"inandırıcı" - Translation from Turkish to Arabic

    • مقنع
        
    • مقنعة
        
    • مقنعاً
        
    • للتصديق
        
    • إقناعاً
        
    • مصداقية
        
    • معقولة
        
    • التصديق
        
    • مقنعا
        
    • مُقنع
        
    • مقنعه
        
    • معقولاً
        
    • إقناعا
        
    • باقناع
        
    • مقنعين
        
    Bana göre araştırma bulguları inandırıcı ve bu işin mantığı da inandırıcı. TED لذا في رأيي، الأدلة البحثية مقنعة و منطق هذا الأمر مقنع أيضاً
    Başlarda inandırıcı bir oyundu bu Rosie. Artık eskimeye başladı. Open Subtitles كان تمثيلك مقنعاً من قبل لكنة لم يعد كذلك الآن
    Ya bunu inandırıcı bir şekilde yaparsın ya da buradan çıkamazsın. Open Subtitles يجب أن تجعل هذا قابلاً للتصديق وإلا فلن تخرج من هنا
    Milisleri evlerine gönderip, kalenin savunmasını zayıflatacaksam eğer bana bu adamın görüşlerinden daha inandırıcı deliller gerek. Open Subtitles أنا بحاجة لدليل أكثر إقناعاً عن رأي ذلك الرجل قبل أن أضعف قوة الدفاع بتسريح الميليشيا
    Ben de dinliyordum. Bence de söyledikleri inandırıcı. Open Subtitles لقد كنت أستمع للمحادثة، وكان الكلام ذات مصداقية بالنسبة لي
    Bir sonraki rolünüz. Sizi temin ederim, çok inandırıcı olacaksınız. Open Subtitles سيكون دورك القادم سيكون مقنع جداً , أؤكد لك ذلك
    belki yeterince inandırıcı değildim ama o da zarar görebilir. Open Subtitles ولربما أنا فقط لست مقنع بما فيه الكفاية لكنه ضعيف
    - Geriye tek kalan, inandırıcı bir veda konuşması yapman. Open Subtitles كل ما عليكي فعله هو ان تقولي خطاب مقنع علم
    Hayır, böyle bir şey uydurmalıyız ki, inandırıcı bir hikâyen olsun. Open Subtitles لا، أترى، هذا ما يجب أن نؤلفه ليكون لديك قصة مقنعة
    Çok inandırıcı hikayeler anlatıyoruz, hafifçe omuzlarımızı silkiyoruz. TED نقول قصصا مقنعة جدا، ونهز أكتافنا قليلا.
    Konuşmanızı, yüz ifadenizi ve vücut dilinizi kontrol etme becerisidir. Böylece söylediğiniz yalan inandırıcı olur. TED وهو القدرة على التحكم في أقوالكم وتعبيرات وجوهكم ولغة أجسادكم، وبذلك يمكنكم قول كذبة مقنعة.
    Ödünç aldığı bir arabayla gelir, elinde evrak çantası taşır inandırıcı gözükür. Open Subtitles يأتي فى سيارة مستأجرة حاملاًحقيبة.. لكي يبدو مقنعاً
    İnandırıcı bir şekilde yapmak zordu. Open Subtitles لم يكن سهلاً أن أكون مقنعاً وأنا أنتحل شخصه
    İkisi de kurgu olmasına karşın, bu seferki daha inandırıcı idi. Open Subtitles ورغم أنّ كِليهما خيال، على الأقل تلك الرواية كانت قابلة للتصديق.
    Hadi ama, inandırıcı olması gerekiyor, bir şeyleri yakıp yıkabiliyor yani. Open Subtitles على الأمر أن يكون قابل للتصديق لذا فهما يرديان ويفجران الأشياء
    Bu da yanlışlıkla yüzlerce yediği teorisini biraz daha az inandırıcı yapar. Open Subtitles مما يجعل نظرية أنه تناول عدّة مئات منها بطريق الخطأ تبدو فعلاً أقل إقناعاً
    Anlaşılan konvoy hakkında inandırıcı bir ölüm tehdidi aldılar. Open Subtitles ولكن على ما يبدو كان هناك تهديدا بالقتل مصداقية دعا في.
    Odamı fotokopi makinesiyle paylaşınca inandırıcı işler çıkarmak pek kolay olmuyor. Open Subtitles من الصعب إنجاز الأعمال وأكون معقولة ، بينما أتشارك المكان مع آلة التصوير
    İnandırıcı birşeyler uyduruyorsunuz. Buna inançsızlığın ertelenmesi denir. Open Subtitles تختلق مادة مقبولة هو يدعى تعليق عدم التصديق
    Yani, görüş illüzyonunun inandırıcı olması şaşırtıcı değildir. TED وليس من المفاجئ عندما يكون الوهم البصري مقنعا للغاية.
    Bak, bu çok inandırıcı. Ama anladım. Open Subtitles أنصت، هذا مُقنع جداً لكننيفهمتك...
    Kahkaha da çok iyi. Çok inandırıcı. Open Subtitles والضحكه إنها جميله جدًا مقنعه جدًا
    Annem hep hiçbir şey iyi bir yalandan daha inandırıcı değildir, der. Open Subtitles امي دائماً تقول بأن لا شيئاً اكثر معقولاً من كذبة جيدة حقاً
    Eğer öldürülseydi, daha inandırıcı olurdu. Open Subtitles كان سيكون أكثر إقناعا لو كان قد تم إغتياله
    Yalanınız cesurca ama inandırıcı değil. Antlaşma var, biliyorum. Open Subtitles نعم يا سيدى ،انت تكذب على بشجاعة ولكن ليس باقناع
    Ben ciddiyim. Bu işi kıvıracaksak inandırıcı olmalıyız. Sevdiğimiz bir şarkı var mı? Open Subtitles أنا جاد إذا كنا سنفعل ذلك يجب أن نكون مقنعين.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more