"joy'un" - Translation from Turkish to Arabic

    • جوي
        
    • أن الفرح
        
    Joy'un düşüşü bize biraz zaman kazandırdı, ama arabayı almak kolay olmayacaktı. Open Subtitles سقوط جوي اعطانا القليل من الوقت, لكن استرجاع السيارة لن يكون سهلاً
    Eski karım Joy'un barakasında yürüttüğü takma tırnak işi vardı. Open Subtitles زوجتي السابقة جوي كانت تدير محل تزيين للديكورات خارج مقطورتها
    Ertesi sabah, akşamdan kalmaydım ve Joy'un bir kocası vardı. Open Subtitles الصباح التالي، كنت أشكو من صداع وكان لدى جوي زوج
    Bunlar Russ ve Joba, Bess'in Joy'un tarafından ilk kuzenleri. Open Subtitles هؤلاء .. روس و جوبا اقارب بيس من طرف جوي
    Joy'un üstünkörü biri olduğunu düşünmesini istemedim. Open Subtitles لم أكن أريد له أن يفكر أن الفرح كان ضحلا.
    Şimdi de Joy'un çocukları benim hatalarımın bedelini ödememeliler. Open Subtitles والأن ليس على أطفال جوي أن يدفعوا ثمن ما فعلت
    Joy'un geçmişinde ki gururlu bir anısını da mahvetmiştim. Open Subtitles لقد قمت بأخذ ذكريات الكبرياء من طفولة جوي
    Joy'un evine doğru giderken, tek düşündüğüm onun düğününü nasıl mahvettiğimdi. Open Subtitles الذهاب باتجاه جوي كل ماكنت افكر فيه هو تخريبي لزواجها
    Joy'un Yengeç adamı, kimseyi sevmediği kadar sevdiğini biliyordum. Open Subtitles لقد كنت اعلم بان جوي احبت مراب مان اكثر من حبها لأي شخص اخر
    Joy'un paranın arabada olduğundan haberi yoktu. Open Subtitles وهو أن جوي لاتعلم بأن المال موجود أصلاً في السيارة
    Joy'un annesi evdeydi, ama sır tutacağına emindim. Open Subtitles والدة جوي في المنزل ولكنني لا أعتقد بأنها يمكن أن تحفظ سراَ
    Görünüşe göre, Joy'un Anneler Günü'ndeki düşüncesi... o haftayı anne olmadan geçirmekti. Open Subtitles اتضح أن فكرة جوي عن يوم عيد الأم رائع هي قضاء أسبوع بدون أن تكون والدة
    Jessie döndü. Jessie, Joy'un bahsettiği, benim eski kız arkadaşımdı. Open Subtitles جيسي التي كانت جوي تتكلم عنها كانت حبيبتي السابقة
    Ve 6 yıl sonra, benim ve Joy'un ona neler yaptığımızı unutacağını düşündüm. Open Subtitles وتصورت أنه بعد 6 سنوات ستنساني جيسي وتنسى ما فعلته جوي لها لكنني كنت مخطئاً
    Yakalanma sınırı 250 dolar olmasına ve Joy'un 200 dolar cezası olmasına karşın Jessie bunu kafasına koymuştu. Open Subtitles بالرغم من أن جائزة جوي كانت 200 دولار ورخصة صيد الجوائز كانت 250 دولاراً تقبلت جيسي الخسارة
    Joy'un bahsettiği delik yıllar önce yapmış olduğumuz bir kavgadan kalmaydı. Open Subtitles الثقب الذي تتكلم عنه جوي يعود لمشاجرة خضناها قبل سنوات
    Bu tam olarak Joy'un "Britney Kevin : Open Subtitles لقد بدا ذالك لان جوي كانت مهووسة ببرنامج يدعى
    Sonunda Joy'un çaldığı adamı serbest bırakmanın bir yolunu bulduk. Open Subtitles في الاخير وجدنا فكره لإخراج الرجل اللذي سرقته جوي
    Randy, Sence Joy'un hapse girmesi benim mi suçum? Open Subtitles راندي هل تعتقد انه خطئي لدخول جوي السجن؟
    Anlaşılan, bu olay Joy'un yasalarla anlaşmazlığa düştüğü ilk ciddi olay değildi. Open Subtitles اتضح ان هذا ليس اول اجتياز للقانون من قبل جوي
    Joy'un benim için doğru insan olduğunu farkettim. Open Subtitles الآن أكثر من أي وقت مضى، وأنا أدرك أن الفرح هو واحد بالنسبة لي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more