"külot" - Translation from Turkish to Arabic

    • ملابس داخلية
        
    • سراويل
        
    • الملابس الداخلية
        
    • السراويل
        
    • السروال
        
    • كيلوت
        
    • الكلسات
        
    • سروال
        
    • كيلوتَ
        
    • كلوت
        
    • سروالاً
        
    • أندربانتس
        
    • ملابسك الداخلية
        
    • ملابسها الداخليه
        
    • الثوب الجلدي
        
    Belki de bir külot bir kadına ait olmadığını bildiği ama kabullenemediği... Open Subtitles قد تكون ملابس داخلية تعلم أنها ليست ملكها لكن ترفض التحدث بشأنها
    Ve bunun gibi bir şeye bakıyorum, ve dürüstçe, bilirsiniz neden birisi cebi olan bir külot tasarlasın, değil mi ? TED وأنا أنظر لشيء كهذا ، وبصراحة أقول لم يقوم أحدهم بتصميم ملابس داخلية بجيوب؟
    Genişlemeye dayanacak kadar esnek bir külot nasıl bulacağını sormuyorum bile. TED ولن أتسائل حتى كيف يجد سراويل مرنه بما يكفي لتحمل التمدد.
    Ve bir sürü şarap gibi kırmızı külot meteliksiz birileri... Open Subtitles الكثير من الملابس الداخلية كاللون الأحمر كالنبيذ حطمت شخصا ما
    Kızlar revirden külot alıyor. Open Subtitles هي الفتيات سيشترون السراويل الداخلية من الصيدلية
    Ve külot vücudumdaki yarayı saklamaya yarıyor. Open Subtitles و السروال التحتي الذي يخفي الندبة من الجراحة القيصرية
    Oradaki bir kadın bana, annesinin ona eskiden "Pijamanın altına külot giyme ki TED هناك اخبرتني امراة ان امها اعتادت ان تخبرها لاترتدي ملابس داخلية عزيزتي تحت ثياب نومك
    külot. Herkesin külota ihtiyacı vardır. Open Subtitles الملابس الداخلية ، كل شخص يحتاج ملابس داخلية
    Şort külot giyerim, esmer şeker severim... Lima fasulyesine dayanamam. Open Subtitles , أرتدي ملابس داخلية طويلة، أحب العرق سوس لا أطيق البقوليات الحمضية
    Bana yeni külot almış ve hepsini benim için seçmiş. Open Subtitles إشترت لي سراويل تحتية جديدة، وكلها محاكة لي
    Çünkü bu çizgili, böylece külot giymek zorunda değilim. Open Subtitles لانه محشو، لذا لا احتاج الى ارتداء سراويل داخلية، انه رائع
    Bütün gün külot ve sütyenlerle bir taburede oturur. Open Subtitles يجلس على الكرسي طوال اليوم و بحوزته حمَّالات صدر و سراويل
    Yedi çift külot getirdim hepsi bu kadar. TED لقد احضرت سبعة ازواج من الملابس الداخلية فحسب
    Âdet döneminde dişi köpeklere külot. Open Subtitles ‫الملابس الداخلية لاناث الكلاب ‫لفترة دورتهم
    Ama kızların soyunma odasından külot çalmak... Open Subtitles ولكن سرقة السراويل من غرف البنــــات المغلقــة
    - Kızlara bu şekilde külot giydireceğiz. Open Subtitles هذه هي طريقة جعل الفتيات يرتدون السراويل
    Su sutyeni ve çizgili külot.3 Open Subtitles مهلاً يا زائفة الثدي , وذات السروال الضيق
    Destekleyici ve nazik bir biçimde, senin iş için giydiğin külot gibi. Open Subtitles المساعد واللطيف، مثل مبهجكَ كيلوت العملِ البيجيِ.
    Evet. Pembe külot giymesi için külot giymek zorunda. Open Subtitles نعم , عليها أن تلبس بنطال أولًا لتلبس الكلسات الوردية
    Ya buydu ya da deri sutyen ve külot. Hayır, hayır. Open Subtitles لقد كان إما ذلك أو حمّالة نهدين و سروال تحتي جلديين.
    - Kes artık. - Sutyen yok, külot yok. Open Subtitles توقفي لا حمالةَ صدر، لا كيلوتَ
    Külotsuz! Neyse zaten külot giymeyecektim. Open Subtitles بدون كلوت على العموم ما كنت هلبسه
    Tanımadığın o adam sana külot giyip giymediğini soruyor. Open Subtitles شخصًا لا تعرفينه يسأل إذا ما كنتِ ترتدين سروالاً داخليًا؟
    Vaay. Kaptan külot hedefine dikkat et. Open Subtitles أوه، كابتن أندربانتس
    Üstünde sadece bir külot ve kadınların giydiği... plastik, şeffaf bir yağmurlukla ortalıkta dolaşıyor. Open Subtitles تأخذ جولة هناك وانت لا ترتدى سوى ملابسك الداخلية واحد المعاطف البلاستيكية التى تشبه معاطف النساء الشفافة
    Onun külot çekmecesine ellerini sokmuş! Open Subtitles ووضع يديه في درج ملابسها الداخليه
    külot giyeceğini söylemiştin. külot nerede? Open Subtitles قلتي بانك ستلبسين الثوب الجلدي اين الثوب الجلدي؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more