| Bu arada, beyin dalgalarıma istediğiniz zaman bakabilirsiniz. | TED | بالمناسبة، لا تترددوا في النظر إلى ما في رأسي في أي وقت. |
| Kitapların en sevdiğim yanı, İstediğiniz zaman başlayıp bırakabiliyorsunuz. | Open Subtitles | ذلك ما يعجبني فيها يمكن رفعها أو وضعها في أي وقت |
| Peki. Bugün bitiririm o yüzden istediğiniz zaman gelip alın. | Open Subtitles | نعم، سأنهي الأمر بحلول اليوم لذا تعالي بأي وقت لتأخذيها |
| İstediğiniz zaman dükkana uğrayın. | Open Subtitles | بأمكانكم ان تأتوا إلى المتجر في اي وقت اردتم |
| Birisine yardım etmek istediğiniz zaman bunu uygun biçimde yapmalısınız, bütün kalbinizle. | Open Subtitles | عندما تريد مساعدة من شخص ما فيجب أن تطلب هذا الأمر بشكل صحيح و بكل قلبك |
| dikkat, dikkat et... dinleyin çocuklar, istediğiniz zaman gelip onu okuyabilirsiniz. | Open Subtitles | بحذر، بحذر يمكنكما القدوم لقراءته في أي وقت |
| Fotoğrafımı istediğiniz zaman çekebilirsiniz Bayan Halliwell. | Open Subtitles | يمكنكِ التقاط صوري في أي وقت تشائين، سيّدة هاليويل |
| İstediğiniz zaman arabayı durdurup gitmekte özgürsünüz. | Open Subtitles | أنت حرّ لإيقاف السيارة وينصرف في أي وقت كان. |
| istediğiniz zaman Bu benim yatak odam, sen sadece burada yürüyemiyorum. | Open Subtitles | هذه غرفة نومي ، لا يمكنك أن تدخل إلى هنا في أي وقت تريد |
| Yarın akşam ve sonraki akşam, istediğiniz zaman gelebilirsiniz. | Open Subtitles | تعالوا غدا مساءا و الليلة اللي بعدها في أي وقت تريدون |
| Yarın akşam ve sonraki akşam, istediğiniz zaman gelebilirsiniz. | Open Subtitles | تعالوا غدا مساءا و الليلة اللي بعدها في أي وقت تريدون |
| Eğer herhangi bir sorunuz olursa... istediğiniz zaman bana gelebilirsiniz. | Open Subtitles | سأكون أنا المسئول إذا لدي أحد منكم أي أسئلة فالرجاء أن يشعر بالحرية لسؤالي بأي وقت |
| Güle güle kızlar. Bana istediğiniz zaman mesaj atabilirsiniz. | Open Subtitles | وداعاً يا سيدات ، يمكنكن إرسال رسائل نصية لي بأي وقت |
| Aklınıza takılan bir şey olursa istediğiniz zaman arayın. | Open Subtitles | اذا احتجت لاي سؤال يمكنك الاتصال بأي وقت. |
| - Evet, eminim. O iyi bir müşteri. İstediğiniz zaman gelebilirsiniz, Mr. Babcock. | Open Subtitles | انه زبون جيد ارجع لنا في اي وقت مستر ببكوك |
| Sakınmak istediğiniz zaman... mesela suç mahalli gibi, her yerdedir ama aradığınız zaman... hiç bir yerde bulamazsınız. | Open Subtitles | عندما تريد الابتعاد عنها تبدو الجريمة وكأنها في كل مكان ولكن عندما تبحث عنها |
| Evinize gelebileceği zaman ben sizi ararım, ama istediğiniz zaman ziyaret edebilirsiniz. | Open Subtitles | سأتصلُ بك حينما يحين وقت خروجه لكنك حرٌ بزيارته في أيّ وقت. |
| Hastalar, kliniği terk etmek istiyorsanız, istediğiniz zaman dönüp tedavinizi tamamlayabilirsiniz. | Open Subtitles | أيها المرضى , إن اخترتم مغادرة العيادة فيمكنكم العودة بأيّ وقت لمتابعة علاجكم |
| İstediğiniz zaman herkesi ve herşeyi satın alır | Open Subtitles | يسمح لك بشراء أيّ شخص، وفي أي وقت تريده. |
| Peki ben burada kalsam, siz beni istediğiniz zaman ziyarete gelseniz nasıl olur? | Open Subtitles | ماذا لو أنتما ذهبتم وتركتونى هنا؟ بإمكانك أن تأتى لكى تزوينى فى أى وقت |
| İstediğiniz zaman gelip kendi gözlerinizle de görebilirsiniz. | Open Subtitles | أتعرف ماذا, عليك أن تزورني يوماً ما إذا كنت تريد, تعلم... تراه بنفسك و تتفقده |
| Benim diyetimle, istediğinizi istediğiniz zaman yiyebilirsiniz. | Open Subtitles | بحميتي ، يمكنك تناول ما تشائين وقتما تشائين |
| İstediğiniz zaman katılın. | Open Subtitles | يمكنكم ابداء ارائكم متى شئتم |