكينز" هنا" |
Gelen haberlere göre Lucy Robbins'in cesedi aracının ön koltuğunda Newberry Springs'in 20 km batısında, Mojave Çölün'deki bir hendeğin dibinde bulunmuş. | Open Subtitles | كل ما وصلني أن جثة (لوسي روبينز) عُثِرَ عليها على المقعد الأمامي لسيارتها الـ(واجونير) |
Neyse, bu duruma göre en iyi seçeneğimiz Zach'in cesedi oluyor. | Open Subtitles | على أي حال (يبدو أن خيارنا الوحيد هي جثة(زاك |
Bu Freddie Penn'in cesedi. | Open Subtitles | إذًا هي جثة (فريدي بين). |
Billings'in cesedi arabasının bagajındaydı. | Open Subtitles | عُثر على جثة (بيلينغ) في صندوق سيارته |