"kötü günde" - Translation from Turkish to Arabic

    • السراء والضراء
        
    • الضراء
        
    • أو للأسوأ
        
    • والسيئة
        
    • والأوقات السيئة
        
    • مهما تغيرت
        
    • كل الأحوال
        
    • فى السعادة
        
    • في السرّاء
        
    • في الصحة والمرض
        
    • على السراء
        
    • السرّاء والضرّاء
        
    • الأوقات الطيبةِ
        
    • اليوم الأسوء
        
    • الغنى و الفقر
        
    İyi günde kötü günde yanında olmaya yemin eder misin? Open Subtitles هل تتعهدين ان تكوني وفية له في السراء والضراء ؟
    Sevmek, hürmet göstermek ve üzerine titremek üzere hastalıkta ve sağlıkta, iyi günde ve kötü günde, ölüm sizi ayırıncaya kadar? Open Subtitles أن تحبها وتـُعزها فى الصحه وفى المرض فى السراء والضراء
    Deborah Julie Thompson'u bugünden itibaren birlikte olarak iyi ya da kötü günde, zenginlikte ve fakirlikte sağlıkta ve hastalıkta, ölüm sizi ayırıncaya kadar karın olarak kabul ediyor musun? Open Subtitles ستتخذ من ديبورا جولى طومسون زوجه شرعيه لك من اليوم فصاعدا فى السراء و الضراء , فى الغنى و الفقر
    Sizce de öyle değil mi? Hani bir yemin etmiştiniz. İyi günde kötü günde diye. Open Subtitles حسنا، أتذكر تلك الوعود، "للأفضل أو للأسوأ
    Ben her zaman onun yanındaydım. İyi günde de, kötü günde de. Open Subtitles لقد كنت دائماً معه في الأوقات الجيدة والسيئة
    Sen, Edward Vanderman Penelope Wilhern'i karın olarak kabul ederek onu sevip koruyacağına iyi günde ve kötü günde, varlıkta ve yoklukta hastalıkta ve sağlıkta ölene kadar onu sevip, yanında olacağına söz veriyor musun? Open Subtitles هل تقبل أنت ادوارد بنلوبي لتكون زوجتك ؟ في السراء والضراء في الفقر والغنى
    Edward Humphrey Vanderman'ı kocan olarak kabul ederek onu sevip koruyacağına, iyi günde ve kötü günde varlıkta ve yoklukta, hastalıkta ve sağlıkta ölene kadar onu sevip, yanında olacağına söz veriyor musun? Open Subtitles ادوارد هامفري فاندرمان الثالث ليكون زوجك المخلص لتملكيه وتحتفظي به وفي السراء والضراء
    Ben varken olmaz Runkle. 20 sene boyunca, İyi günde kötü günde yanında kalmış bir kadını rehabilitasyondan çıktığı dakika yüzüstü bırakamazsın. Open Subtitles ليس بمناوبتي رنك , انت لا تهجر إمرأة بقيت معك على السراء والضراء لعشرين سنة , بمجرد خروجها من إعادة التأهيل
    Bu günden itibaren iyi günde, kötü günde, yoksullukta ve sağlıkta onu sevip sayacağıma yemin ediyorum. Open Subtitles من هذا اليوم وصاعدا في الضراء والسراء في الغنى والفقر
    Ama biz iyi günde ve kötü günde her türlü zorlukta beraberce. Open Subtitles لكن ها نحنُ ذا في السراء و الضراء نُدخلُ و نُخرج.
    Nikahlı karım olarak, onu sevip sayacağıma, iyi günde kötü günde, zenginlikte fakirlikte, hastalıkta sağlıkta... Open Subtitles وزوجتي للأفضل أو للأسوأ -فى السراء والضراء...
    Yani, evliliğin anlamı bu, değil mi? İyi günde ve kötü günde. Open Subtitles انا اعنى هذا هو الزواج , صحيح الاوقات الجيدة والسيئة ؟
    İyi günde, kötü günde O hep Open Subtitles خلال الأوقات الجيدة والأوقات السيئة ستكون دائماً
    İyi günde ve kötü günde Hep yanında olacağımı bilirsin Open Subtitles مهما تغيرت الأحوال أنت تعلم أنى سأكون دائماً حولك
    iyi günde kötü günde zenginlikte-yoksullukta hastalıkta-sağlıkta, ölene kadar kocan olarak kabul ediyormusun? Open Subtitles لتحتفظي به وتمسكيه من هذا اليوم فصاعدا في كل الأحوال الغنى أو الفقر في المرض وفي الصحة حتى يفعل الموت ما عليك؟
    Bugünden itibaren, iyi günde kötü günde, hastalıkta ve sağlıkta, ölene dek... Open Subtitles من هذا اليوم و صاعداً , في السرّاء و الضرّاء في الصحّة و المرض , حتى يقوم الموت
    İyi ve kötü günde onu sevmeyi, huzur vermeyi, ve kendini başkalarına değil sadece ona adamayı kabul ediyor musun? Open Subtitles هل ستحبها تريحها تمجدها وتبقيها في الصحة والمرض وتبتعد عن كل الأخريات ؟ وتبقي نفسك من أجلها طالما ما زلتما حيان ؟
    Karı ve koca olarak iyi günde, kötü günde, sağlıkta ve hastalıkta ölüm sizi ayırana dek onu sevip sayacak mısın? Open Subtitles ،ألا أحببتها وكرّمتها في كل الأحوال ،في السرّاء والضرّاء كزوجٍ وزوجة حتى يفرّق بينكما الموت؟
    Senin görevin, iyi günde ve kötü günde bu ilişkiye mutluluk tohumları ekmek... ailelerimiz arasındaki ilişkiyi daha da sağlamlaştırmak. Open Subtitles هذا واجبُكَ لفَهْم حسّاسية هذه الرابطةِ... ... للنشر سعادة في الأوقات الطيبةِ والسيئةِ لتَقْوِية روابطِ كُلّ علاقة
    Babamın sesini bir daha okuldan eve döndüğüm o en kötü günde duyacaktım. Open Subtitles المرّة التالية الّتي سمعتُ فيها صوتُ أبي كانت عندما وصلتُ البيت عائداً من المدرسة صباح ذلك اليوم الأسوء
    Evlendiğimizde, sulh hakimi "İyi günde, kötü günde." demişti. Open Subtitles أتذكرين نذور الزواج؟ لقد تعاهدنا أن نتلازم فى الغنى و الفقر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more