"istemiyorum" - Translation from Turkish to Arabic

• اريد
• أود
• أريده
• أُريدُ
• أريدها
• أريدُ
• لاأريد
• لا أريدك أن
• أريد ان
• أُريد
• اريدك
• أطلب
• أنا لا أريد أن
• أودّ
• أريدكِ أن

Diğer bir deyişle, şeyleri istemiyorum, karşılayacağı ihtiyaçları ve deneyimleri istiyorum.
بكلمة اخري، انا لا اريد الاشياء، اريد الحاجات والتجارب التي تشبعها.

Başım belaya girsin istemiyorum ama senin kaçıp kurtulduğunu görmek de hoşuma gider.
انا لا اريد ان اتورط فى مشكله و لكنى اود ان اراك تهرب

Birazdan burada olacak ve ikinizin göz önünde takışmasını istemiyorum.
انها ستكون هنا حالا, ولا اريد ان تتشاجروا امام العامة

Sizi bilemem ama ben kesinlikle o kadar uzun süre beklemek istemiyorum.
أنا لا أعرف رأيكم بالموضوع، لكنني لا أود الانتظار حتى ذلك الوقت.

Bir iki yıl boyunca orada durup, manzaramı kapatmasını istemiyorum.
لا أريده أن يظل أمام المنزل لسنتين حاجبا عني الرؤية

Onu öldürdüğün için senden nefret etmiştim, ama artık ölüm istemiyorum.
انا اكرهك وأريدَك ان تقَتلَ، و لا أُريدُ اكثر من ذلك.

Yarın sabah buradan gitmesini istiyorum. Onu bu evde istemiyorum.
أريدها أن تغادر فى الصباح لا أريدها فى هذا المنزل

Diyelim ki bende değil... ya da diyelim ki satmak istemiyorum...
لنفترض اننى لم احصل عليه او لنفترض اننى لا اريد بيعه

Onu delik deşik bir halde görmek istemiyorum, eğer bunu kastediyorsan.
لا اريد مشاهدة جسده مليئ بالثقوب لو كان ذلك ما تعنينه

Senin yardımını istemiyorum. Yalanların da, yalancıların da topu cehenneme!
اننى لا اريد يدك كل الاكاذيب و الكاذبين الى الجحيم

Bu adam benim gözetimim altında ve yakınında kimseyi istemiyorum.
هذا الرجل تحت الحجز ولا اريد من احد الاقتراب منه

Şehir dışından kimseyi istemiyorum. Gazetelere daha fazla malzeme olmak istemiyorum.
لا اريد احداً من خارج المدينة لا اريد عرقلة سير القضية

Bak, ben de saldırmak istemiyorum ama bizim görevimiz bu.
أنظر , لا أود أيضا مهاجمة القاذفة ..لكن ذلك واجبنا

Bak, ben aldatıcı saraylar istemiyorum! Sadece bir adamdan biraz sevgi istiyorum.
. أنا لا أريد القصور المهجورة كل ما أريده هو بعض الحب

Bu pis şeyi istemiyorum. Sadece senin defolup çıkmanı istiyorum.
أنا لا أُريدُ هذه القذارة أُريدُك أنت تخرج من هنا

Gitmesini istemiyorum, ama bu konuda yapabileceğim hiç bir şey yok.
،لا أريدها أن تذهب وليس بوسعي القيام بأيّ شيء حيال ذلك

Biliyorum çok meşguldünüz ama çok korkuyorum ve ölmek istemiyorum.
وأنا أتفهّمُ أنّكِ مشغولة لكنّني مذعورة ولا أريدُ أن أموت

Beni saymayın. Yapmak istemiyorum. O kötü ve sıkıcı ve... ve...
أخرجنى من هذا الأمر,لاأريد أن أفعل هذا,انه بخيل و ممل و..

Bir baraj çökerse vali arar. Ona balık avladığımı söylemeni istemiyorum.
إذا تحطم السد، سيتصل العمدة لا أريدك أن تقول أننى اصطاد

Bak, eğlenceni mahvetmek istemiyorum ama insanların sana böyle davrandığını görmek istemiyorum.
لا أريد ان أدمر مرحك لكني أكره ان أرى الشباب يعاملونك هكذا

İnsanların seninle çıkmamın onu alt etmek içinmiş gibi düşünmesini istemiyorum.
أنا فقط لا أُريد بأن يعتقد الناسَ بأنني أُواعدُك للوُصُول إليها.

Hallie, ait olduğun yere dön. Senin bir atış meydanında bulunmanı istemiyorum.
هالي اذهبي الى اين تنتومين لا اريدك ان تكوني بمنتصف اطلاق النار

Dayı senden bir şey beklemiyorum, senden bir şey istemiyorum.
عمي، وأنا لا أطلب شيئا منك لا أريد شيئا منك

Ancak gerçek olan şu ki, ben bir trafik polisi olmak istemiyorum.
لكن الشيئ هو , أنا لا أريد أن أكون مثل شرطي المرور

Eğer size durumu tarif edebildiysem, daha fazla uzatmak istemiyorum.
أوضحت لكم هذه الصورة، ولا أودّ الإطناب في ذلك أكثر.

Ben ciddi olmak istemiyorum. Hele senin ciddi olmanı hiç istemiyorum.
لا أريد أن أكون جاداً وخصوصاً لا أريدكِ أن تكونى كذلك