"internette bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • في الإنترنت
        
    • على الأنترنت
        
    • على الانترنت
        
    • على الإنترنت
        
    Sanırım internette bir yerlerde turnuvadan bahsediliyordu. Open Subtitles أعتقد أن هناك شيء ما حول .البطولة في الإنترنت
    Anne, şimdi olmaz. İnternette bir şey arayıp bulmanı istiyorum. Open Subtitles أرجوكِ يا أمي ، ليس الآن ، أحتاجكِ أن تبحثي عن شئ في الإنترنت
    Neyse ki henüz internette bir şey görmedim. Open Subtitles الخبر السار أنني لا أرى أيّ شيئ حول الأمر على الأنترنت بعد.
    Evet, internette bir şeyler gördüm. Open Subtitles أجل , رأيت بعض الأشياء على الأنترنت
    Bundan böyle internette bir şey yazmadan önce benden onay alacaksın, tamam mı? Open Subtitles من الآن فصاعداً قبل نشر أي شيء على الانترنت لابد أن تسألني، اتفقنا؟
    Evet, internette bir kaç otel buldum. Beklede çıktısını getireyim. Open Subtitles نعم، وجدت بعض الفنادق على الانترنت سأحضر لكِ الأوراق
    Eldeki jeolojik verileri alıp yayınlar ve internette bir yarışma başlatır: Goldcorp Challenge. TED أخذ بياناته الجيولوجية ثم قام بنشرها و أقام مسابقة على الإنترنت أسماها بـ تحدي قولدكورب.
    İnternette bir şey bulamadım. Open Subtitles لا يمكنني العثور على شيء في الإنترنت
    Ted, senin Mia Plumley'le ilgili internette bir araştırma yaptık. Open Subtitles لقد قمنا ببحثٍ في الإنترنت ) ( عن فتاتك المدعوة ( ميا بلامبي
    Ambrose, bu konu hakkında internette bir şey okumuştum görme engelliler için yeni harika bir mikrodalga çıkmış. Open Subtitles أتعلم، (أمبروز)، كنت أقرأ حول شيء في الإنترنت مايكروويف ممتاز لضعاف البصر
    İnternette bir şey gördüm. Open Subtitles لقد رأيت شيء في الإنترنت.
    İnternette bir virüs var, Nathan. Open Subtitles يوجد فيروس في الإنترنت يا (نيثان)
    İnternette bir yere baktım. Open Subtitles كنت أبحث عن بعض الأشياء على الأنترنت
    Bu yüzden internette bir yazı yayınladım. Open Subtitles لذا أرسلت ملاحظة على الأنترنت
    Bir de şimdiden söyleyeyim, büyük ihtimalle seks yapmadan önce internette bir kaç araştırma yapmam gerekecek yani içinden çıkacak bebeklerin, matruşka gibi, peş peşe çıkmalarına göz yumamam. Open Subtitles -و أريد أيضاً أعطائك معلومة على السريع من المُحتمل ، أنّ أظهر على الأنترنت قبل أنّ نمارس الجنس مجدداً لا ، لا أريد تلقيح الطفل؟
    İnternette bir yerlerde okumuştum, insanın farklı iklim şartlarına uyum sağlaması biraz zaman alırmış. Open Subtitles قـرأت في مكان مـا على الأنترنت أنالأمريستغرقالقليلمنالوقت لـ... التـــأقلم!
    İnternette bir şey. Open Subtitles عملٌ ما على الأنترنت.
    İnternette bir şeyler buldum. Şimdi de bu herifler peşimdeler. Open Subtitles لقد وجدت شيئاً على الانترنت وهؤلاء الأشخاص يطاردونني بسببه
    Hamile kadınlar için, internette bir sohbet odası var. Open Subtitles هناك غرفه دردشه على الانترنت للنساء الحوامل
    Collier internette bir açıklama yaptı. Bütün bu küçük felaketlerden sorumlu olduğunu iddia ediyor. Open Subtitles كوليير قدم بيان على الانترنت يعلن مسئوليته
    O zaman önce internette bir grup kuralım. Böylece insanların tepkisini ölçmüş oluruz. Sonra diğer çağrı merkezindekilerle iletişime geçebiliriz. Open Subtitles إذن لننشئ مجموعة على الإنترنت لنرى ردود الفعل، و نتواصل مع باقي الموظفين
    Scientology, tabiri caizce karşı koydu. İnternette bir şeyler yayınladılar. Open Subtitles السينتالوجيا ردّت بالمقابل, إذا أمكن القول , لقد نشروا بعضَ الأشياء على الإنترنت.
    İnternette bir film var ama bulamıyoruz. Open Subtitles هناك ذلك الفيلم الموجود على الإنترنت و نحن لا نستطيع إيجاده

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more