Hayır daha fazlasıydı. Yardım etmeme izin verdiğin için teşekkürler. | Open Subtitles | لا, بل كان أكثر من هذا شكراً لسماحك لي بالمساعدة |
Evet, öyleydik ve kalmama izin verdiğin için sağ ol. | Open Subtitles | نعم نحن بالفعل وشكراً لك لسماحك لي بالبقاء |
Gelmeme izin verdiğin için sağol. Minnettarım. Çok iyisin. | Open Subtitles | شكراً للسماح لي بالقدوم إلى هنا أنا أقدر ذلك، إنه لطف كبير منك |
Pire fırçanı kullanmama izin verdiğin için sağ ol, Buck oğlum. | Open Subtitles | الشكر على السماح لي استخدام فرشاة برغوث الخاص بك، باك الصبي. |
Sana satış yapmaya çalışmama izin verdiğin için çok sağ ol. | Open Subtitles | شكراً جزيلا لكي لجعلي اتدرب علي ترويج المبيعات |
Bu güzel gömleği giymeme izin verdiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً لأنك سمحت لي أن ألبس قميصك الجميل أنت تمزحين |
Uyumama izin verdiğin için teşekkürler bebeğim. Geç vakte kadar ayaktaydım. | Open Subtitles | شكراً لسماحكِ لي بالنوم بالداخل يا عزيزتي لقد كنت مستيقظ لوقت متأخر |
Filin kalmasına izin verdiğin için sana teşekkür etmek istedim. | Open Subtitles | أردتُ أن أشكرك لسماحك لي بالاحتفاظ بالفيل. |
Senin dibe vurmanın bu kadar büyük bir parçası olmama izin verdiğin için sağ ol, ha? | Open Subtitles | شكرا لسماحك لي أن اراك وانت تنهار بسهولة. |
Çıkmama izin verdiğin için sağ ol. NoDoz'unu aldım. | Open Subtitles | شكراً لسماحك لي بالخروج هذه هي حبوبك المنبة |
Louis, burada kalmama izin verdiğin için çok sağ ol. | Open Subtitles | لويس ,شكراً لك جزيلاً لسماحك لي بالإقامة هنا |
Kalmama izin verdiğin için sağol. Sorun değil. Babam misafir odası için çarsaf ütülüyor. | Open Subtitles | شكرا لسماحك لي بالتوقف عندك ابي يكوي الصحائف في هذه اللحظة |
Motosikletini denememe izin verdiğin için teşekkürler. | Open Subtitles | شكرا للسماح لي بتجربة ركوب دراجتك النارية |
Bu arada arabayı benim kullanmama izin verdiğin için teşekkürler. | Open Subtitles | شكرا للسماح لي قيادة السيارة ، بالمناسبة. |
Bir yer bulana kadar burada kalmama izin verdiğin için tekrar sağ ol. | Open Subtitles | أشكركَ مجدّدًا للسماح لي بالإقامة هنا حتّى أجد شقّة |
Okulu kırıp şampiyonluk maçından dönen takımımızı karşılamaya gelmeme izin verdiğin için teşekkürler baba. | Open Subtitles | أشكركَ على السماح لي بالتغيب من المدرسة، كي أتمكن من رؤية الفريق فور عودته من البطولة، يا أبتاه |
Amanda, burada kalmama izin verdiğin için teşekkür etmek isterim. | Open Subtitles | أماندا , أود شكرك على السماح لي بالبقاء هنا. |
Betty, üstünde deneme yapmama izin verdiğin için sağ ol. | Open Subtitles | بيتي .. شكراً جزيلا لجعلي أتمرن عليكِ |
Uğramama izin verdiğin için teşekkürler. Ben sadece... yüzüne karşı Ben ile ilgili söylediklerini duyduğumu ve tavsiyene uyacağımı söylemek istedim. | Open Subtitles | أشكرك لأنك سمحت لي بالقدوم ، أردت إخبارك شخصيًّا |
Lütfen, burada kalmama izin verdiğin için teşekkürümü böyle ediyorum işte. | Open Subtitles | من فضلك، هذا هي طريقتي لشكركِ لسماحكِ لي بالبقاء هُنا |
Daha ucuz bir yer bulana kadar burada kalmama izin verdiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرا لتأجيري إقامة هنا حتى أنا يمكن أن أتحمّل a مكان أرخص. |
Biz bu korkunç durum için endişelenirken... burada kalmamıza izin verdiğin için sağ ol. | Open Subtitles | كأس من الماء شكراً للسماح لنا بالبقائ هنا ونحن ننتظر مصير والدينا الفظيع |
Lex, annenin arabasını almamıza izin verdiğin için sağol dostum. | Open Subtitles | ليكس، وشكرا لكم لانكم سمحتم لنا اقتراض أمك السيارة، رجل. |
Bilirsin, burada kalmama izin verdiğin için. | Open Subtitles | تعلمين , شكراً لكى لسماحك لى بالمكوث هنا |
Evet. Burada uyumama izin verdiğin için sağ ol. Odam enkaz halinde. | Open Subtitles | أشكرك على السماح لى بالنوم هنا فغرفتى حُطام كامل |
Birlikte biraz zaman geçirmemize izin verdiğin için çok naziksin. | Open Subtitles | هذا جيد منك لجعلنا نقضي بعض الوقت معًا. |
İşte kredi kartın. Kullanmama izin verdiğin için sağ ol. | Open Subtitles | ها هى بطاقتك الائتمانية شكرا لجعلى استعملها |
Barınmamıza izin verdiğin için çok teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً لك لتركنا لنختبئ معك خلال الأيام الماضية |
- Eve dönüşte sürmeme izin verdiğin için sağol, baba. | Open Subtitles | - ابي , شكرا لانك جعلتني اقود للبيت. - شكرا لانك لم تقتلني. |