"johnson'" - Translation from Turkish to Arabic

    • جونسون
        
    • جونسن
        
    • وجونسون
        
    Karınızı aradığınızda, ona Bayan Johnson'ın... eski sevgililerinizden biri olduğunu söylediniz mi? Open Subtitles على الهاتف، قلت أن الآنسة جونسون كان واحدا من السابقين الخاص بك؟
    Amerikan başkan yardımcısı Lyndon Johnson, şehre Kennedy'nin temsilcisi sıfatıyla uçtu. Open Subtitles ،نائب الرئيس الأميركي ،ليندون جونسون والذي ذهب للمدينة كممثل شخصي لكينيدي
    Bi bakalım, elemanın biri ringe çıkıyor. Bu Rocky Johnson. Open Subtitles حسنا اترى الشاب الذي يدخل الحلبة , هذا روكي جونسون.
    Benden önceki, müdür Johnson ve Blackwell gibi, davranış programlarım yok benim. Open Subtitles على خلاف أسلافِي المأمور جونسن والمأمور بلاكويل أنا لا أملك برامج توجيهيه.
    Çalışmalarım Michigan Üniversitesi'nde ve zamanımı da Masters ve Johnson'ın kliniğinde harcadım. Open Subtitles من دراستي في جامعة ميشيغان ووقتي الذي قضيته في عيادة ماسترز وجونسون.
    Tupelo, Mississippi Stadyum Kulübünde Louis "Typhoon" Johnson'la yaptığım maçtan beri. Open Subtitles منذ لاكمت لويس جونسون فى نادى الملعب الرياضى فى مدينة تيوبولو
    Mr. Johnson, kontak kuracağımız herhangi bir arkadaşı var mı? Open Subtitles سيد جونسون هل لدى مولي أصدقاء يمكننا أن نتصل بهم
    Gene McCarthy için çalıştım. Oyumu Lyndon Baines Johnson'a verdim. Open Subtitles عملت في الحملة الإنتخابية لجين ماكارثي و صوت لليندون جونسون
    Patty Johnson, Taylor Lynn Grover ve Carol Hansen nerede ölmüş? Open Subtitles أين ماتت كل من باتي جونسون,تايلور لين جروفر و كارول هانسن؟
    Oğlum abartılı olmayı hiç sevmez. "Bayan Johnson'ın işine olan bağlılığı azımsanamaz." Open Subtitles السيدة جونسون اثبتت نفسها انها مساعدة كفىء السيدة جونسون التزامها تجاه العمل
    Şu an eve dönüyorlar ve Bayan Johnson evin içinde. Open Subtitles إنهما في طريقهما للمنزل الان و السيدة جونسون بداخل المنزل
    The Little, Brown'daki patronlarım Masters'la ya da Johnson'la ilgilenmiyor. Open Subtitles رؤسائي في شركة ليتل براون ليسوا مُهتمين بماسترز أو جونسون.
    Geciktiğiniz için bu konuyu hareket hâlinde tartışmak zorundayız, Bayan Johnson. Open Subtitles لقد تأخرتِ، لذلك سنناقش هذا الأمر في طريقنا يا سيّدة جونسون.
    İşte bu yüzden potansiyel yatırımcıları tartışmaya başladığımızda Bayan Johnson ve ben hemen sizin doğru adam olduğunuza karar verdik. Open Subtitles هذا هو السبب في أنّنا عندما بدأنا مناقشة مُستثمر محتمل، وافقت أنا والسيّدة جونسون على الفور إنّك الرجل المناسب للمنصب.
    Bay Johnson, eski oyuncumuz Justin Foucault hakkinda web aktivitesi tespit ettik. Open Subtitles مستر جونسون كشفت عن نشاط علي النت متعلق بلاعب سابق جوستين فوكو
    Haklı olduğunuzdan eminim ancak Bayan Johnson bana bir şey söylemedi. Open Subtitles وأنا واثق من أنّك على حق، ولكن السيّدة جونسون لم تخبرني.
    Virginia Johnson, William Masters'ı eşin olarak kabul ediyor musun? Open Subtitles فيرجينيا جونسون هل تقبلين هذا الرجل، وليام ماسترز، زوجاً لكِ؟
    Hikâyenin Fred Johnson ile hariç tuttuğunuz kısmını öğrenmek istiyorum. Open Subtitles ان نعرف جزء القصة الذي يقول انك وفريد جونسون غادرتم
    Benden önceki, müdür Johnson ve Blackwell gibi, davranış programlarım yok benim. Open Subtitles على خلاف أسلافِي المأمور جونسن والمأمور بلاكويل أنا لا أملك برامج توجيهيه.
    Dul Johnson aradı. Onu saat sekizde değil, yedide almanı söyledi. Open Subtitles ارمّلْة سيد جونسن تقول أذهب اليها في السابعة، لَيسَ في الثامنة
    Yani yarından itibaren, Mark Johnson veya John Markson olacağım. Open Subtitles لذا غداً، أنا سَأَكُونُ أمّا مارك جونسن أَو جون ماركسون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more