"john'la" - Translation from Turkish to Arabic

    • مع جون
        
    • وجون
        
    • لجون
        
    • الى جون
        
    • جون وأنا
        
    Hey Derek, belki John'la gidersin ha? Open Subtitles هي, ديريك ربما تود الذهاب مع جون, هاه هاه؟
    Dawn Schiller, John'la birlikte Florida'ya kaçtı. Open Subtitles داون شيلز هربت مع جون الي فلوريدا بعد ستة اشهر بلغت السلطات عن مكانه
    Yani koma durumunda John'la konuşabileceğimi ve onun şüphelinin neye benzediğini söyleyebileceğini mi söylüyorsun? Open Subtitles هل تقول أنه يمكنني التحدث مع جون في غيبوبته ؟ ويمكنه أن يخبرني كيف يبدو المشتبه به ؟
    Çok tuhaf Humbert, ama John'la ben ilk kez bir dansta tanıştık. Open Subtitles أنه أمرا مضحك ياهمبرت, أنا وجون التقينا أول مرة في حفلة راقصة...
    John'la konuştum. Çok tatlıydı. Size acıdı. Open Subtitles لقد تحدثت لجون , أسف لوضعك قال أنك غيورة لأننا نتشارك شيئاً مميزاً
    Connor, neden birlikte Ray'in ofisine gidip John'la yalnız görüşmelerine izin vermiyoruz? Open Subtitles كونر . لما لانذهب انا وانت لمكتب راي ؟ ولنجعلة يتحدث الى جون بمفردة
    John'la ben kilisede daha çok vakit geçirirdik. Open Subtitles جون وأنا قضينا وقت أكثر في الكنيسة عن الأخرون
    Ben zaten John'la araba yıkama hakkında konuştum. Open Subtitles اوه، لقد تحدثت مع جون بشأن مغسلة السيارات
    Ne aptalım, dün John'la konuşurken el çantamı çalışma odasında bırakmışım. Open Subtitles كان غباء منى ان تركت حقيبتى بالأمس فى الأستوديو اثناء حديثى مع جون
    Ben ve John, evet. Bu davada 7/24 John'la çalışıyoruz. Open Subtitles لقد كنت أعمل مع جون في القضية طوال الأسبوع
    John'la konuşurken, develerin ortalama 40-50 yıl yaşadıklarını öğrendiğimde şaşırmıştım. TED بحديثي مع "جون"، كنت مندهشة لمعرفة بأن معدل العمر المتوقع للجمال هو من 40 إلى 50 عامًا.
    John'la ne kadar birlikte olunursa. Open Subtitles نعم بقدر ما يمكن أن يكون أى شخص مع جون
    John'la bitmez kavgaların arasında bir akşam, tükenmiş bir halde eve geldim. Open Subtitles وفي إحدى الليالي أثناء ذلك الشجار مع (جون) عدت للمنزل وكنت منهكاً
    Sen John'la beraberken onun gözlerine bakarken, o gerçek miydi? Open Subtitles حين كنت مع (جون)، حين كنت تنظرين لعينيه، أكان صادقاً؟
    Kaza raporlarını doldurmak için John'la sana ihtiyacım olacak. Open Subtitles انا أحتاجك انتى وجون لكى تجرى تقرير معى عن الحادث
    Neyse, dediğim gibi John'la beraber böyle bir vakıf kurduk. - Baba? Open Subtitles لانك كنت واحد من الاشخاص المفضلين في المدرسة العليا على اى حال انا وجون سنبدا في هذة المؤسسة
    Geri döndüğünde, John'la sizi yemeğe götüreceğim ve eski günlerden söz edeceğiz. Open Subtitles وعندما تعودين سأصطحبك انت وجون لتناول العشاء وسنحكى ذكريانتا سوياً
    John'la konuştum. Çok tatlıydı. Size acıdı. Open Subtitles لقد تحدثت لجون , أسف لوضعك قال أنك غيورة لأننا نتشارك شيئاً مميزاً
    John'la da böyle mi tanıştın? Open Subtitles هل هذا سبب زيارتك لجون ؟
    Al. John'la konuş. Open Subtitles خذي تحدثي لجون
    - Evet. - John'la konuşurum. Open Subtitles - نعم يجب أن تفعل،سوف أذهب الى جون و أخبره بكل شىء
    John'la konuşabilir miyim, lütfen? Open Subtitles - هل استطيع ان اتحدث الى جون لو سمحت ؟
    John'la Küba'da yoğun bir dönem geçirmiştik. Open Subtitles جون وأنا أدخلنا المشكلة الجدّية في كوبا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more