"intiharın" - Translation from Turkish to Arabic

    • الانتحار
        
    • الإنتحار
        
    • انتحارية
        
    • إنتحارك
        
    Ailem sonunda beni kurtardı; ama o sürede, o üç haftada 8,5 kilo kaybetmiştim, aynı zamanda şiddetli bir anemi gelişti ve intiharın eşiğine geldim. TED لقد أنقذتني عائلتي. لكنني فقدت حينها أكثر من 8 كيلو من وزني خلال تلك الأسابيع الثلاثة، بالإضافة لإصابتي بفقر الدم الحاد، فكنتُ على حافة الانتحار.
    Dinimiz, intiharın büyük bir suç olduğunu öğretmiştir. Open Subtitles ان ديننا يعلمنا أن الانتحار هو أكبر خطيئة للرجل أو للمرأة يمكن أن ترتكب.
    Bir intiharın bir Katolik ailesini nasıl parçaladığını bilmiyorsun. Open Subtitles ولكنك لا تعرف آثار الانتحار انه يمزق العائلة الكاثوليكية يأخذوها بجدية
    Hepinizin intiharın ne olduğunu bildiğinizi farzediyorum. Open Subtitles أفترض بأن جميعكم يعلم ما هى حالات الإنتحار
    Hepinizin intiharın ne olduğunu bildiğinizi farzediyorum. Open Subtitles أفترض بأن جميعكم يعلم ما هى حالات الإنتحار
    İkinizin de hemfikir olduğu bir şey varsa, ben de intiharın eşiğinde olmalıyım. Open Subtitles حسناً, بماأنكمااتفقتماعلىشئ, لابد أن المسألة انتحارية
    İntiharın tek olası sonuç olduğu yönünde hepimiz hem fikiriz. Open Subtitles جميعنا نتفق على هذا و هو أن الانتحار هو الاستنتاج الوحيد المعقول
    Beni intiharın eşiğine kadar getirmene rağmen gerçekten atlamaya hazır değilim. Open Subtitles برغم من انك توصلني بالتأكيد على حافة الانتحار ، في الحقيقه انا لست مستعده للقفز
    Zekan ile yavaş intiharın pasif haliyle kendini öldürebileceğini anlıyorsundur. Open Subtitles في النهاية، ستقتلين نفسك بهذا النوع الغير مباشر من الانتحار البطئ
    İntiharın eşiğinden dönen, umudunu bulmuş 4 insan falan filan yani. Open Subtitles ‫نجاة أربعة أشخاص من الانتحار وجدوا الأمل
    Bu kadın intiharın eşiğinde bir uyuşturucu bağımlısıydı. Open Subtitles هذه المرأة كانت مدمنة مخدرات على حافة الانتحار.
    Ve de intiharın bencilliğindeki diğer örnekleri. Open Subtitles و هذا إثبات آخر على أنانية الانتحار
    Ablam 10 yıldır senin intiharın eşiğinde olduğunu söyleyip duruyor. Open Subtitles وأخبرتني بأنك على وشك الانتحار
    Tanrım, intiharın günah olduğunu sen de biliyorsun. Open Subtitles إلهي , أعلم بأن الانتحار يُعَدٌ ذنباً
    İlk intiharın üstünden sadece iki hafta geçti. Open Subtitles لقد مضى اسبوعان فقط منذ الانتحار الاول
    Ama bence burada cinayet ile yardımcı intiharın tanım olarak farklı olduğu meselesi var. Open Subtitles ولكن أعتقد أنه يوجد جدال حول اختلاف الأحكام الصادرة بحق القاتل ومن يساعد على الإنتحار
    Kişisel olarak, intiharın hayatta kalanlara bu kadar kolay işlemesinden nefret ediyorum. Open Subtitles شخصياً، أكره عندما الإنتحار يسهل الأمر على الأحياء.
    İntiharın cennete açılan kapı olduğuna inanıp inanmadığına göre değişir. Open Subtitles هذا يعتمد على إذا كان يؤمن أن الإنتحار طريقة إلى الجنة أم لا
    Polis, olayın intihar olduğunu duyurdu ve intiharın nedenini araştırmaya başladı. Open Subtitles الشُرطة أعلنتْ بأنّ سبب الوفاة كان الإنتحار. وسيكشفونَ المزيد عن سبب انتحارها.
    Çünkü dün gece intiharın eşiğindeydin hem de erkek arkadaşının öldüğünü öğrenmeden önce. Open Subtitles لأنك كنتى انتحارية البارحة و هذا كان قبل اكتشافك ان صديقك ميت
    Metrodaki o adamın saldırından kurtulması bir de intiharın. Open Subtitles الرجل في قطار الأنفاق نجاتك من الهجوم محاولة إنتحارك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more