"isim değil" - Translation from Turkish to Arabic

    • ليس اسم
        
    • ليس اسما
        
    • ليس إسم
        
    • ليس الأسم
        
    • ليس الاسم
        
    • هذا إسم
        
    • هذا اسم
        
    • ليس أسماً
        
    • ليس إسمًا
        
    • ليس اسماً
        
    • ليس الإسم
        
    • ليس باسم
        
    • اسم لا
        
    - Hoş bir isim değil, değil mi, Hi? Open Subtitles ليس اسم جميل يا هاي, أليس كذلك؟
    Hiç korkunç bir isim değil. Open Subtitles هذا ليس اسم مخيفاً على الاطلاق
    İsim değil, ama araştırmayı daraltmaya yetecek bir şey. Open Subtitles ربما ليس اسما, ولكنه شيء ما سيساعدنا على الأرجح في تضييق نطاق البحث
    Isak Akerman; bir başbakan için fena bir isim değil. Open Subtitles إسحاق كارمان ، ليس اسما سيئ ... لرئيسوزراء
    Biliyorum pek yaratıcı bir isim değil ama kendisi bembeyaz bir tavşandı. Open Subtitles ليس إسم تخيلي ، إنها كانت أرنب أبيض
    Önemli olan tüfeğe yazıIı isim değil kimin kullandığı Open Subtitles ما يهم ليس الأسم على البندقية، لكن الرجل الذي يستعملها
    Ayrıca Toby, çok kullanılan bir isim değil. Open Subtitles وإلى جانب ذلك، توبي، توبي ليس الاسم الشائع.
    İsim değil. Yerdi. Open Subtitles ليس اسم شخص ولكن اسم مكان
    İsim değil ki sadece harf. Open Subtitles حسنا , انه ليس اسم انه حرف
    Bu çok çağrışımcı, akılda kalıcı. Bu çok gülünç. Hem bu bir isim değil, tamam mı? Open Subtitles انه سخيف, حتى انه ليس اسم
    George seksi bir isim değil ki. Open Subtitles جورج ليس اسم مثير
    Isak Akerman-- bir başbakan için fena bir isim değil. Open Subtitles إسحاق كارمان ، ليس اسما سيئ ... لرئيسوزراء
    Çok parlak bir isim değil. Open Subtitles اسمه الحقيقي يابلونسكي ليس اسما لامعاً
    Pek güzel bir isim değil, değil mi? Open Subtitles ذلك ليس اسما جميلا, أليس كذلك؟
    Bu gerçek bir isim değil. Open Subtitles هذا ليس إسم حقيقي.
    Yani doğru isim değil ama bir ipucu. Open Subtitles أعني، أنه ليس الأسم الصحيح، لكنه تقدم
    İlk soruşturmada ortaya çıkan bir isim değil. Open Subtitles أنّه ليس الاسم الذي ظهر خلال التحقيقات الأولية
    Bildiğimkadarıyla, bu yeni bir isim, değil mi? Open Subtitles بقدر علمي، هذا إسم جديد على كل هذا، أليس كذلك ؟
    Bu alışılmadık bir isim değil mi? Open Subtitles -حقاً ؟ هذا اسم استثنائي أليس كذلك ؟
    İnsanın en iyi dostu için güven veren bir isim değil. Open Subtitles ليس أسماً أهلاً بالثقة لأفضل صديق للرجل.
    Güzel isim değil demiyorum. Open Subtitles لا أقول أنّه ليس إسمًا جميلًا.
    Tamam da bir saattir bunu söylüyorsun. Hoş bir isim değil. Open Subtitles أنت تخبرنا بهذا منذ ساعة ولكنه ليس اسماً جذاباً
    Düşünülecek olursa pek de hoş bir isim değil. Open Subtitles مع إحترامي ربما ليس الإسم الأكثر إستعمالاُ "نكتة: عند العرب الأن الاسم الاكثر شيوعا "مهند
    Oradan bakıldığında pek güzel bir isim değil. Daha havalı bir şey düşünüyoruz. Open Subtitles إنه ليس باسم يجذب الزبائن ولكننا نعمل على اسمٍ جديد
    - Bu yalnızca bir isim. - Hayır, onlar yalnızca bir isim değil, en azından bana göre değil. Open Subtitles انه مجرد اسم لا ليس مجرد اسم, ليس بالنسبة لي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more