"köylünün" - Translation from Turkish to Arabic

    • الفلاح
        
    • فلاح
        
    • ريفي
        
    • القرويين
        
    • فلّاح
        
    • قروي
        
    • ريفى
        
    • أهالى القرية
        
    Hatırla bunu, okumayı ve yazmayı öğreneceksin, ama daima Olmo D'Alcò olacaksın, bir köylünün oğlu. Open Subtitles تعال هنا تذكر هذا, ستتعلم القراءة و الكتابة ولكنك دائماً ستكون أولمو دالكو, ابن الفلاح
    Sen ona saldırdığında köylünün gözlerindeki korkuyu hatırlıyor musun? Open Subtitles أتذكرين نظرة الرعب في عيني الفلاح عندما كنتِ تنقضين عليه؟
    Binlerce Afrikalı köylünün ölmesinden daha çok medyanın ilgisini çeker. Open Subtitles سيجذب هذا وسائل إعلام أكثر من وفاة ألف فلاح فريقي
    Oyun kitabı okuyamayan, aptal bir köylünün tekisin. Open Subtitles وأنت ريفي أحمق لا يستطيع حتى قراءة كتاب قواعد اللعبة
    - Babamın, yüzlerce yoksul köylünün ayağını, kolunu, kafasını uçuran mayınlar. Open Subtitles تلك الألغام دمرت الآباء و مئات القرويين ، مزقت الأطراف والرؤوس . قبرت مئات القرويين
    Ama sonra ateş bile yakmaktan aciz olduğumu fark ediyorum. - Her köylünün yapabildiği bir şey bu. Open Subtitles ثمّ أدرك أنّي لا أجيد إضرام النار وهو عمل يمكن لأيّ فلّاح القيام به
    Sıradan bir köylünün tekiydim ama sen çok ama çok özel biriydin. Open Subtitles انا كنت قروي, فقط قروي بسيط و لكن انت , انت كنت شيئاً مميزاً فعلاً
    Tanrı'nın ulusunun geleceği için bir köylünün hayatı. Open Subtitles حياة ريفى واحد لأجل مستقبل شعب الله.
    O dokuz tane köylünün ölmesi gerekiyordu. Open Subtitles كان من الضرورى ...... قتل . أهالى القرية التسعة
    Ama bir köylünün damak zevkine zehir gibi gelebilir. Open Subtitles , بالرغم من هذه المحنة . هذا يكون مذاقة مثل السم بالنسبة إلى الفلاح
    Sadece bir koyun olmama rağmen, gelişen bir ekonomide bir köylünün hiç şansı olmadığını ben bile biliyorum. Open Subtitles أنا تيس فحسب ، لكن أعرف كذلك أن الفلاح يواجه الصعوبات وسط تقلبات الإقتصاد
    Öyleyse köylünün fakirler mezarlığına gömüldüğünden emin ol. Open Subtitles اذن قم بدفن الفلاح في مقبرة الفقراء
    Cerrahın elindeki jilet. Sarhoş köylünün elindeki orak. Open Subtitles شفرةُ حلاقة في يد طبيب جرَّاح ومِنجلٌ في يد فلاح سكران
    Şatoma bir köylünün sahip olmasına çok üzüldü. Open Subtitles حزن لأن سمع بأن فلاح يملك قصري
    Kılıcımı bir köylünün kanıyla kirletmek istemiyorum. Open Subtitles لا أريد أن ألوث سيفي بدم فلاح
    Tahsilliyim. Oyun kitabı okuyamayan, aptal bir köylünün tekisin. Open Subtitles وأنت ريفي أحمق لا يستطيع حتى قراءة كتاب قواعد اللعبة
    Hayır, kıskanmıyorum. Sadece bazı insanların, bir köylünün çöpten yaptığı bir şeye yüzlerce dolar vermesine inanamıyorum. Open Subtitles لست كذلك ، إنني فقط لا أصدق أن الناس تدفع مئات الدولارات لترى شيئاً أخرجه ريفي من نفايته
    Burada kaç köylünün yaşadığını öğrenmek için bir emir vermiştiniz. Open Subtitles أصدرتوا أمراً بتسجيل عدد القرويين الذين يعيشون هنا
    Avrupa'dan feryatlar yükseliyordu çünkü Bulgaristan'dan gelen basın raporlarında, binlerce köylünün, Osmanlının gayrı-resmi kuvvetleri olan yağmacı başıbozuklar tarafından öldürüldüğü belirtiliyordu. Open Subtitles كان هناك احتجاج ضخم في أوروبا لأن التقارير الصحفية تأتي من "بلغاريا" والتي تقول أن عشرات آلاف القرويين البلغار تم ذبحهم
    Ama sonra ateş bile yakmaktan aciz olduğumu fark ediyorum. - Her köylünün yapabildiği bir şey bu. Open Subtitles ثمّ أدرك أنّي لا أجيد إضرام النار وهو عمل يمكن لأيّ فلّاح القيام به
    Tanrı'nın ulusunun geleceğine karşılık sıradan bir köylünün canı. Open Subtitles حياةُ قروي واحد، مقابل مستقبل شعبُ الرب.
    Bambu terliği giyen yoksul bir köylünün bin dolarlık kameraya parası yeter mi? Open Subtitles قروي فقير بحذاء الخيزران لا يمكنه شراء كاميرا صغيرة بـ 1000 دولار؟
    Bilmem neredeki eyaletten kot pantolonlu köylünün teki. Neden bu adamı seçtiler sence? Open Subtitles ريفى أحمق من ولاية معينة
    Dokuz köylünün ölümü ve verdiğin o röportajla ortalık iyice kızıştı. Open Subtitles أهالى القرية التسعة الذى قتلتهم ...... وهذا اللقاء الحوارى قد زادوا الطين . بلا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more