| İranlı mühendis problemin kum ve çakılla çözülebileceğini söyledi. | Open Subtitles | قال المهندس الإيراني تلك المشكلة يمكن أصـلاحهـا بالرمل والحصى وهذا كان الحلّ |
| Yani İranlı biriyleyken sizi kaç kez öptüğüne bakarak kimin tarafında olduğunu anlayabilirsiniz. | TED | لذا مع الإيرانيين , تستطيع أن تعرف لأي جهة ينحاز ذلك الشخص على أساس عدد القبلات التي يقبلك إياها. |
| Fakat olay şu ki bir İranlı'yla çıkmaya razı olsam ben de evlenmiş olurdum. | Open Subtitles | , لكن القصة الحقيقة هي , انا سأتزواج , أيضا إذا كنت راغبة أن أواعد فارسي |
| Çünkü, İsrail'de İranlı bir insanla konuşamayacağını anlamalısın. | TED | عليكم أن تعلموا، نحن في اسرائيل لا نتكلم مع أحد من إيران. |
| Bu sabah İranlı bir Mareşal'den olası eyleme ait tehdit değerlendirmesi aldım. | Open Subtitles | حصلت على تهديدات صباح هذا اليوم من شخص ايراني تابع للاستخبارات الايرانية |
| Elimizdeki bilgilere göre adam Pakistanlı, İranlı değil. | Open Subtitles | وفقاً لمعلوماتنا هو باكستاني الجنسية وليس إيرانياً كما أنه سفاح |
| Şimdilik sadece yurtdışında çalışabiliyor olsam da İranlı bir kadın olmaktan, İranlı bir sanatçı olmaktan gurur duyuyorum. | TED | وإنه لشرف عظيم أن تكون امرأة إيرانية وفنانة إيرانية، حتى لو أن تعمل في الغرب فقط في الوقت الراهن. |
| Geçen ay altı İranlı'yı tutuklayıp bir hafta hapis yatırttın. | Open Subtitles | الشهر الماضي اعتقلت 6 إيرانيين و وضعتهم في السجن لمدة أسبوع كامل |
| Hâlâ şu İranlı adamın adını söyleyebiliyor musun? | Open Subtitles | هل لا زلتي تستطيعين قول اسم ذلك الرجل الإيراني ؟ |
| Başını ortağımın yanında havaya uçurduğun İranlı casus neyin nesi? | Open Subtitles | ماذا عن ذلك الجاسوس الإيراني الذي فجرة رأسه على شريكتي هنا؟ |
| Eğer İranlı öldüyse gerçek Kurye'nin beni de öldürmesi gerekiyordu. | Open Subtitles | إن كان الإيراني ميتاً فالساعي الحقيقي، سيقتلني أيضاً |
| Geçmişte İranlı aktivistlerin birbiri ile nasıl iletişim kurduğunu öğrenmek aylar değilse bile haftalarınızı alırdı. | TED | في الماضي سيستغرق الأمر عدة أسابيع، إن لم تكون شهورا، لمعرفة كيفية تواصل النشطاء الإيرانيين مع بعضهم البعض. |
| Ama yeterli olmadı. Yüzlerce İranlı öğrenci elçiliği bastı. | Open Subtitles | لكنه لم يكن كافياً لقد اجتاح السفارة مئات من الإيرانيين |
| Tedavi için gelen birçok İranlı orada kalır. | Open Subtitles | العديد من الإيرانيين يمكثون هناك حين يأتون للعلاج |
| İranlı adam bara girer, güzel bir kadınla tanışır ve içkiler içilir. | Open Subtitles | دخل رجل فارسي لحانة التقى بفتاة جميلة، شربا معا |
| İranlı adam bir bara gider, güzel bir kadınla tanışır, bir kaç kadeh içer. | Open Subtitles | دخل رجل فارسي لحانة التقى بفتاة جميلة، شربا معا |
| İran şu anda İslami bir ülke. Bu, pek çok İranlı için muhteşem bir şey. | Open Subtitles | إيران الآن جمهورية اسلامية وهذا شيء رائع للكثير من الايرانيين |
| Yani konuşabilecek yaşa gelinceye kadar İranlı olduğunu bilmeyecekler bu şekilde. | Open Subtitles | وكأنهم لن يعرفوا انه ايراني اذا بدا يتحدث |
| - Charles Bronson İranlı değil ki. | Open Subtitles | تشارلز برونسون ليس إيرانياً- ليس إيرانياً ؟ |
| Her zaman. 2,3 yıl üzerinde çalışır, bir İranlı çeteyi yakalarız. | Open Subtitles | دائما، نعمل منذ ثلاث سنوات إعتقلنا عصابة إيرانية |
| Geçen ay altı İranlı'yı tutuklayıp bir hafta hapis yatırttın. | Open Subtitles | الشهر الماضي اعتقلت 6 إيرانيين و وضعتهم في السجن لمدة أسبوع كامل |
| Artık burası bir mum koleksiyoncusu ve İranlı CD dükkanı olmuş. | Open Subtitles | الآن أصبحت مجموعة من أكشاك الشموع ومتاجر أسطوانات فارسية مضغوطة |
| İranlı rehineler kurtarıldığında bile beleş bira vermemiştin. | Open Subtitles | أنت لم تقدم بيرة مجانية حتى للرهائن الإيرانية |
| - Iraklı değil de İranlı olduklarına eminiz, değil mi? | Open Subtitles | هل نحن متأكدون أنّهم الإيرانيون وليسوا العراقيين؟ مائة بالمئة |
| Hani 50 İranlı teröristin biftek lokantalarını ele geçirmesi gibi mi? | Open Subtitles | مثل حكاية الخمسين إرهابي إيراني سيطر على سيزلير بيوت ستيك؟ |
| Ayrıca şu İranlı ile bağlantısı da var. | Open Subtitles | هناك إتصال بإيرانيين |
| Fransız Rivierası, yatlar, İranlı bir prens... | Open Subtitles | اعنى انها تعمل كجسوسة,تحصل على معلومات من الاشخاص شاطىْريفيرا الفرنسى.يخت الامير الايرانى |