"inançlı" - Translation from Turkish to Arabic

    • الإيمان
        
    • مؤمن
        
    • مؤمنة
        
    • إيمان
        
    • بالإيمان
        
    • متدين
        
    • المؤمنين
        
    • الايمان
        
    • مؤمناً
        
    • مؤمنين
        
    • يؤمنون
        
    • المؤمنون
        
    • ايمان
        
    • متدينة
        
    • المؤمنة
        
    İnançlı insanlar kadar, olmayanların da biz inançlı insanlar hakkındaki algıları değişmeli. TED لكلٍ من الناس المؤمنة والمُلحدة، تصوراتهم عنا ممن هم أهل الإيمان.
    Kraliyet mahkemesinde rahip yardımcısı olan birinin oğlu olarak daha inançlı olmalısın. Open Subtitles بصفتي ابناً لشماس سابق في الكنيسة ينبغي أن يكون لديك المزيد من الإيمان
    Kira, bekle bir dakika. Babanın inançlı biri olduğunu biliyorum. Open Subtitles كيرا لا تقولى هذا إننى أعلم ان أباكِ رجل مؤمن
    Daha da kötüsü, batıl inançlı korkak bir budalasın. Open Subtitles الاسواء من ذلك،أنت مؤمن بالخرافات يا ابله الخائفيين
    -Sadık olabilirsin ama inançlı değilsin Open Subtitles يمكنك أن تكونِ مخلصة ولكن ليس عليكِ أن تكونِ مؤمنة
    İnançlı ve güçlü olmanıza ihtiyacı var. Open Subtitles وتحتاج أن يكون لديكما إيمان. أن تكونا قويّان.
    Ama biliyorsunuz, Bayan Santiago, öbür dünya hakkında birşey söylemiyor, yani inançlı olmalısınız, Bayan. Open Subtitles ما من إثبات علي وجود العالم الآخر, لذا يجب أن تتحلي بالإيمان.
    Eşcinsel olmam, inançlı bir ailede büyümem, Güneyde yaşamam düşünüldüğünde bu ayrımcılık benim için yeni bir şey değildi. TED كونى شاذاً نشأ في وسط متدين ولأنى عشتُ في الجنوب، فإن العنصرية لم تكن شيئاً جديداً علي.
    İşte yine olumsuzluk! Biraz inançlı ol bebek. Open Subtitles هكذا , تشاؤم أكثر تحلى بالقليل من الإيمان , يا صغيرى
    Kxoxville Tennessede bulunan İnançlı Sağlık kolejinden. Open Subtitles في نوكسفيل بولاية تنيسي ،كلية الإيمان بالشفاء.
    Ben inançlı biri olarak büyütüldüm. Babam bir hungan idi. Open Subtitles تربيت على الإيمان بذلك . كان والدي كاهن فودو
    İnançlı Leydi İlkokulu Yönetim Kurulu başkanı olmak için yaratılmışsın. Open Subtitles كنت قد ولدت لتكون سيدة الإيمان مدرسة ابتدائية الإدارة الرئيس المجلس.
    İnançlı bir adam olarak Dr. Arroway'den farklıyım. Open Subtitles كشخص مؤمن فأنا مقيد برأى مختلف عن د. أروواى
    Şimdi, inançlı kardeşlerim, aranızda Open Subtitles الآن، إخوتي وأخواتي، أهناك منكم من هو مؤمن
    Ben inançlı bir insanım tövbe ettim, düzenli dua ederim ve hayırsever biriyim. Open Subtitles انا رجل مؤمن لقد تبت, انا اصلي بانتظام واقوم بالتبرع بأموالي
    Annem inançlı biriydi. Ama en muhtaç olduğu anda Tanrıları onu yalnız bıraktı. Open Subtitles أمّي كانت مؤمنة وآلهتها كانت غائبة في أغلب أوقات حاجتها لهم
    Ama öncelikle inançlı insanlar olarak dua etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Open Subtitles لكن أولا،أعتقد بأنه من المهم أن نجلس هنا معا كرجال إيمان و صلاة
    İnançlı ol peder. Bu doğru değil mi? Open Subtitles تحلى بالإيمان يا أبتاه ، أليس هذا صحيحا؟
    ve biraz da inançlı bir şekilde ruhunun hala tanrıya ait olduğunu... ama bedeninin bir geri ödemesi olduğunu ve bedeninin kurtarmak için şeytanla anlaştığını söyledi. Open Subtitles و لأنه متدين قال أن روحه ملك لله و أن جسمه سيعود له أيضا
    Kendi insanlarını koruyacak ve inançlı insanların dualarına cevap verecektir. TED وهو يحمي أتباعه, ويجيب دعاء المؤمنين به.
    Onların ve tüm inançlı ölmüşlerin ruhları huzur içinde yatsın. Open Subtitles ارواحهم و ارواح الايمان قد رحلت فلترقد في سلام .
    Batıl inançlı bir adam değilim ama onu aşağı iskele tarafında, kendi gözlerimle gördüm. Open Subtitles أنا لست مؤمناً بالخرافات ، ولكني رأيته بعينيّ عند رصيف الميناء.
    Tek yapabileceğimiz inançlı olmak. Open Subtitles كل ما علينا فعله ان نكون مؤمنين
    Bence, her ne dine mensup olursa olsun, inançlı ya da inançsız olsun, tüm insanların paylaştığı ortak bir ahlaki anlayış ve küresel bir etik var. TED أعتقد أن هناك حس أخلاقي وأخلاق عالمية الذي يجذب إنتباه الناس من كل المناطق وكل المعتقدات، والناس الذين لا يؤمنون.
    Anlayamadığım inançlı kişilerin nasıl kendilerini bu karanlık yola sürükledikleri. Open Subtitles ما زلت لا أفهم كيف يسمح المؤمنون لأنفسهم بالانغماس في الظلمات هكذا
    Ancak İncil'de rastlanan türde şerefli bir aile reisi inançlı, cesur, hareketli, esprili güvenilir ve iyi bir dosttu. Open Subtitles كان رجلا وطنيا رجل ايمان وشجاعة وذو روح مرحة وقد كان كشجرة في مهب الرياح
    İnançlı bir kadın olarak ve bir bilim insanı olarak bildiğiniz üzere inanç ve bilim karşı karşıya gibidir. TED كامرأة متدينة وكعالمة أيضا، كما تعلمين فالدين والعلوم يبدوان على طرفي نقيض،

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more