Küçük bir kuş gelip bana dedi ki Dwight, oğlunun doğumgününe gelemiyormuş. | Open Subtitles | مهلا , طائر صغير أخبرني بأن دوايت لايستطيع الحضور لعيد ميلاد ابنك |
Küçük bir kuş bana senin ödenmemiş bir park cezan olduğunu söyledi. | Open Subtitles | طائر صغير أخبرني: أنَّ لديك مخالفة وقوف سيارة غير مدفوعة. |
Şey, lezzetli bir browni yedim ve sonra Küçük bir kuş beni buraya getirdi. | Open Subtitles | حسنا كان لدي كعك لذيذ ومن ثم طائر صغير قادني الى هنا |
Küçük bir kuş, senin dün gece Leslie ile işi pişirdiğini söyledi. | Open Subtitles | حسنا ، عصفور صغير أخبرني أنك و ليزلي غزوتما ليلة أمس ؟ |
Küçük bir kuş söyledi de, bu yıldıza kendi ekibini veriyormuşsun? | Open Subtitles | مرحبا. تعلمين، عصفور صغير أخبرني أنكِ أعطيتي هذه هنا فريقها الخاص. |
Küçük bir kuş bana birisinin baba olacağını söyledi. | Open Subtitles | عصفورة صغيرة قالت لى ان احدا ما سيصبح ابا. |
Küçük bir kuş bana dedi ki ısmarlama sırası sendeymiş. | Open Subtitles | طيرٌ صغير أخبرني بأن الجولة هذا اليوم على حسابك. |
Küçük bir kuş bana söyleyebilir. | Open Subtitles | حسنٌ, قد يخبرني بهذا طائر صغير |
O zaman Küçük bir kuş onun içinden uçarsa, ölür! | Open Subtitles | إذاً فإذا طائر صغير حلق من هناك فسيموت |
Küçük bir kuş bana dedi ki buradaki konuklarımızdan biri... | Open Subtitles | طائر صغير قال لى ان احد ضيوفنا هنا |
Küçük bir kuş bana dedi ki buradaki konuklarımızdan biri... | Open Subtitles | طائر صغير قال لى ان احد ضيوفنا هنا |
Karımı kaybedersem... ..ertesi gün Küçük bir kuş penceremin kenarını konar gözümün içine bakar ve şöyle der: "Sean benim, Anna. | Open Subtitles | ...اذا فقدت زوجتي و باليوم التالي , حطً طائر صغير... بعتبة نافذتي |
Küçük bir kuş şarkı söylemeyi sevdiğini söyledi. | Open Subtitles | "ياسمين" طائر صغير اخبرني انك تحبين الغناء |
- Küçük bir kuş bana dün bir bevliyeciye göründüğünü söyledi. | Open Subtitles | - ماذا؟ - طائر صغير أخبرني بأنك كنت في مكتب طبيب أمراض مسالك بولية بالأمس |
Hatırlıyorum da saraya taşınalı çok olmamıştı Küçük bir kuş yatak odamın penceresine çarptı ve kanadını kırdı. | Open Subtitles | أتذكر .. لم يمض وقت طويل بعد انتقالي للقصر حتى اصطدم عصفور صغير بنافذة الغرفة وجرح جناحه |
Belki de Küçük bir kuş para takası olacağına dair onlara haber vermiştir. | Open Subtitles | ربّما قام عصفور صغير بإعلامهم أنّه سيكون هُناك تبادل أموال. |
Ralph Lauren'de çalışan ve yattığım Küçük bir kuş. | Open Subtitles | - عصفور صغير أنا مارس الجنس في رالف لورين. |
Küçük bir kuş bana birisinin baba olacağını söyledi. | Open Subtitles | عصفورة صغيرة قالت لى ان احدا ما سيصبح ابا. |
- Gitmeden önce, ...Küçük bir kuş Bay Carson'ın Thomas'tan kurtulmaya karar verdiğini söyledi. | Open Subtitles | "عصفورة صغيرة أخبرتني بأن السيد "كارسون قد إتخذ قرارهُ بالتعامل مع "توماس" بعد كل شئ |
Buradaki işim bitti mi Müdür Figgins? Küçük bir kuş bana birinin yaz tatilinde yeni bir set kavuna kavuştuğunu söyledi hem de "Cheerios plastik yasaktır" uygulamamı bildiğin halde. | Open Subtitles | هل أنتهيت من هنا يا مدير (فاجينز) ؟ طيرٌ صغير أخبرني |
Bana kendimi nasıl hissettirdiğini o kadar çok elimde tutmak istedim ki sonuçta seni Küçük bir kuş gibi, kendi ellerimle boğduğumu fark ettim. | Open Subtitles | وأدرك أنني كنت متمسكة بكيف كنت تجعلني أشعر لدرجة اني كنت أخنقك في يدي , كطير صغير |
Küçük bir kuş bana, karıma karşı bir şeyler hissettiğini söyledi. | Open Subtitles | أي طير صغير أخبرني بأن لديك المشاعر لزوجتي. |
Küçük bir kuş bana söyledi ... bir burda gelen düğün hediyesi. | Open Subtitles | حسناً ، العصفورة اخبرتني بأننا لدينا عروسة بالمنزل اليوم |