Fakat bir graviton bulursak, nihayetinde kütleçekimini gerçekten anlayabiliriz. | Open Subtitles | لكن بوجود جزيء الجاذبيّة, قد نتوصّل أخيراً لفهم الجاذبيّة. |
Bu temel kusuru giderebilmek için, kütleçekimini ilahi ellerden kurtarmamız gerekiyor. | Open Subtitles | ولُمعالجة هذا العيب الجوهريّ, علينا تولّي مسألة "الجاذبيّة" بأنفسنا. |
O kütleçekimini uzayzamanın bükülmesinin bir sonucu olarak gördü. | Open Subtitles | يرى "الجاذبيّة" كناتج للمكان والزمان, لإنحناء الـ"زمكان". |
Şimdi artık kütleçekimini tam olarak anlama görevinin neresinde olduğumuzu tam olarak biliyoruz. | Open Subtitles | نعلم الآن تحديداً أين توقّفنا بأحجيتنا لإتمام تفسير "الجاذبيّة". |
kütleçekimini daha derinden kavramanın çözümü, kesinlikle küçüklerin dünyasında, quantum dünyasında yatıyor. | Open Subtitles | الحلّ لفهمٍ أعمق لـ"الجاذبيّة" يكمنُ بالتأكيد بعالم الأشياء الصغيرة, العالم الكمّي. |
kütleçekimini bilmek, evrenin neden bu şekilde inşa edildiğini daha iyi anlayabilmek anlamına geliyor. | Open Subtitles | معرفة "الجاذبيّة" سيعني أنّ بمقدورنا تحسين مفهومنا لسبب نشوء الكون بهذه الكيفيّة, |
Bir parça güzel matematikle, Newton kütleçekimini tarif etti, ama sadece burada, Dünya'da değil... | Open Subtitles | بمُعادلة جميلة واحدة, إكتشف (نيوتن) مفهوم "الجاذبيّة", لكن ليس على الأرض وحسب. |
Einstein, Newton gibi kütleçekimini, yıldız, gezegen gibi kütleleri arasındaki bir çeşit çekim kuvveti olarak görmedi. | Open Subtitles | لم يرى (إنشتاين) "الجاذبيّة" كما رآها (نيوتن) كنوع من الجاذبيّة بين جسمين, نجم وكوكب على سبيل المثال. |