"kökünü" - Translation from Turkish to Arabic

    • جذور
        
    • جذوره
        
    • استئصال
        
    • القضاء
        
    • جذر
        
    • جذورها
        
    • السوس
        
    Bak, ben şefkatli bir adamım ama polisleri aileleriyle bir araya getirmek yozlaşmanın kökünü kazımak, bunlar benim işim değil. Open Subtitles اسمع , أنا رجل عاطفي ولكن جمع أفراد الشرطة مع عائلاتهم إقتلاع جذور الفساد ليس بالضبط من اختصاصي
    Size özellikle nilüfer kökünü tavsiye ederim. Open Subtitles أقترح عليك بالأخصّ جذور اللوتس
    Bu bizim kökünü kurutma istediğimiz yolsuzluk türü. Open Subtitles ان هذا بالضبط نوع الفساد الذى يجب ان نُخرجه من جذوره
    Ottawa bu koyun postuna bürünmüş Alman'ın derhal kökünü kazmamız emrini verdi ve biz de bunu yapacağız. Open Subtitles القيادة في اوتاوا تامرنا علي استئصال الالماني المتخفي في ثياب الحمل ونحن سنستاصلة جيدا
    Buradan görebilirsiniz ki başka hiçbir şey olmadan, sadece evleri sivrisinek geçirmez hale getirmek sıtmanın kökünü kurutmayı sağladı. TED لذا ما يمكنكم ملاحظته هو فقط و بتحصين المنازل ضد البعوض, ولا شىء آخر, سبب القضاء على الملاريا.
    Eminim siyah sakız kökünü içeriğine bakmak için almıştır. Open Subtitles أنا متاكدة انه اشترى جذر الصمغ الأسود ليبحث في خصائصه الطبية
    Biz sorunun dalını, ucunu değil kökünü yok etmek zorundayız. Open Subtitles علينا اقتلاع المشكله من جذورها وليس من الافرع
    Rezene kökünü ve zencefili sıcak suya koy iç. Open Subtitles جذور الشمر و الزنجبيل في ماء دافئ
    Himmler'in, SS için tasavvur ettiği şeyler kökünü efsanevi geçmişinden alıyordu. Open Subtitles كان لحلم (هملر) فى تكوين قوات من الصفوة جذور أسطورية فى الماضى
    Kereviz kökünü çok seviyorum! Open Subtitles ببساطة أعشق جذور الكرفس.
    Kandahar kökünü köprü olarak kullanmış. Open Subtitles تستخدم جذور القندهار كرابط.
    Ormana söz geçirecek, ağaca kökünü söktürecek kimse var mı? Open Subtitles فمن في وسعه أن يجند الغابة ويطلب من الشجر السير تاركاً جذوره ...
    CBI Bozulmuş bir B.S.'nı yakaladı çürümenin kökünü kazıdı ve cinayet davalarımızdan birini çözdü. Open Subtitles لقد إعتقل المكتب مدعياً عاماً محتالاً -فاسداً من جذوره وحللتم جريمة قتل واحدة منكم
    Batı medeniyetleri bu kötülüğün saklandığı yeri bulup kökünü kazımalı yoksa nükleer çağda, küresel teröre yenik düşme riskiyle karşı karşıya kalabilir. Open Subtitles يجب على الحضارة الغربية أن تتخلص من هذا الشر من جذوره حيثما يختفي. أو أنها تخاطر بالخسارة على أيدي الإرهاب العالمي في هذا العصر الذري.
    Dünya Sağlık Örgütü çiçek hastalığının kökünü kuruttuğunu açıkladı. Open Subtitles اعلنت منظمة الصحة العالمية .. استئصال الجودري نهائياً
    Yenilenmiş silahın büyük bir gücü vardır. Tüm karanlık sihirlerin kökünü kurutabilir. Open Subtitles للسلاح المرمّم قوّة هائلة وبإمكانه استئصال كلّ السحر الأسود للأبد
    Ancak ısırılma oranının yüksek olduğu yerlerde, örneğin Nijerya'da bu yolla sıtmanın kökünü kurutamazsınız. TED لكن كلما اتجهت إلى معدلات لدغ عالية, كما فى نيجيريا, فبالطبع لن تستطيعوا القضاء عليها
    Bana sahiden kargaların kökünü kazımamız gerektiğini anlatıyordu. Etrafı dağıtıp kirlettikleri için onları öldürmemiz şartmış. Ona saçmaladığını, TED وكان يخبرني أنه علينا حقاً، القضاء على كل هذه الأشياء. يجب أن نقتلهم لأنهم يقومون بدمار. قلت أن ذلك فعل غبي،
    Belki hamile kadınlara yapılan saldırılarda kediotu kökünü araştırırsak karavanda bir şey bulabiliriz. Open Subtitles حسناً ربما لو تتبعنا الهجمات المماثلة "على نساء حوامل بمخدر "جذر حشيشة القط ممكن أن نجد شيئا علي علاقة بالموضوع
    Sinir kökünü mü kestin? Open Subtitles هل قمت بقطع جذر العصب؟
    Sorunların kökünü kazı, yok olup gitmelerini sağla. Kral olduğun zaman yaptığın şey budur. Open Subtitles اجتثاث المشاكل من جذورها يمحوها، هذا ما تفعله حين تكون الملك.
    Patlamış mısırı ve meyan kökünü hazırlayın çünkü başını gerçekten de seveceksiniz. Open Subtitles حسنا , حسنا , جهزوا الفشار وعرق السوس لانكم سوف تحبون كيف بدأ هذ الامر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more