"iyi değilsin" - Translation from Turkish to Arabic

    • لست بخير
        
    • لستِ بخير
        
    • لست جيداً
        
    • لست جيد
        
    • لست جيدا
        
    • لست أفضل
        
    • لست بارعاً
        
    • لست جيدة
        
    • لستَ جيداً
        
    • غير جيدة
        
    • لستَ بخير
        
    • لستِ بارعة
        
    • لست افضل
        
    • لست جيدًا
        
    • أنت لست على ما يرام
        
    Sen iyi değilsin, ben iyi değilim ve o kesinlikle iyi değil. Open Subtitles أنت لست بخير و لا أنا بخير و هو بالتأكيد ليس بخير
    Gerçekten iyi değilsin. Ağrının midende olduğuna emin misin? Open Subtitles أنت حقاً لست بخير أأنت واثق أن الألم فى معدتك ؟
    Sadece yorgunum. - İyi değilsin. Stres nedeniyle çöküyorsun. Open Subtitles لست بخير أنت تنهار من الإجهاد دعني أساعدك أنهار من الإجهاد ؟
    -Ben iyiyim. -Ama sen iyi değilsin. Open Subtitles ـ لا أنا بخير ـ أنتي في الناحية الأخرى , لستِ بخير
    Ama yapmak istemediğin şeyleri yapmakta o kadar iyi değilsin zaten. Open Subtitles لكنك لست جيداً في فعل الاشياء التي حقاً لا ترغب بها
    Yeterince iyi değilsin. Onun kaderi Andy ile birlikte olmak. Open Subtitles أنت لست جيد بما فيه الكفاية هو يريد أن يكون مع اندي
    Onu bulacağın tek yer ringdir. Ve bunun içinde yeterince iyi değilsin. Open Subtitles الطريقة الوحيدة لتجده هي داخل الحلبة و انت لست جيدا بما يكفي
    Bunu demeyi keser misin? İyi değilsin. Sana ne yaptı? Open Subtitles توقفى عن قول ذلك ، انتِ لست بخير ماذا فعل لكِ
    Bunu demeyi keser misin? İyi değilsin. Sana ne yaptı? Open Subtitles توقفى عن قول ذلك ، انتِ لست بخير ماذا فعل لكِ
    - Sen iyi değilsin dostum. - Sadece biraz yorgunum, ama... Open Subtitles ــ انت لست بخير, ياصاح ... ــ أنا متعب فقط, لكن
    Ve hiç iyi değilim. Sen de iyi değilsin. Open Subtitles أنا أفتقده يا رجل ، و لست بخير و لا أنت أيضاً
    ben iyiyim hayır, iyi değilsin, virüs bulaşmış olabilir. Open Subtitles انا بخير كلا، انك لست بخير انه فيروس يمكن أن يصيبك
    Jordan, haline bir bak. İyi değilsin. Ne oldu? Open Subtitles جوردان , انظر اليك , انت لست بخير ماذا حدث ؟
    Tabii ki de iyi değilsin. Open Subtitles كان سؤالاً غامضاً. فالطبع أنتِ لستِ بخير.
    Yapılacak pek çok şey var ve sen iyi değilsin. Open Subtitles الكثير من الأعمال، وأنتِ لستِ بخير.
    Pazarlamacı biri olarak, yalan söylemekte pek de iyi değilsin. Open Subtitles بالنسبة لشخصٍ من مجال التسويق فأنتَ لست جيداً في الكذب
    Parayı yönetmede hiç iyi değilsin, değil mi Coop? Open Subtitles أنت حقاً لست جيداً جداً فى إدارة المال , أليس كذلك ؟
    Onca yılı boşa harcamışsın, hala yeterince iyi değilsin. Open Subtitles أنفقت الكثير لسنوات و لا زلت لست جيد بما يكفى
    Pek böbürlenme tatlım. O kadar da iyi değilsin. Open Subtitles ،لا تتحدث هكذا يا عزيزى أنت لست جيدا ً فى ذلك لهذه الدرجة
    Sen, Bunu mahvedeceksin. Sen, Bunu mahvedeceksin. çünkü iyi değilsin... Open Subtitles ستفسد الأمر ستفسد الأمر، لأنك لست أفضل من شخص أحول..
    Bu işte pek iyi değilsin ve biraz da cılız sayılırsın. Open Subtitles أنت لست بارعاً بهذا حقاً وأنت نحيلاً بعض الشيء
    - İyi değilsin. - Hayır iyiyim. Open Subtitles .انك لست جيدة علي الاطلاق - .انني جيدة جدا.
    Ve sen arkadaş edinme konusunda hiç iyi değilsin. Open Subtitles أن وجود الأصدقاء يطيل العمر وأنتَ لستَ جيداً في تكوين الصداقات
    Anne, sen beni tanımıyorsun bile, belki de insanları tanımakta iyi değilsin. Open Subtitles ليس كلامي؟ إذن أنتي لا تعرفيني أنتي غير جيدة في التعرف على طباع الآخرين
    İyi değilsin sen, değil mi? Open Subtitles لستَ بخير صحيح؟
    Tabii şüphelenmezsin. Her ne kadar iyi olsan da sandığın kadar iyi değilsin. Open Subtitles بقدر براعتكِ، فأنتِ لستِ بارعة تقريباً بقدر ما تظنّين نفسك.
    Sen de bir hilekârdan daha iyi değilsin. Open Subtitles حسنا، وانت لست افضل من مجرد رجل مخادع
    Adamı kaçmaktan alıkoyabilecek kadar iyi değilsin. Open Subtitles -أجل، أنا مُطلق نيران جيد -أجل، لست جيدًا كفاية لإيقافه عن الركض
    Çünkü kafadan kırıksın, iyi değilsin. Open Subtitles السبب هو أنك مريض في رأسك. أنت لست على ما يرام.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more