Şimdi bize düşen de, yapacağı bu cesur yardımı en iyi şekilde değerlendirmek. | Open Subtitles | هذا يجعلنا الآن نقرّر أفضل طريقة للمواصلة، مستغلّين عرض المساعدة الشجاع الذي قدّمه. |
Bunu en iyi şekilde açıklamak için bulduğum yol şu ki tahta ile ilgili düşündüğümüzde hepimiz ikiye dört inşaata alışkınız. | TED | وجدت أن أفضل طريقة لشرح هذا هو أننا جميعاً معتادين على مبنى اثنين في أربعة عندما نتحدث عن الخشب. |
Nasıl ve ne zaman birbirimize en iyi şekilde destek olacağımızı bilirsek başarı netlik kazanır. | TED | بهذه الطريقة نصل بوضوح الى المعنى الحقيقي للنجاح، كيف ومتى ندعم بعضنا البعض بأفضل طريقة. |
En iyi şekilde davranacağım. | Open Subtitles | سوف أُحسن التصرف |
Elime geçen fırsatı en iyi şekilde değerlendirmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | كنتُ أختنم أفضل فرصنا. |
Tanrıya ve ülkeme karşı görevimi en iyi şekilde yerine getireceğim. | Open Subtitles | على شرفِي،أنا هأعْمَلُ أفضل ما عندي للقيَاْم بواجبي إلى الله وبلادي. |
Evet, öyle yapacağını biliyorum ve biz de onu iyi şekilde kullanacağız. | Open Subtitles | أعلم أنك ستفعل وسنستفيد منها بأقصى ما يمكن |
Bu bolluk birkaç gün içinde dağılacak bu yüzden kambur balinalar bundan en iyi şekilde yararlanmak zorundalar. | Open Subtitles | هذا المصدر الثمينِ سيُفرّق خلال أيام، لذلك يتعين على الحيتان الحدباء الأستفادة القصوى من ذلك بينما يستطيعون. |
Onlara yardımı en iyi şekilde erken tanı ve teşhisle yapabiliriz. | TED | أفضل طريقة لمساعدة هؤلاء المرضى هي إجراء الكشف المبكر وتشخيص هذه الأمراض. |
İşte bu Adam’ın söylediği gibi bu onun parçasını oluşturma şekli , sonra biz de parçasını en iyi şekilde sergilemesinin yolunu bulduk. | TED | هذه هي الطريقة التي نقوم فيها بعمل المقطوعة وآدم يقول نحن نبحث بعد ذلك عن أفضل طريقة ليقوم بعزف مقطوعته |
Ayrıca onun muhteşem görünüşünü incelemem lazım ki; en iyi şekilde nasıl fotoğraflayabileceğimi öğreneyim. | Open Subtitles | أحتاج لدراسة ملامحة الرائعة لمعرفة ما هي أفضل طريقة لتصويره |
Leo, bu duruma en iyi şekilde yaklaşmamız lazım. | Open Subtitles | ليو، علينا مناقشة أفضل طريقة لتحقيق هذه الغاية |
Bu arada rozetsiz ve silahsız olduğum son iki günümü bildiğim en iyi şekilde geçirdim: | Open Subtitles | في نفس الوقت، قضيت آخر يومين بدون شارة ومسدس بأفضل طريقة أعرفها: |
Galiba sen sadece aileni en iyi şekilde korumaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | اعتقد انك فقط تحاول حماية عائلتك بأفضل طريقة ممكنة |
O kediye, bildiğim en iyi şekilde davrandım. | Open Subtitles | لقد اعتنيت بتلك القطة بأفضل طريقة اعرفها |
Param iyi şekilde mi harcanıyor? | Open Subtitles | هل أُحسن إنفاق مالي؟ |
Param iyi şekilde mi harcanıyor? | Open Subtitles | هل أُحسن إنفاق مالي؟ |
Elime geçen fırsatı en iyi şekilde değerlendirmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | كنتُ أختنم أفضل فرصنا. |
Onun yerine,onun için kendimi en iyi şekilde verebilmem ve kendisini en iyi şekilde bana verebilmesi için beni ortak iyileşme alanına davet ediyor. | TED | بالمقابل، فقد دعاني إلى فضائه حيث الشفاء المشترك لأعطيه أفضل ما لدي، وبالنسبة له ليعطيني أفضل ما لديه. |
Ona söylemek istediğin bir şeyler varsa bu zamanı en iyi şekilde kullan. | Open Subtitles | إنْ كان لديكَ أيّ شيءٍ تقوله له... فإستغل هذا الوقت بأقصى ما يمكن |
- Kalan zamanımızı en iyi şekilde geçirmeliyiz. | Open Subtitles | -علينا الإستفادة القصوى من الوقت المتاح لنا |