Ama bazı filozoflar hiç kimsenin bir ruhla doğmadığına inanırlar. | Open Subtitles | ..لكن أتعلم يابارت، بعض الفلاسفة يؤمنون بأنه لاأحد ولد بروح |
Bütün insanlar büyüyünce inanmadıkları bir çok şeye küçükken inanırlar. | Open Subtitles | كل الأطفال يؤمنون بأشياء يتوقفون عن التصديق بها عندما يكبرون |
İnancının temelinin kalpte, ...ve şüphenin temelinin ise başta yattığına inanırlar. | Open Subtitles | يؤمنون بأن مجال الايمان هو القلب و مجال الشك هو الرأس |
Fransızlar güçlü olanın ayaklarına kapanırlar, ama kendi adamızın tamamını bile kontrol edemezken bizim güçlü olduğumuza nasıl inanırlar ki? | Open Subtitles | الفرنسيين يحبون أى واحد بقوته. لكن كيف سيصدقون قوتنا عندما لا نستطيع قيادة جزيرتنا بالكامل؟ |
ama kendi adamızın tamamını bile kontrol edemezken bizim güçlü olduğumuza nasıl inanırlar ki? | Open Subtitles | لكن كيف سيصدقون بقوتنا عندما لايمكننا أن نحكم كافة إراضينا |
Sokak sanatçıları sanatın halka ait olduğuna inanırlar. | TED | فنانو الشوارع يؤمنون بأن الفن ينتمي إلى العامة. |
Oyuncular her zaman destansı bir kazanmanın mümkün olduğuna inanırlar. ve her zaman denemeye değer, şimdi de öyle. | TED | اللاعبون يؤمنون دائماً بأن الفوز الأسطوري ممكن، وأنها دوما تستحق المحاولة، والمحاولة الآن. |
Bazen hayatlarını ateşe atarlar çünkü sizin görüşlerinizin ve etkinizin önemli olduğuna inanırlar. | TED | بعض الأحيان يضعون حياتهم على المحك، لأنهم يؤمنون بأن آرائك وتأثيرك مهم. |
Onlar aydınlanmanın kalple görmek olduğuna inanırlar, akılla değil. | Open Subtitles | إنهم يؤمنون بالتنوير , الرؤية بالقلب و ليس بالعين |
Herşeyin ruhu olduğuna inanırlar, tost makinesinin bile. | Open Subtitles | يؤمنون أن لكل خلق روح، حتى محمصة الخبز الكهربائية |
Genç kızlar herşey mümkün olduğuna inanırlar... | Open Subtitles | الفتيات الصغيرات ، يؤمنون بأي شئ يمكن فعله |
Ört bas ederler. Sence kime inanırlar? Babama mı yoksa Londra'lı çatlak bir polise mi? | Open Subtitles | دعها تختفي , من سيصدقون آبي آو ضابط شرطه معتوه من لندن |
Ört bas ederler. Sence kime inanırlar? Babama mı yoksa Londra'lı çatlak bir polise mi? | Open Subtitles | دعها تختفي, من سيصدقون آبي آو ضابط شرطه معتوه من لندن |
Benim gibi 17 yaşında bir kız öyle bir hikâye anlatırsa kime inanırlar acaba? | Open Subtitles | أتسائل من سيصدقون بالنسبة لفتاة في الـ 17 مثلي تقول قصةً كهذه |
Olay anında yakalatırsan inanırlar. Ve sen bunu yapabilirsin. | Open Subtitles | سيصدقونك اذا أمسكوا به بالفعل و أنت يمكنك أن تجعل ذلك يحدث |
Kendine söylediğinin yarısı kadar onlara yalan söylersen sana inanırlar. | Open Subtitles | اذا كذبت بنصف ماتكذب على نفسك فسوف يصدقونك |
Ama belki de Alan'la ilgili, çözmem için gereken tüm önlemleri almamı istediğin, problemlerin olduğuna inanırlar. | Open Subtitles | لكن ربما سيصدقوا أنك كانت لديك مشكلة معه أنك اخبرتنى أن أتخذ كل المقاييس اللازمة لحلها |
Eğer benimle gelirsen, eğer oraya gider ve onları kurtarırsam, canlı bir şekilde buraya getirirsem bana inanırlar. | Open Subtitles | إن أتيتِ معي إن وجدتهم وأنقذتهم وأعدتهم أحياء سيصدقونني |
O yüzden söylediklerine inanırlar değil mi? | Open Subtitles | أى شيء ستخبرهم به سيصدقونه صحيح ؟ |
Kaybedenlerin kendilerini öldürmesi gerektiğine inanırlar. | Open Subtitles | يَعتقدونَ أن الخاسرين يَجِبُ أَنْ يَقْتلَوا أنفسهم |
Ben bana inanırlar mı inanmazlar mı bilmiyorum. | Open Subtitles | .... أنا لا لا أعرف إذا كانوا سـ يصدقوني |
Bütün bu kaçırma işini bir manyağın yaptığına inanırlar mı zannediyorsun? | Open Subtitles | تعتقد أنهم سيُصدقون أننا سُحبنا إلى هنا من قِبل شخص مجنون؟ |
Kızılderililer, Birleşik Devletler hükümetinin kanunlarından daha büyük kanunlar olduğuna inanırlar. | Open Subtitles | الأمريكيون الأصليون يعتقدون أن هناك قوانين أعظم من قوانين الحكومة الأمريكية |
Ama çantanın içinde ne olduğunu bilmediğine inanırlar mı, bilmiyorum. | Open Subtitles | لكن، لا أعرف كيف سنقنعهم بأنك لاتعلم بأن سلاح الجريمة كان بالحقيبة. |
Aksine bir kanıt olmadığı sürece bize inanırlar. | Open Subtitles | بدون دليل عكس ذلك، سيصدقوننا. |
Bana inanırlar mı sanıyorsun? | Open Subtitles | وهل تظن انهم سيصدقوني |
Söyleyeceklerime inanırlar mı sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تظن بأنّهم سيصدّقون ما أقول؟ |