"köylüler" - Translation from Turkish to Arabic

    • القرويون
        
    • القرويين
        
    • الفلاحين
        
    • الفلاحون
        
    • القرويّون
        
    • أهل القرية
        
    • المزارعين
        
    • القرى
        
    • قرويين
        
    • فلاحين
        
    • القرويّين
        
    • القريه
        
    • فلاحون
        
    • قرويّون
        
    • القروين
        
    Bazı yıllar, hiç gelmezler. Ama köylüler, yağrumurun geldiği zaman sert geleceğini biliyorlar. Open Subtitles في بعض السنوات , لا تأتي أبداً ولكنَّهاإذاجاءت، سيعرف القرويون أنَّها ستكون عنيفة
    Yazları bu köyde su bulmak oldukça güçtür, buna karşın köylüler kanallarındaki iğrenç suyu kullanırlar. Open Subtitles في الصيف، يندُر وجود الماء يُجبر القرويون على شرب هذه المياه القذرة
    Kralların bir zamanlar ziyafet verdiği yerlerde şimdi otlar var ve köylüler domuzlarına yuva yapmak için duvarları söküyor. Open Subtitles الآن الأعشاب تنمو فى المبنى حيث كان الملوك يقيمون الولائم ـ و عربات القرويين بجانب الجدران لعمل وقايه لخنازيرهم
    köylüler özgürlüklerini istediklerinde, köle sahipleri hepsinin evini yaktı. TED عندما طالب أولئك القرويين بحريتهم، قام من يستعبدونهم بإحراق كل منازلهم.
    Çünkü köylüler akrep ve yelkovan gibidir kendi yollarını seçebilecek kabiliyete sahip değillerdir. Open Subtitles لأن الفلاحين لم يعد بمقدورهم اختيار طريقهم بنفسهم. مثل الساعة التى بين يدي.
    köylüler bu topraklarda adamlarının kemik parçalarını yıllar boyunca toplayacaklar. Open Subtitles الفلاحون سيجمعون بقايا عظام رجالك من هذه الحقول لعقودٍ قادمة
    Şelalenin arkasında bir mağara ortaya çıkmış ve gözüpek köylüler, mağaraya girmiş. Open Subtitles ظهرت فتحة كبيرة خلف الشلال حيث القرويّون الشجعان كان عليهم أن يَزْحفوا
    Köyde yapacak o kadar az şey vardı ki, köylüler onları kabul ettiler: Open Subtitles ولم يفعلوا الكثير للقرية حتى أن تقبلهم في النهاية أهل القرية:
    Ve siz köylüler, Gabbar'dan gelen bu mektubu dinleseniz iyi edersiniz. Open Subtitles وأنتم أيها القرويون يجب أن تستمعوا إلي هذا الخطاب من جبار أيضا؟
    Sonra çekiyorlar silahlarını. Kurşuna diziyorlar. Sabaha karşı, bir tesadüf köylüler buluyor. Open Subtitles يعدمونهم ، القرويون . وجدوهم في الصباح بالصدفة
    köylüler, bu Basanti... Open Subtitles أيها القرويون ، هذه باسنتى كان من المفترض أن أتزوجها
    Tahmin edeceğiniz gibi köylüler için pek hoş bir yöntem olmazdı. TED كما قد يتبادر إلى ذهنك، لم تحظ هذه الاستراتيجية بشعبية كبيرة بين القرويين.
    Bunu yönetmek için büyük bir organizasyona ihtiyaç yoktu. köylüler kendileri yönettiler. TED اي اننا لا نحتاج الى مؤسسة كبيرة لادارته انه يدار من قبل القرويين انفسهم
    Evler yıkılmış ama köylüler kayıp vermemişler. Open Subtitles البيوت والأغراض حُطِّمَت، لكن القرويين غادروا بأمان.
    Yalnızca kendin düşünen, zenginlerin sayısı hızla artarken zavallı yoksul köylüler de olan bitenden habersizdiler. Open Subtitles ازداد عدد الرجال و النساء الأغنياء المنغمسين في الملذات, بينما ظلت التماسات الفلاحين الفقراء دون جواب.
    Herkes biliyor, köylüler efendilerinden önce geldiler. Open Subtitles الكل يعلم هذا الفلاحين يأتون قبل أسيادهم
    köylüler onları hiç dikkate almadığınızı hissediyorlar. Open Subtitles الفلاحون يَشْعرونَ أنت لَيْسَ لَكَ إعتبارُ لهم.
    köylüler artık vergi vermiyor. Open Subtitles لم يعد الفلاحون يدفعون الضرائب، لا ضرائب على الأرض ولا جباية
    Çevredeki köylüler bir kâse pirinç için onları askerlere teslim etmezse. Open Subtitles أو مالم القرويّون المحليّون سَيُعيدونَ أسير الحرب في طاسة ارزِّ
    köylüler beni orada dururken gördüler, kanla kaplı. Open Subtitles أهل القرية رأوني واقفة هناك ومغطاة بالدم
    köylüler, samurayların onlara yakın olmasından memnun olmayacaktır. Open Subtitles و المزارعين لا يحبوا أن يحصل الساموراي عليهم
    Şimdi bu köylüler, gerillaların ayakta kalmasını sağlayan köklerdir. Open Subtitles حسنا, هذه القرى تمثل الجذور التي يعتمد عليها رجال العصابات للبقاء
    Korkmuş köylüler, gizemciler ve diğer büyük şeytani varlıklar tarafından omuzlarımın üzerinden kesildiler. Open Subtitles عزلوا عني بواسطة قرويين مرعبين غامضين واخرين اكثر شراً
    Efendiler, köylüler, saçmalık! Doğduğumuzda hepimiz aynıyız. Open Subtitles سادة , فلاحين , هراء فى الميلاد كلنا متساوون
    Şu hastalıktan kırılan köylüler acaba lanetlenmiş midir diyordum. Open Subtitles سائلت نفسي ما إن كان المرض الذي عاناه أولئك القرويّين سببه لعنة.
    köylüler kurtları duydu ama sırtlanın ortaya çıkması bir sürprizdi. Open Subtitles سمع اهل القريه صوت الذئاب ولكن ظهور الضبع المخطط هو المفاجأه
    Başkanınıza, biz Koreliler'in cahil köylüler olmadığını söyle. Open Subtitles اشياء سيئه سوف تحدث لبلادى اخبر رئيسك باننا لسنا فلاحون جهله هنا فى كوريا
    Sakın yaşlı cadıdan bir şey dilenmeyin, köylüler! Open Subtitles أنت ليس من الضروري أن تَستجدى أيّ شئَ مِنْ العفريتةِ، قرويّون!
    Bir gezegen vardı beklendiği gibi, her defasında Wraithler geldi köylüler alındı, ama bu özel gezegende, birkaç durumda alınanlar geri döndüler. Open Subtitles كان هناك كوكب. وكما هو متوقع الرايث حضروا وأخذوا القروين.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more