Bu araba dünya Bankasının malı. Para doğruca İtalya'ya gidiyor. | Open Subtitles | هذه السيارة ملك للبنك الدولي الذي تذهب أمواله إلى إيطاليا |
Bu araba Dünya Bankası'nın malı. Bu paralar İtalya'ya gidiyor. | Open Subtitles | هذه السيارة ملك للبنك الدولي الذي تذهب أمواله إلى إيطاليا |
İtalya'ya turist olarak gelmelisiniz, ama burada bu şekilde, demokrasi turistlerine benzersiniz. | Open Subtitles | أستطيع أن أقول لكم أن عليكم أن تقوموا بزيارة سياحية إلى إيطاليا |
Artık savaş bittiği için, Enzo'yu İtalya'ya geri yollamak istiyorlar. | Open Subtitles | الأن بعد انتهاء الحرب يريدون أن يعيدوا انزو الى ايطاليا |
Onu arayan başka ajanlarımız da vardı ama gizlice İtalya'ya kaçmış. | Open Subtitles | لدينا عملاء آخرين للبحث عنه ولكنه تمكن من الهروب الى ايطاليا |
Sadece, seni balayımız için İtalya'ya götürmek istemiştim. | Open Subtitles | كل ما أردته هو منحك شهر العسل في إيطاليا |
Ancak İtalya'ya sürülmüş ve bir daha Amerika'ya dönemeyeceği belirtilmişti. | Open Subtitles | لكن تم نفيه إلى إيطاليا ولا يمكنه العودة إلى أمريكا |
Savaştan kaçan mülteciler İtalya'ya sığınırlar. | Open Subtitles | اللاجئين وصلوا إلى إيطاليا هربا من الحرب |
Tam bana göre. İtalya'ya giderken yolumun üzeri. | Open Subtitles | سيناسبني هذا بشكل رائع فأنا في طريقي إلى إيطاليا |
Sara İtalya'ya gidiyor, ama bizimle yolculuk etmeye söz verdi. | Open Subtitles | ساره تتجه إلى إيطاليا لكنها مدعوة للركوب معنا |
Hey çocuklar, neredeyse İtalya'ya kadar bir araç buldum. | Open Subtitles | يا رفاق ، حصلت على توصيلة تقريبا إلى إيطاليا |
Bilmiyorum. İyi insanlar ve İtalya'ya gidiyorlar. | Open Subtitles | أنا لا أعرف ، إنهم لطفاء وهم ذاهبون إلى إيطاليا |
Tam bana göre. İtalya'ya giderken yolumun üzeri. | Open Subtitles | سيناسبني هذا بشكل رائع فأنا في طريقي إلى إيطاليا |
Sara İtalya'ya gidiyor, ama bizimle yolculuk etmeye söz verdi. | Open Subtitles | ساره تتجه إلى إيطاليا لكنها مدعوة للركوب معنا |
Hey çocuklar, neredeyse İtalya'ya kadar bir araç buldum. | Open Subtitles | يا رفاق ، حصلت على توصيلة تقريبا إلى إيطاليا |
O zaman neden İtalya'ya o kadar yolu sensiz gidiyor, ha? | Open Subtitles | ولكن بعدها لماذا يذهب كل هذه المسافه الى ايطاليا بدونك, هاه؟ |
Kamyonlardan Küçük İtalya'ya ve altı saat sonra viski yudumluyorsun. | Open Subtitles | من القوارب الى ايطاليا الصغيره وبعد ست ساعات ستحتسي الوسكي |
Küba hükümetine baskı yaptılar ve onu İtalya'ya göndermelerini istediler. | Open Subtitles | وضغطوا على الحكومة الكوبية وجعلوا الحكومة الكوبية تعيده الى ايطاليا |
Uçağa yetişmem lazım. İtalya'ya gitmem lazım. Kızım evleniyor. | Open Subtitles | عليّأنألحقبالطائرةفقط، ابنتي ستتزوج في إيطاليا |
Önce İtalya'ya gidiyorum. Daha sonra da Hindistan'daki David'in Hintli bilgesine. | Open Subtitles | سوف اذهب الى أيطاليا ثم الى مدرسة ديفيد بأشروم بالهند |
Ve -- sonra, İtalya'ya bir konferans için gittim. | TED | و.. لكن بعدها ذهبت لحضور لقاء علمي في ايطاليا. |
İtalya'ya yakın, Londra ve New York'tan sonra Venedik Orkestrası'nda şeftim. | Open Subtitles | انها قريبة من إيطاليا ..وبعد لندن و نيويورك ..كنت اقود اوركيستر فينيسيا |
İtalya'ya yakın sanırım. | Open Subtitles | إنّها بالقرب من إيطاليا على ما أعتقد |
"Tilki", İtalya'ya altın kaçırmak için dahice bir planı olan, bir suç üstadı ve sürpriz bir son. | Open Subtitles | الثعلب لص حاذق ذو خطة جهنمية لتهريب الذهب إلي أيطاليا ونهاية مدهشة |
Batı'ya doğru İtalya'ya varmış, Batı Avrupa'yı Yunan dili ve geleneği ile yeniden tanıştırmış ve Rönesans'ı ateşlemişlerdir. | TED | سافروا لإيطاليا ومعهم اللغة اليونانية والتعليم لأوروبا فاشتعل فتيل عصر النهضة. |