"iyiliğin için" - Translation from Turkish to Arabic

    • لمصلحتك
        
    • لصالحك
        
    • أجل مصلحتك
        
    • لأجلك
        
    • لمصلحتكِ
        
    • لسلامتك
        
    • من أجل مصلحتكِ
        
    • أجل فائدتكَ
        
    • لأجل مصلحتك
        
    • من مصلحتك
        
    • ولمصلحتك
        
    • من أجل سلامتك
        
    • من أجل صالحك
        
    • من اجل مصلحتك
        
    • من أجل فائدتك
        
    - Biliyorum zor, fakat bu uzun vadede senin iyiliğin için. Open Subtitles أعرف أن هذا صعب , ولكن.. إنه لمصلحتك على المدى البعيد.
    Kendi iyiliğin için. Bahse girdik demektir o zaman, bayım. Open Subtitles ـ إنه لمصلحتك ـ اجل سيدي ، لقد تم الإتفاق
    Seni seviyorum, Bay Karga ama kanatların iyileşinceye kadar bu senin iyiliğin için. Open Subtitles ..انا احبك سيد غراب لكن الى ان تتحسن جناحيك فهذا لصالحك
    Kızımla ilişki yaşamak konusunda ciddi niyetlerin varsa kendi iyiliğin için de söylüyorum esrar satmak dışında bir iş yapmayı düşünmelisin. Open Subtitles إن كنت جادًا بخصوص تكوين علاقة مع ابنتي ،من أجل مصلحتك عليك أن تفكر في شيء آخر إلى جانب بيع المخدرات
    Özrün kabul edildi, Ve senin iyiliğin için umuyorum ki, ...aynı zamanda ben ve Chuck için de, yakın zamanda bir anlaşmaya varırsınız. Open Subtitles الاعتذار مقبول, وىمل لأجلك ولأجلي ا تتوصلي انت وتشاك لاتفاق أخيرا
    - Krupiyeyi dinlemeliydin. - Kendi iyiliğin için biraz aşırıya kaçıyor gibiydin. Open Subtitles كان ينبغي عليك أن تستمع للتاجر يبدو أن الانتباه ينجذب إليك لمصلحتك
    Kendi iyiliğin için o adamı gördüğünü unut. Open Subtitles لمصلحتك , الافضل لك ان تنسى انك رايت هذا الرجل
    Kendi iyiliğin için. Sadece seni düşünüyorum. Open Subtitles كل ما أفعله هو لمصلحتك اٍننى دائما ما أفكر فيك
    Sana kendi iyiliğin için birşey söyleyeyim Julius. Open Subtitles اسمح لي أن أقول لك شيئا لمصلحتك ، جوليوس
    Ama unutmayalım ki, bu durum senin iyiliğin için işe yaradı. Open Subtitles اذاً دعنا لا ننسى, لقد سارت الأمور لمصلحتك
    Ama benim için satın almanı istemiyorum. Bu senin kendi iyiliğin için. Open Subtitles لكن لا أريدك أن تشتريني لأجلي أنا، بل إنّه لصالحك.
    Bak, onunla gönül eğlendirme derdinde olmadığını biliyorum ama inan bana, bu senin iyiliğin için. Open Subtitles أعرف أنها ليست النوع التي تحب إطلاقه بعد الحصول عليه لكن ثق بي، ذلك لصالحك
    Unutma, her ne kadar acı verse de, bunların hepsi senin iyiliğin için. Open Subtitles وتذكر، مهما كان الأمر مؤلماً هذا لصالحك أنت
    Senin iyiliğin için bitmemiş gibi davranmasına izin verdim. Open Subtitles من أجل مصلحتك لم تزعم بذلك و لكنى جعلتها تزعم بذلك
    Kendi iyiliğin için sana yalvarıyorum bunun bir parçası olma en azından daha fazlasını öğrenene kadar. Open Subtitles من أجل مصلحتك الخاصة،أتوسل اليك لا تتدخلي أكثر في هذا. على الأقل حتى نعرف أكثر.
    O yüzden kendi iyiliğin için yüzüne gözüne bulaştırma. Open Subtitles لذلك لا تقم بإفشالها من أجل مصلحتك حسناً؟
    Özrün kabul edildi, Ve senin iyiliğin için umuyorum ki, ...aynı zamanda ben ve Chuck için de, yakın zamanda bir anlaşmaya varırsınız. Open Subtitles الاعتذار مقبول, وىمل لأجلك ولأجلي ا تتوصلي انت وتشاك
    Söylemek istemezdim ama bilmelisin diye düşündüm. Yani iyiliğin için. Open Subtitles لم أكن أرغب أن أقول لكِ, لكن يجب أن تعلمي، لمصلحتكِ.
    Kendi iyiliğin için başka bir şey anlatamam sana. Open Subtitles لكن لسلامتك الخاصة، لا أستطيع إخبارك المزيد.
    Belli ki, bunu senin iyiliğin için yapıyorum. Open Subtitles على ما يبدو , أنني أفعل ذلك من أجل مصلحتكِ
    Freddie kendi iyiliğin için olduğunu söyledi. Open Subtitles يَقُولُ فريدي هذا من أجل فائدتكَ الخاصة.
    Kendi iyiliğin için simya kullanmak pek etkileyici değil. Open Subtitles إستخدامك للكيمياء لأجل مصلحتك ليس شيئا جيدا
    Kendi iyiliğin için, bence bir süre bunlardan uzak dur. Open Subtitles اعتقد ان من مصلحتك الخاصة أن تختفى عن الآنظار لفترة
    Senin iyiliğin için, umarım bütün bu olanları bildiğini öğrenmez. Open Subtitles ولمصلحتك, أتمنى ألا يكتشف أبداً أنك علمت من البداية
    Ve kendi iyiliğin için geç kalmış olmamak için dua etsen iyi olur. Open Subtitles ومن الأفضل أن تتمنى من أجل سلامتك أن لايكون قد فات الأوان
    Senin iyiliğin için bu konuşmayı yapmaktan da kaçındığımı anlayabiliyor musun? Open Subtitles كما ترين لقد أردت أن أتجنب هذه المحادثة من أجل صالحك
    Baban da ben de senin iyiliğin için bu evliliğe müsaade etmiyoruz. Open Subtitles والدك وانا لن نسمح بهذا الزواج , من اجل مصلحتك
    Ve bu senin iyiliğin için. Open Subtitles وهو من أجل فائدتك الخاصة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more