"kökler" - Translation from Turkish to Arabic

    • الجذور
        
    • جذور
        
    • والجذور
        
    • جذر
        
    Ve öğrendiğim her şeyi Kökler adlı bir kitapta topladım. Open Subtitles و تلك الأشياء التي تعلمتها كتبتها في كتاب أسميته الجذور
    Ağaçlar olduğunda Kökler suyu tutar. TED عندما يكون لديك الأشجار، نظام الجذور يتمسك بالماء.
    Böylece çok yaprak kaybettiklerinde, köklerini bırakırlar. Bir çeşit dağlama yaparlar ve Kökler ölür. TED فعندما يفقدون جرم الورق ، يكوون الجذور يكوونها بشكل ما والجذور تموت
    Kökler iyice derinlere giderse bunu yapabilirler, yüzeye yakın gezinmedikleri sürece. TED وهذا لن يتحقق إلا بوجود جذور أعمق يمكنها التوغل في التربة.
    Elbette Kökler o bitkinin sulu kalması için gereklidir. TED و بالطبع فإن الجذور مطلوبة لإرواء النبتة.
    Görünen o ki deri yüzeyinin altında, saçımızı oluşturan Kökler yaşamaya devam ediyor. TED تحت سطح الجلد، تبقى الجذور التي تولد الشعر على قيد الحياة.
    Toprak çok yumuşak -- o kadar yumuşak ki Kökler kolayca, hızlıca içine girebiliyor. TED التربة ناعمة جداً ناعمة جداً، بحيث أن الجذور تستطيع اختراقها بسهولة، وبسرعة.
    İlk üç ayda, Kökler bir metre derinliğe ulaştılar. TED خلال الثلاثة شهور الأولى، تصل الجذور لعمق متر واحد.
    Bu Kökler toprağı sımsıkı tutan bir örgü oluşturuyor. TED تشكل هذه الجذور شبكة، تمسك بالتربة بشدة.
    Kökler ve vuruşlar grupları üç proje seçtiler. TED جميع مجموعات الجذور والبراعم اختارت ثلاثة مشاريع.
    Kökler, yağmur suyu drenajına ve su dağıtım şebekelerine olan ihtiyacı düşürüp seli de önlerler. TED تساعد الجذور على منع الفيضانات، مع تقليل الحاجة إلى تصريف العواصف ومحطات معالجة المياه.
    Bitkiler yerçekimine tepki verebilirler elbette. Böylelikle filizler yerçekiminin aksine büyürken Kökler yerçekimine doğru büyürler. TED وهي قادرة طبعاً للتجاوب مع الجاذبية أثناء نمو سيقانها عكس اتجاه الجاذبية الارضية كما ان الجذور تتحرك مع اتجاه الجاذبية
    Yapraklar, Kökler, yeni büyüme halkaları. Open Subtitles و لكنها دائما ما تهاجم الأجزاء الحية الأوراق ، الجذور ، الحلقات حديثة النمو
    Bu oluşumlar, Kökler suyun üzerindeyken havadan oksijen alabilmesini sağlayan gözenekleri çevreliyor. Open Subtitles تحيط هذه الزّوائد بمسامات تأخذ الأكسجين من الهواء عندما تكون الجذور فوق الماء
    Kökler, buldukları her açıklığı sarmış. Open Subtitles يبدو أنّ الجذور قد وجدت طريقها عبر كلّ مدخل.
    Kökler büyüdü ve ana ağaç bizi birbirimize bağladı. Open Subtitles نمــــت من الجذور من الشجرة الأم لتربطنا سوياً
    Üzerimde Kökler salınırken bin yıl boyunca burada oturup uzaktan dünyayı izlemek istediğimi mi sanıyorsun? Open Subtitles هل تعتقد اننى اود المكوث هنا لألف سنة؟ أشاهد العالم من على مسافة بينما تنمو الجذور بداخلى
    Burada her zaman taze Kökler bulunur. İnsan onları atar. Open Subtitles هناك جذور طازجة هنا يومياً الإنسان يلقيها من أعلى
    - Hepsine Kökler'i seyrettirdim. Open Subtitles نعم، أنا جلست معهم واقنعتهم انهم من جذور واحدة
    Dinle. Vücudu ağacın köklerine dönüştü. Kökler yayıldı ve yeryüzünü biçimlendirdi. Open Subtitles أنظر، لقد أصبح جسده جذور الشجرة لقد نمت و كونت كوكب الأرض
    Buraya bir fidan dikersen Kökler çürür. Open Subtitles تم غرس الزرع هنا والجذور تعفنت.
    Bu şekilde değil. Istediğin gibiydi, bebeğim. Bütün şeytanca Kökler. Open Subtitles هذا متصل بذاك , جذر كل شر أيذكرك هذا بشيء ما ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more