Günümüzde ün, kültürümüzdeki en önemli şey ve tecrübelerime göre, kimse seni "kara gözüne, kara kaşına" ünlü yapmaz. | Open Subtitles | الشهرة أهم شيء في ثقافتنا الآن و إن كان هناك شيء تعلمتُه فهو أنه لا أحد سيعطيك إياها |
Ruhumuzdaki veya kültürümüzdeki bir ihtiyacı gidermek için mi uydurduk? | Open Subtitles | هل اختلقناه في أحلامنا لتلبية حاجة في أذهاننا أو ثقافتنا ؟ |
Bence bu bizim entellektüel kültürümüzdeki iki özelliğin karışımı yüzünden aslında bunların birbirinin zıttı olduğunu düşünüyoruz ama aslında bunlar bir miktar varsayımı paylaşıyorlar. | TED | إنني أعتقد أن السبب عبارة عن مزيج لخاصيتين من خواص ثقافتنا الفكرية اللتين نحب أن نراهم كأضاض لكن في الحقيقة هما يتشاركان بمجموعة من الافتراضات |
Bencil genler. Ben de aynı kurnazlıkla soruyorum: kültürümüzdeki evrene teknolojinin gözünden baksak ne görürüz? | TED | و سوف أقوم اليوم بتنفيذ حيلة مشابهة ماذا لو نظرنا للكون من خلال ثقافتنا من خلال أعين التكنولوجيا؟ ماذا تريد التكنولوجيا؟ |
Bu zamanın en acılı yanı ise farkına varmaktı. Dairemdeki boşluk ise içimdeki boşluğun bir yansımasıydı, ve kültürümüzdeki bazı yalanlara inanmıştım. | TED | وأصعب جزء في تلك اللحظة هو الوعي بأن الفراغ في شقتي هو انعكاس للفراغ بداخلي، وانطلت علي بعض الأكاذيب التي تمليها علينا ثقافتنا. |
(Alkışlar) Bu yanlış bilinen kanı çok derin ve kültürümüzdeki çok karanlık bazı güçlerle iç içe geçmişler. | TED | (تصفيق) إن جذور هذه الخرافة عميقة وهي متشابكة مع قوى مظلمة جدًا في ثقافتنا. |