"inanmamı mı" - Translation from Turkish to Arabic

• مني تصديق
• أن أصدق
• منّي أن أصدّق
• مني التصديق
• أنني سأصدق
• أن أعتقد
• اصدق أنك
• ان اصدق

Bunun senin için hiçbir anlamı olmadığına inanmamı mı bekliyorsun?
تتوقع مني تصديق أن هذا لم يعني أي شيء لك؟

Benden senin kendi türüne karşı ihanet edeceğine inanmamı mı bekliyorsun?
أنت تتوقع مني تصديق أنك ستنقلب على أفراد جنسك ؟

Ha-ha-ha-ha-ha-ha-ha! Benden bu yetersizce saklanmış olaya inanmamı mı bekliyorsun?
تتوقعيني أن أصدق هذه الهراءات وأنتي بين ذراعي رجل آخر

Buraya, arabamı bulmadan, malımı bulmadan geliyorsun ve söylediklerine inanmamı mı bekliyorsun?
لقد جئت إلى هنا بدون سيارتي وبدون مخدراتي, وتتوقع أن أصدق قصتك؟

Dev fasulye sapı olduğuna inanmamı mı bekliyorsun ve aslında var olan zencefilli evlere?
أتتوقعين منّي أن أصدّق أن هناك عمالقة و بيوت الزنجبيل موجودة حقّاً ؟

Bu çok güzel anne ama bütün bunlara inanmamı mı bekliyorsun?
هذا لطيف حقا ياأمي ولكن هل تتوقعين مني تصديق هذا حقا ؟

-Onu öldürmediğine inanmamı mı bekliyorsun?
هل تتوقع مني تصديق أنكَ لم تقم بقتله ؟ لم أقتله

Benden sizi rektör yapan karalama kampanyasıyla hiçbir ilginiz olmadığına inanmamı mı istiyorsunuz?
إذن، أنت تطلب مني تصديق كونك لم يكن لك يد في حملة التشهير التي أوصلتك للتعيين؟

Cidden bir ağacın onunla iletişim kurduğuna inanmamı mı bekliyorsun?
أحقًّا تتوقّع مني تصديق أن الشجرة كانت تتواصل معها؟

Öz babanın bunu yapacağına inanmamı mı bekliyorsun cidden?
أحقًّا تتوقّعين مني تصديق أن أباك سيقتلك؟

Parası için evlenmeyeceğine inanmamı mı bekliyorsun? - Öyle.
هل تتوقعين مني أن أصدق أنك لا تريدين الزواج من إبني لأجل أمواله؟

Senin anlattıklarına inanmamı mı bekliyorsun?
هل تريدني أن أصدق روايتك عن كيفية سقوط الرجل؟

Buna inanmamı mı bekliyorsun? 50,000 doları geri çevirdi.
أتتوقع مني أن أصدق ذلك و قد أعادت الـ 50 ألف دولار التي أعطيتها؟

Gerçekten o telefonla hiç bir alakan olmadığına inanmamı mı bekliyorsun?
أتتوقع منّي أن أصدّق حقاً أنّ لا علاقة لك بذلك الإتّصال؟ أقسم. ليس لي علاقة بذلك.

Benden ofiste olduğuna inanmamı mı bekliyorsun?
أتتوقعين منّي أن أصدّق أنّكِ كنتِ في المكتب؟

Karına sahte gerdanlık aldığına inanmamı mı bekliyorsun?
هل تنتظر منّي أن أصدّق بأنّك تبتاع لزوجتك أشياء زائفة؟

Şimdi de hazinenin burada olduğuna inanmamı mı istiyorsun?
أتريد مني التصديق الآن بأن الكنز موجود هنا؟

Oğlumun kendi canını kurtarmak için bir çocuğu öldüreceğine inanmamı mı bekliyorsun?
أتتوقع أنني سأصدق أن إبني كان ليقتل طفلاً كي ينقذ نفسه؟

Benden onun gerçek faaliyetlerini, gerçek kimliğini bilmediğini inanmamı mı bekliyorsun?
أتريدني أن أعتقد أنك لا تعرف شيئا عن نشاطه الحقيقة أو هويتة الحقيقية؟

Yüzlere hayatı kurtaracakmış. Gerçekten de senin bu konuyu umursadığına inanmamı mı bekliyorsun...
ينقذ الكثير أتريديني أن اصدق أنك تهتم

Bayan Cretites, gerçekten İngiltereden kendi rızanızla ayrıldığınıza inanmamı mı bekliyorsunuz?
انسة كريتيس, حقا تريدين منى ان اصدق انك سترحلين من لندن بارادتك ؟