| Eğer isminiz seçilmezse 15 kişinin mekiğe binmiş ve mekiğin arka kapağının kapanmış olduğu haberi gelene kadar burada kalacaksınız. | Open Subtitles | اذا لم يتم اختيار اسمك ستبقي هنا. حتي اطمئن ان الـ15 علي متن المكوك و يُغلق باب المكوك ويكون بمأمن |
| Yardım gelene kadar hatta sizinle kalacağım. Hanımefendi isminiz nedir? | Open Subtitles | سأبقى معك على الخط حتى يصلوا ما اسمك يا سيدتي؟ |
| Hazır biri var bile. Bir hayli önde olduğunuzu tahmin ediyorum çünkü isminiz çok net. | TED | هناك شخص بالفعل، أعتقد أنك قريب من الأمام لأن اسمك واضح تماما |
| İsminiz listede yok. Bu durumda sizi içeri sokamam. Buranın kuralları böyle. | Open Subtitles | إسمك ليس فى القائمة و لا يمكننى أن أدعك تدخل , هذه هى القواعد |
| Bir sonraki grupla ayrılıyorum, efendim. İsminiz listede yok, efendim. | Open Subtitles | أغادر في المجموعة القادمة سيدي أسمك ليس على المجموعة, سيدي |
| İsminiz, adresiniz, gündüz ulaşabileceğimiz telefon numarası psikiyatri hastanelerinde olanlar da dahil olmak üzere sağlık geçmişiniz. | Open Subtitles | الاسم والعنوان ورقم الهاتف التاريخ الطبي متضمنًا الزيارات للمصحات النفسية |
| İsminiz, ölçüleriniz ve yuvarlak yerlerinizi falan bilmem lazım. | Open Subtitles | سأحتاج إلى اسمك ومقاساتك وما يثير شهواتك. |
| Eğer bir zarar gelirse, isminiz... | Open Subtitles | اسمك سيظهر على القمة في تحقيق المتابعة أنا لا |
| İsminiz geçince, sizinle çalışma fırsatına balıklama atladım. | Open Subtitles | لقد تحمست حين ذكر اسمك لفرصة العمل معك فأنا معجب كبير بك |
| -Sıkı tokalaşıyorsunuz ve isminiz de çok tanıdık. | Open Subtitles | سعدت بلقائك باحكام قبضتك هناك و اسمك هو مألوف في الواقع |
| Eğer bu öğrenilirse, isminiz, bugünkü yapılan her şeyin ortağı olacak. | Open Subtitles | لو خرج هذا الأمر للعلن، سيكون اسمك مرادفاً |
| Üzgünüm, hafızamı bağışlayın isminiz neydi ? | Open Subtitles | أنا آسف إن ذاكرتي سيئة ما هو اسمك ثانية ؟ |
| İsminiz kötü bir söz olsaydı ne yapardınız? | Open Subtitles | ما الذي ستفعله لو كان اسمك كان كلمة سيئة؟ |
| Eğer isminiz seçilirse bu merdivenlerden yukarı çıkıp direkt mekiğe gideceksiniz. | Open Subtitles | اذا تم اختيار اسمك يجب ان تذهب مباشرة عبر هذه السلالم الي المكوك |
| Yenisi vereyim ama isminiz lazım. | Open Subtitles | سيسرني استبدال مفتاحك، أحتاج إلى اسمك فقط |
| Uslu ol, bebeğim! Şimdi, isminiz... | Open Subtitles | أوه يا جميلتي إنتبهي لتصرفاتك والان إسمك هو؟ |
| Otel Splendide'e hoş geldiniz, isminiz, efendim? | Open Subtitles | مرحبا بكم في فندق سبلينديد. إسمك يا سيدي؟ |
| Bu günlerde böyle bir isminiz varsa dondurmacı olmak zorundasınız. | Open Subtitles | ولكن إن كان أسمك هكذا فى تلك الأيام فلابد أن تغيره قليلاً |
| Gerçek sahne isminiz olan Janus Greel and Conrad'ın üstüne su dökemez tabii. | Open Subtitles | لا، أداة تعريف إنجليزية غير معروفة، باتش، عن، جانوس، أشيب، أيضا، كونراد، الاسم الأصلي لعملك. |
| Daha önce tanıştığımıza eminim, ama isminiz bir türlü aklıma gelmiyor. | Open Subtitles | أنا متأكد أننا تعارفنا ولكن اسمكِ يهرب منّي. |
| Yazarı, William Chester D Phil Christchurch. İsminiz lütfen. | Open Subtitles | " بواسطة " ويليام شيستر دي فيل " من مدينة " كرايست تشيرش الإسم ، من فضلك |
| İsminiz ne demiştiniz? | Open Subtitles | ممكن تقولي إسمكِ مرة أُخرى ؟ |
| İsminiz okunduğunda lütfen ofise gelin. | Open Subtitles | عندما يُنادى اسمكَ رجاءً تعال إلى المكتبِ |
| Başkan Hayes, en üstte sizin isminiz yazacak. | Open Subtitles | عمدة هايز لقد حصلت على الأسم في الأعلى |
| İsminiz Tarese mi? | Open Subtitles | أسمكِ تيريس؟ |
| Gelecek sezon, futbol programımıza devam etme kararı aldık ve baş koçluk mevkii için potansiyel adaylar listesinde isminiz ilk sıradaydı. | Open Subtitles | لقد قررنا الاستمرار في برنامج فريق كرة القدم للموسم المقبل واسمك كان الأول في قائمة الترشيحات لمنصب رئيس الجهاز التدريبي |
| En iyisi kağıda yazayım siz de isminiz var mı bakın. | Open Subtitles | . أسمعوا ، سأضعهم في ملصق و أقرئوا حينها أسمائكم |
| MR makinesini bozan lağım tıkanıklığına yol açmışlar ve üstlerinde isminiz var. | Open Subtitles | لقد سببت ضغط مياه المجاري الذي دمر جهاز الرنين المغناطيسي وإسمك عليها |
| İsminiz nedir, bayan? | Open Subtitles | مااسمك يا سيدتى ؟ |