Oğlunuzun hayal gücünün çok geniş olduğunu ima etmek istemiyorum ama sapanıyla camımızı kırdığında çok korkunç kovboyları ve Kızılderilileri kovalıyordu herhâlde. | Open Subtitles | الآن، لا أريد أن ألمّح إلى أن إبنكِ لديه مخيّلة جامحة، لكنّه ربّما كان يطارد بعض رعاة البقر المخيفين والهنود الحمر بواسطة مقلاعه عندما حطّم نافذتنا. |
Xiang camı kırdığında tepki vermeyen tek herif bu. | Open Subtitles | حسنًا، عندما حطّم (شيانغ) النافذة... فهو الوحيد الذي لم يتراجع. |
Ancak Booth kalemimi kırdığında, aynı tip bir sakatlığa sebep olabilecek başka bir yolun da mevcut olduğunu fark ettim: | Open Subtitles | و لكن عندما كسر بووث قلمي الرصاص أدركت بأن هناك طريقة أخرى لإحداث نفس المستوى من الأذى |
Oğlun bir maçta üç gol atıp, bacağını kırdığında neredeydin? | Open Subtitles | أين كنت عندما كسر ابنك ساقه و سجل 3 أهداف بإحدى مباريات كرة القدم؟ |
Jeremy'nin boynunu kırdığında,.. ...yüzüğü taktığını biliyor muydun? | Open Subtitles | حينما كسرت رقبة (جيريمي)، هل علمتَ أنّ ذلك الخاتم بيده؟ |
Jeremy'nin boynunu kırdığında, yüzüğü taktığını biliyor muydun? | Open Subtitles | حينما كسرت رقبة (جيريمي)، هل علمتَ أنّ ذلك الخاتم بيده؟ |
Ne kadar büyükse, o kadar etkili olur. Geçen yıl annem bacağını kırdığında, tek bir mazeret göstermeden... okula gitmedim. | Open Subtitles | يجب أن يكون سببا وجيها السنة الماضية عندما كسرت أمي ساقها |
Xiang camı kırdığında geri çekilmeyen tek kişi o. | Open Subtitles | حسنًا، عندما حطّم (شيانغ) النافذة... فهو الوحيد الذي لم يتراجع. |
Paul kolunu kırdığında başladım. İlk baştakiler röntgenleri. | Open Subtitles | أنا بدأت هذا عندما كسر ( بول ) ذراعه اولاً كانت الأشعة |
- ...kolunu kırdığında. | Open Subtitles | عندما كسر يده... |
Köyde, arkasındaki biri bir ceviz kırdığında onun döndüğünü görmüştüm. | Open Subtitles | في القرية، رأيته يتلفت حوله عندما كسرت جوزة خلفه |
Ekonomik nedenler. Olivia boynunu kırdığında, senin finansal kayıtlarına bakıyordu. | Open Subtitles | أوليفيا كانت تبحث في بياناتك المالية عندما كسرت عنقها |